CHP milletvekili Mehmet Şeker, "'Baklava çaldı' diye çocuklara 17 yıl bir hapis veren devlet, fırından 'ekmek çaldı' diye çocuğa 10 yıl veren bir devlet, büyük hırsızlık yapılınca demek ki, takipsizlik kararı verilebiliyormuş." dedi.
 
17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarına takipsizlik kararı verilmesine tepki olarak Gaziantep Adliyesi önüne CHP'lilerle birlikte siyah çelenk bırakan Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, 17-25 Aralık yolsuzluklarının yıldönümü olmadan dosyanın kapatıldığını dile getirdi. Şeker, “Daha yılı dolmadan mahkeme öyle bir karar verdi ki, arkadaşları suçsuz ilan etti. Yani, takipsizlik kararı verdi. 17-25 Aralık, Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluğu. Yani o gördüğümüz para kasaları, orada gördüğümüz ayakkabı kutularındaki paralar, para sayma makineleri, evin içerisindeki bir bakanın çocuğunun evin içindeki 7- 8 tane para kasası demek ki mahkemeye herhangi bir şey ifade etmemiş.” diye konuştu. 
 

CHP olarak 17-25 Aralık'ı “Hırsızlık Haftası” olarak ilan edeceklerini ifade eden Şeker, "'Baklava çaldı' diye çocuklara 17 yıl bir hapis veren bir devlet, 'ekmek çaldı' diye fırından çocuğa 10 yıl veren bir devlette, büyük hırsızlık yapılınca demek ki, takipsizlik kararı verilebiliyormuş. Bu yolsuzluğu ortaya çıkaran savcılar, görevden çektirildi. Bu yolsuzluğu ortaya çıkaran polisler, görevlerinden el çektirildi ama yolsuzluğu yapanlar, sokaklarda geziyor. Bu işe bulaşan bakanların da tekrar iade edilmesi için Meclis'te bir girişimde bulunacağız. Madem suçsuzlar, herhangi bir günahları yok, neden bu adamları bakanlık görevinden aldılar.” şeklinde tepkisini dile getirdi. 
 
Yeni yargı paketi hakkında da açıklamalarda bulunan Şeker, şunları kaydetti: “Makul şüpheli gördükleri insanları tutuklayacaklar. Makul şüpheli gördükleri insanların mal varlığına, banka hesaplarına el koyacaklar. Yani resmen bu Deli Dumrul yasası. Böyle bir şey olamaz. Size muhalif olan herkesi göz altına alacaksınız. Size muhalif olan insanların banka hesaplarına ve mallarına el koyacaksınız. Bunu kabul etmiyoruz. Böyle bir kanunu TBMM’den geçirmeyeceğiz.”