Halk oylamasına ilişkin tek yanlı rapor hazırlayarak tepkileri üzerine çeken Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) tarafsız gözlemcileri, geçmişte de tartışılan uygulamalarla gündeme geldi. Gözlemcilerini adeta gönderilen ülkeyi “hizaya sokma” amaçlı kullanan teşkilatın, bu konudaki sicili de kabarık:

MİNSK BÜROSUNU KAPATTI
AGİT, AB ile arası iyi olmayan Belarus’a 2011 seçimlerinde “dizayn” amaçlı istihbari çalışmalarda bulunmak üzere gözlemci gönderdi. Belarus’ta yapılan seçimler sırasında bir AGİT görevlisi istihbarat çalışması yapmakla suçlandı ve sınır dışı edildi. Sınır dışı olayının ardından Belarus, AGİT’e karşı önemli yaptırım kararları aldı. Belarus hükümeti, devlet başkanlığı seçimlerini sert bir dille eleştiren AGİT’in Minsk’deki bürosunun kapatılmasına karar verdi.  

RÜŞVET ALDIĞI TESPİT EDİLMİŞ
AGİT’in Türkiye’ye gönderdiği gözlemcilerden Litvanyalı Ricardas Ramoska’nın ise büyükelçi yardımcılığı döneminde adının büyük bir rüşvet soruşturmasına karıştığı ortaya çıktı. Ramoska, suçlu bulunarak hüküm giydi. Ramoska’nun, büyükelçi yardımcılığı yaptığı dönemde Belarus vize işlemleri için rüşvet aldığı tespit edildi.

GÖZLEMCİSİ AJAN İDDİASI 
AGİT’in Türkmenistan’da 2007’de gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de başka bir skandalı ortaya çıktı. AGİT’in gözlemci delegasyonundaki Benjamin Moreau’nun Türkmenistan devleti aleyhinde ajanlık yaptığı iddia edildi. Türkmenistan’ın Moreau hakkında soruşturma başlattığı belirtildi.

PKK PAÇAVRASIYLA POZ 
Türkiye karşıtı rapor hazırlayan AGİT’in halk oylaması için gönderdiği isimler de “sabıkalı” çıkmıştı. Bu gözlemcilerden Almanya Sol Parti Milletvekili Andrej Hunko’nın, terör örgütü PKK’yı simgeleyen paçavra önünde fotoğrafı olduğu ortaya çıkmıştı. Yine Almanya Sol Parti Milletvekili olan, PKK’nın terör örgütü listesinden çıkarılmasını talep eden ve bu konudaki her organizasyona katılan Heike Haensel de gözlemci olarak Türkiye’ye gönderilmişti. Gezi olayları sırasında Türkiye karşıtlığı ile gündeme gelen, eylemlere destek için Almanya’da miting düzenleyen Haensel, gözlem için Diyarbakır’ı seçti.

YGP İÇİN YARDIM kampanyası
AGİT heyetindeki bir diğer Türkiye karşıtı isim ise Birlik Listesi Partisi Milletvekili Danimarkalı Nikolaj Villumsen. Referandumda “hayır” kampanyalarının öncülüğünü yapan Villumsen’in, bunu yaparken her fırsatta Türkiye’nin bölünmesi gerektiğini, bunun da terör örgütü PKK’ya destek verilerek olabileceğini dile getirdiği tespit edildi. Villumsen’in bununla kalmayıp, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı YPG için yardım kampanyası düzenlediği ve topladığı yardımları bizzat kendi eliyle örgütün elebaşı Salih Müslim’e teslim ettiği belirlendi.

“BURASI KÜRDİSTAN” 
AGİT gözlemcisi olarak Türkiye’ye gönderilen Ana Miranda’nın da Diyarbakır’dan paylaştığı fotoğrafın altına “Burası Kürdistan” diye yazdığı görüldü. Miranda’nın Leyla Zana ile dostluğunun yıllar öncesine dayandığı, halk oylaması öncesinde HDP’nin düzenlediği neredeyse tüm “hayır” mitinglerine katıldığı tespit edildi.