Anayasa Mahkemesi,  Balyoz Davası'nda sanıkların, dijital veriler ve  sanık dinlenilmesiyle ilgili konularda haklarının ihlal edildiğine oy birliğiyle  karar verdi. İhlal kararının giderilmesi için sanıkların yeniden yargılanması  gerekecek.
 
    Yüksek Mahkeme, Balyoz Davası kapsamında Anayasa Mahkemesine şu ana  kadar yapılan 230 başvuruyu birleştirerek, bugün görüştü.
 
Başvurularla ilgili tek dosya üzerinden karar veren Yüksek Mahkeme  heyeti, dijital deliller ve tanık dinlenilmesiyle ilgili konularda sanıkların  haklarının ihlal edildiğine oy birliğiyle karar verdi.
 
Anayasa Mahkemesinin ihlal kararının giderilmesi için sanıkların  yeniden yargılanması gerekecek.
 
Karar, genel kurulun 17 üyesinin oy birliğiyle alındı.
 
BİR FLAŞ KARAR DA HANEFİ AVCI İÇİN
 
Anayasa Mahkemesi, Devrimci Karargah Örgütü ve Oda TV davaları sanığı eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın haklarının ihlal edildiğine karar verdi.
 
ŞİMDİ NE OLACAK? BALYOZ AVUKATLARI KONUŞTU
 
Balyoz Davası sanıklarının avukatları, Anayasa Mahkemesi Genel  Kurulu'nun 17 üyesinin oy birliğiyle aldığı kararı değerlendirdi.
 
Avukat Celal Ülgen, Anayasa Mahkemesi'nin sadece hak ihlalini tespit  ettiğini, tahliye kararı vermediğini belirterek, bu nedenle sanık avukatlarının  yarın sabahtan itibaren tahliye kararı ve yargılamanın yenilenmesini içeren  dilekçeleri yerel mahkemeye vermeleri gerektiğini söyledi. Ülgen, "Sonuç olarak 230 Balyoz hükümlüsü komutan çok kısa zamanda  tahliye olacak. Türkiye yeni döneme giriyor. Türkiye'de bir yargı kaosu bütün  egemenliğini sürdürmüş ve şimdi yavaş yavaş onu geri almaya başladık" diye  konuştu.
 
Yargılama sürecinde dile getirdikleri konuların hepsinin yeni  yargılama sürecinde gündeme geleceğini ifade eden Ülgen, şunları kaydetti:
 
"Dijital veriler gerçekmiş gibi kabul edildiği için, adil yargılama  hakkının ihlaline sebebiyet veriyor. Tanıkların dinlenmemesi ise savunma hakkının  ihlali oluyor. Çünkü savunma hakkının tam ve eksizsiz kullanılması için  yargılanan tarafın gösterdiği bütün delileri toplamak zorundasınız. Eğer bunları  toplamamışsanız ya da eksik toplamışsanız Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi  ölçütlerine göre bu resmen bir savunma hakkı ihlali oluşturuyor. Bu, hem  Anayasa'ya hem Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı. Bu nedenle Anayasa  Mahkemesi'nin kararı son derece yerindedir."
 
KUMPASIN TESPİTİ
 
  Avukat Haluk Pekşen de kararı, "Deniz ve Hava Kuvvetleri'nde kurulmuş  kumpasın tespiti" olarak değerlendirdi. Dijital delillerin, delillerin tamamını içerdiğini söyleyen Pekşen,  gerekçeli kararın yerel mahkemeye ulaşmasının ardından, yeniden yargılama  sürecinin başlayacağını ifade etti.
 
Kartal 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nden yeniden yargılama süreciyle tahliye  talebinde bulunacaklarını, böylece tahliye sürecinin başlayacağını söyleyen  Pekşen, "Siyasal tarihi yargı eliyle yazamazsınız. Siyasal tarihi tarihin kendisi  yazar. Bu kumpaslar adaleti topallatmıştır ama adaletin kör olmadığını herkes  gördü" dedi.
 
 
MAHKEME ÖNÜNDE KUTLAMA
 
Öte yandan Balyoz kararının ardından sanık yakınları Anayasa Mahkemesi önünde toplanan sanık yakınları kararı kutladı. Bir süre önce Anayasa Mahkemesi önünde adalet nöbeti eylemine başlayan Balyoz davasında yargılanan subayların avukatı Şule Nazlı Erol, "Ben Türk adaletine güveniyordum. Kararlarından dolayı Türk adaletine teşekkür ediyorum" dedi.
 
Türkiye Barolar Birliği (TBB) delegesi emekli Cumhuriyet Savcısı Avukat Türker Tök, AYM tarafından çıkan karara ilişkin, “Biz baştan beri bu davaların bunların sağlam verilere dayanmadığını yurt içinde, yurt dışında bilirkişi raporları alındığını söyledik. AYM tarihe geçecek bir karar vermiştir. Adalet bütün yurttaşlara lazımdır.” diye konuştu.