Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu; Türkiye’de Moda olan sektörlere her zaman yoğun ilgi olduğunu hatırlatarak son zamanlarda da parayı bulan herkesin inşaat sektörüne girdiğini söyledi. Kasabın, manavın herkesin müteahhit olduğunu kaydeden Ağaoğlu, sektörde rekabetin güzel olduğunu, ancak inşaatın sadece parayla yapılamayacağını; paranın yanında bir de sektörle ilgili birikim gerektiğini vurguladı.


Ağaoğlu, “Bilgi birikimi olmayan şirketlerin ayakta kalması zor. Geçmişte batan birçok şirket gördük, bu bugün de olacak. O yüzden ev alanlara  mağdur olmamaları için bir beyaz eşya alırken gösterdikleri hassasiyeti ev sahibi  olurken de göstermelerini öneriyorum” dedi.

SEKTÖRDE BALON VAR İDDİASI GERÇEK Mİ?

Ağaoğlu, bir süredir devam eden  “Sektörde balon var” söylentilerini ise anlamsız bulduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Balon iki şekilde oluşur. Bir, talep olmaz üretim olur; üretimde  balon görülür. İki, fiyatlarda şişme görülür; talep azalır, bu da balona sebep  olur. Başta Amerika olmak üzere dünyada böyle bir durum yaşandı. Ancak Türkiye’de  balon riskini kabul etmiyorum. Türkiye’de talep hala çok canlı. Mütekabiliyetten sonra yurt dışından da talep gelmeye başladı. Dolayısıyla üretimde, talepte ve fiyatta da bir sıkıntı ve balon yok.” 

Ağaoğlu, kalkınmak isteyen birçok ülkenin kaynağını yabancı satışlarından elde ettiğini vurgulayarak, Türkiye’nin çıkardığı en önemli kanunlardan birinin mütekabiliyet olduğunu ifade etti.

1.5 MİLYAR DOLARLIK SATIŞ!

Şirket olarak özellikle Körfez bölgesinde önemli tanıtım faaliyetleri  içine girdiklerini anlatan Ağaoğlu, bu sayede 1.5 milyar doların üzerinde yabancıya satış yaparak devlete önemli bir döviz kaynağı sağladıklarını dile getirdi. Ağaoğlu, inşaat sektörünün yüzde yüz yerli kaynakla üretim yaptığını, katma değerinin tamamının ülkede kaldığını belirterek, “Yabancıya satış ekonomiye  ciddi bir kaynak sağlıyor; ama bu konuda birçok spekülasyon yapılıyor. Umarım bu yeni doğan çocuğu öldürmezler. Şu an Türkiye’ye ciddi bir yabancı ilgisi var. İstanbul’un artılarını daha da öne çıkararak bu satışları arttırabiliriz. Mütekabiliyet çıkarıldı, ama bazı eksiklikler var. Bunların da çok acil tamamlanması lazım” şeklinde konuştu.

İSTANBUL'UN YARISI TABUTTA YAŞIYOR!

ALİ Ağaoğlu, devletin hiçbir zaman inşaat sektörüne kaynak ayırmadığını ve sektörün de buna ihtiyacı olmadığını belirterek, “Türkiye gibi deprem kuşağında yer alan bir ülkede inşaat sektörünün önü kesilmemeli” dedi. Özellikle son dönemlerde Türkiye’nin bir seçim atmosferine girmesinin satışların düşmesinde etkili olduğunu, önünü göremeyen alıcıların bir bekleyiş içine girdiğini anlatan Ağaoğlu, 2015’te yapılacak genel seçimlerin ardından  sektörün daha rahat bir nefes alacağını kaydetti. 

Ağaoğlu, başta İstanbul olmak üzere birçok şehirde mevcut yapı stokunun durumunun içler acısı olduğunu ileri sürerek “Deprem tehlikesi altında bir şehir olan İstanbul’da insanların yüzde 50’si canlı canlı bir tabutta yaşıyor. İnsanları korkutmak istemiyorum, bunu söylerken imtina ediyorum; ama durum bu. Böyle konut stoku olan bir ülkede talepte bir daralma olmaz. Ama insanların alım gücünde bir problem var. Bundan dolayı konut taleplerinde bir düşme söz konusu. Bir de insanlar önlerini göremedikleri dönemlerde ‘bekle göre’ psikolojisine giriyor ve talebi öteliyorlar” diye konuştu.

REKLAMDA OYNARIM AMA İSTEDİĞİM PARAYI VERMİYORLAR!

ALİ Ağaoğlu, özel hayatıyla ilgili öne çıkmak için özel bir gayreti olmadığını belirterek, “Popüler olayım diye özel bir gayretim yok. Ben aslında çok sade bir adamım. Herkes hayatta bir rol oynuyor, ben neysem onu oynuyorum, rol yapmıyorum. Özel ve iş hayatımda şeffaf bir adamım” dedi. Ağaoğlu markasının yeni Reklam filmlerinde oynayıp oynamayacağı yönünde yoğun sorulara, “Reklamlarda oynamayı seviyorum, ancak istediğim ücret ödenmiyor, bu da beni mutsuz ediyor. İstediğim parayı alırsam oynamaya devam edeceğim” şeklinde espri ile cevap verdiğini söyledi.