Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tartışmalara sebep olan Mamak’ta ki Cami-Cemevi projesine ilişkin hazırlanan iddianamede, bunun FETÖ’nün bir projesi olduğu ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in isteği üzerine başlatıldığı belirtildi.

Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Serdar Coşkun tarafından yürütülen soruşturma FETÖ’nün toplumun her kesimine sızıp yönetimine alma stratejisi uyguladığı kaydedildi. İddianamede, “Örgütün hedef kitlelerinden birinin de Türkiye Cumhuriyeti’nin Alevi ve İslam inancına sahip vatandaşlardır” denilerek ‘silahlı terör örgütüne yardım etmek’ suçundan 5 şüpheli hakkında dava açıldı. 


İddianamede projenin örgütün yayın organlarınca övülerek anlatıldığına dikkat çekilirken, “Gerçekte ise projenin farklı iki inancı benimseyen kesimler tarafından kabul görmediği ve nefretle karşılandığı, farklı inanç gruplarını birleştirmek yerine çatışma ve kaos çıkardığı, cami-cemevi projesinin Tuzluçayır bölgesinde birleştirici değil tersine toplumu ayırıcı ve kutuplaştırıcı bir etki doğurduğu anlaşılmıştır” tespitleri yer aldı.

FETÖ’nün projeyi hayata geçirebilmek için 2012 yılında Hacı Bektaşi Veli  Kültür Eğitim ve Sağlık Vakfını kurduğu ifade edilen iddianamede, “FETÖ Alevi inancına sahip vatandaşlar üzerinde etkinlik kazanmak için böyle bir projeyi başlattı. Projenin Fetullah Gülen’in isteği üzerine Alevilerden sorumlu imam Süleyman Uysal ve yardımcısı Ziya Demirel tarafından organize edildiği, Cem Vakfı başkanı tanık İzzettin Doğan ve Ankara Şube Başkanı ölen Şahin Akıncı’nın bu işe ikna edildiği, FETÖ’nün cami cemevi projesinin giderlerini gizlice karşıladığı, örgütün arsa temin ettiği ve inşaat için gerekli finans kaynağı sağlamıştır” ifadeleri kullanıldı.

İddianamede tanık olarak ifade veren İzzetin Doğan da, Gülen’i ABD’ye gitmeden önce tanıdığını, kendisi ile birkaç defa görüşme yaptığını söyledi. Doğan, “Bu görüşmelerde İslam, İslam’daki ihtilaflar bu ihtilafların nasıl önlenebileceği konuları üzerinde sohbetlerimiz oldu. Bu görüşmeler hiçbir zaman ikili bir görüşme olmadı, mutlaka topluca yapılan görüşmelerdi” dedi. Doğan, cami-cemevi projesini Süleyman Uysal tarafından kendisine getirildiğini belirterek, “Böyle bir projenin iki, üç büyük şehirde sembolikte olsa da hayata geçirilmesini kabul ettim. Arazi Süleyman Uysal ve ekibi tarafından tespit edilip şahsına söylendi, uygun buldum” dedi.