Cumhuriyet'in MİT TIR'ları manşetinin bedeli olarak Dündar'a 3.5 milyon TL elden verildi

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın 2 yıldır satılamayan villasının, Cumhuriyet'in MİT TIR'ları ile ilgili ihanet manşetinin ardından TIR'ları durduran Tümgeneral Hamza Celepoğlu'nun avukatının ortağına aniden satılmasıyla ilgili soruşturmada MASAK ilginç bulgulara ulaştı. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan'ın talimatıyla çalışma yapan MASAK'ın tespitlerine göre; şüpheli avukatlar Bekir Mustafa Yılmaz, Atilla Tarık Çilekçi ve Sönmez Ahi arasında para trafiği bulunuyor. Avukatların banka hareketleri incelendiğinde ise yüklü miktarlı para giriş çıkışları tespit edildi. Hareketlerde alıcı ya da göndericisi belli olmayan işlemler yer aldı. Şüphelilerin FETÖ ile irtibatlı şahıs ya da şirketlerle de para transferleri belirlendi. Dündar'ın evinin satıldığı günlerde, özel bir bankanın Kavaklıdere Şubesi'ndeki hesaba yüklü tutarda EFT yapıldı. Ancak EFT'nin alıcısı belli değildi. 

VİLLA FİYATI DÜŞTÜ 

Savcılığın tespitlerine göre, Can Dündar, Eylül 2013'te evini 1 milyon 500 milyon dolara satışa çıkardı. Yani, yaklaşık 4 milyon 500 bin Türk Lirası'na... Villa yaklaşık 2 yıl satılamadı. MİT TIR'ları ile ilgili 29 Mayıs 2015 tarihli ihanet manşeti yayımlandıktan sonra Dündar'ın villası ile ilgili her şey hızlandı. 18 Haziran 2015'te Can Dündar eşi Dilek'e satış için vekalet verdi, 25 Haziran'da da satış gerçekleşti. Dündar'ın 2 yıl önce 4 milyon 500 bin lira istediği evi resmi kayıtlara göre 2015'te 1 milyon 500 bin liraya sattı. Dündar'ın 3 milyon lira düşük bedelle satması şüpheli bulundu. Adli kaynakların elindeki tespitlere göre, 5 milyon liralık satıştan kalan 3.5 milyon TL para Dündar'a kurye ile elden ödendi. Bu ödemede de Cumhuriyet'in 29 Mayıs 2015'teki MİT TIR'ları manşeti etkili oldu. 



DÜNDAR'IN VİLLASINI ALDIK 

Şüpheli avukat Sönmez Ahi'nin Paralel Yapı ile ilgisi olmadığını iddia etse de bacanağı olan Atilla Tarık Çilekçi'ye FETÖ içinde kod ismi olduğu belirtilen "Ömer" diye hitap etmesi de teknik takibe takıldı. Ahi, Dündar'ın villasının alınması ile de ilgisinin olmadığını iddia etti. Ancak, bu yalanı da teknik takibe takıldı. Ceren adlı bir kadınla telefon görüşmesi yaparken "Can Dündar'ın villasını aldık, büroyu oraya taşıdık" ifadesini kullanan Ahi'nin "Paralel Yapı'nın Ankara abisi olduğu" iddiasını ise kabul etmedi. Operasyonda gözaltı alınan avukatların FETÖ irtibatlarına ilişkin tespitler yapan savcılık, Sönmez Ahi ve Bekir Mustafa Yılmaz'ın Paralel Yapı'nın yurt dışındaki kuruluşlarına para transferi yapan kişilerle birlikte Türkiye'den ayrıldığını belirlendi. Hatta havalimanlarından bu kişilerle hemen hemen aynı dakikalarda giriş çıkış yaptıkları belirlendi. 

4 MİLYON LİRALIK KREDİ

Villadaki satış oyununun Cumhuriyet gazetesinin TIR manşeti ile ilintili olduğu ve satışı FETÖ'nün gerçekleştirdiği iddialarını araştıran başsavcılık ve MASAK, Dündar'ın 2013'te 18 bin lira maaşı varken, İş Bankası'nın Ankara Kavaklıdere Şubesi'nden aldığı 4 milyon liralık krediyi mercek altına aldı. Dündar'a, bu miktardaki kredinin nasıl kullandırıldığı araştırılıyor. Kredi ile Dündar'ın, İstanbul Üsküdar'da bir yer almak istediği iddia ediliyor. 

FİKRET SEÇEN Mİ?

Emniyet güçleri, Atilla Tarık Çilekçi'nin Fetullah Gülen'le yan yana görüldüğü bir fotoğrafı detaylı incelemeye aldı. Fotoğraftaki kişilerden birinin firari savcılardan Fikret Seçen olup olmadığını araştırıyor. O dönem İstanbul Hukuk Fakültesi öğrencisi olduğu zannedilen Seçen'in tanışıklığı konuşulan Atilla Tarık Çilekçi ile Gülen'in ziyaretine gidip gitmediği tespit edilmeye çalışılıyor.