.Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in memurluktan cumhurbaşkanlığının sona erdiği döneme kadar geçen sürede kadar eşyalarının sergilendiği Süleyman Demirel Demokrasi ve Kalkınma Müzesi, açıldı.
Cumhurbaşkanlığını zorla kimsenin elinden almadığını ifade eden Demirel, 12 seneyi aşan Başbakanlık yapan biri olarak Başbakanlığı da kimsenin elinden zorla almadığını söyledi.

Türkiye'nin 1950'den 2000'e kadar değiştiğini vurgulayan Demirel, "Yeni bir Türkiye vardır orta yerde. Bu yeni Türkiye, daha ileriye gitmeli daha çok şey kazanmalıdır" diye konuştu.

"Milli egemenliğe müdahale edilmemelidir"

Demirel, 50 yıllık zaman içerisinde kendisinin de bulunduğu hükümetlerin iktidarlarında Türkiye'nin çok şeyler kazandığını ancak askeri darbeler olmasa bu sürecin daha da ileriye taşınabileceğini söyledi. Demirel milli egemenliğe müdahale edilmemesi konusunun altını çizdi.

Müzenin içerisinde başkanlığını kendisinin yaptığı 7 hükümetin bulunduğunu anlatan Demirel, hükümetlerin kuvvetlerini halktan alarak, halka icraat götürdüğünü belirtti.

İktidara geldiklerinde İstanbul'un iki yakasının birleşmesi gerektiğini kaydeden Demirel, "İki yakasına köprü yapılmalıydı. 'Köprü yapılmalı' diyen birçok kişi geldi geçti ama yapan biz olduk. Fırat ve Dicle nehirleri boşuna akıp gidiyordu. Bunları aldık, çatlak topraklara götürdük. Bunun adına GAP Projesi dedik ve giriştik. 30 milyar dolarlık bir projeydi" diye konuştu.

"Türkiye değişmiştir ve bir dönüşüm olmuştur"

Bugün uygar ülkelerde kullanılan ne varsa Türkiye'de de kullanıldığının altını çizen Demirel, bunun medeniyet kavramı anlamına geldiğine işaret etti.

"Türkiye değişmiştir ve bir dönüşüm olmuştur. Dönüşüm yaşamalı, yaşatılmalı. Daha da ileri gidilmelidir" diyen Demirel, şöyle devam etti:

"Türkiye, bugün yüzde 20 seviyesinde bir sanayi topluluğu, hizmetler toplumu haline gelmektedir. Kalkınan Türkiye haline gelmiştir. Otomobil fabrikalarının temellerini ben attım. Türkiye'nin 10 milyon otomobili vardı. Pek çok şeyin değiştiğini anlatmak istiyorum. 5 milyon insan Türkiye dışında çalışmaktadır. Dış ülkelerde imar ve inşa yapma gücüne sahibiz."

Demirel, Türkiye'nin ileriye barış içinde gitmesinin daha iyi olduğunu vurguladı.