Hazar denizine kıyısı olan ülkelerin devlet başkanları yarın Hazar kıyısındaki Rus kenti Astrahan'da bir araya gelecek.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev ve Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhammedov'un katılacağı 4. Hazar Zirvesi'nin en önemlisi konusunu Hazar denizinin hukuki statüsü oluşturacak.
Daha önce sadece Sovyetler Birliği (SSCB) ve İran arasında bölünen Hazar denizi, birliğin dağılmasıyla çok sayıda ülke arasında yeniden bölüşüm müzakereleri başladı.
PETROL YÜZÜNDEN BİR ANLAŞMA SAĞLANAMADI
Ülkeler, askeri ve jeopolitik çıkarları, Hazar'da bulunan zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarından daha fazla pay kapmak istemeleri nedeniyle statü konusunda bugüne kadar bir anlaşmaya varamadı.
BİR ÇOK BELİRSİZLİK VAR
Hazar'daki ekolojik durumun, deniz bitki ve hayvanlarının korunması, kullanılması ve olağanüstü hallerde işbirliği yapılması yönünde belli mutabakat sağlanmış olsa da Hazar'ın "göl mü deniz mi" olması, dibinde ve yüzeyinde sınırların belirlenmesi, petrol ve doğalgaz yataklarının kime ait olacağı, deniz dibinden boru hatlarının döşenmesi gibi konuların belirsizliği giderilemedi.
HAZAR'DA KİM NE İSTİYOR?
Hazar'a kıyısı olan ülkelerden Rusya, Azerbaycan ve Kazakistan'ın, deniz dibinin bölünmesi yönünde anlaşması bulunuyor. Bu konuda İran ve Türkmenistan ile mutabakat sağlanmazken, Moskova yönetimi deniz yüzeyinin ulusal bölgelere bölünmesini savunuyor.
5 ÜLKE ORTAK KULLANACAK
Rusya, her ülkenin 25 mil karasuyu bulunması gerektiğini, ortadaki alanın da beş ülke tarafından ortak kullanılmasını öneriyor.
Moskova, gemilerinin serbest dolaşımının kısıtlanacağı ve İran'la deniz komşusu olma özelliğini kaybedeceği için Hazar'ın beş ulusal bölgeye bölünmesine karşı çıkıyor.
Hazar'ın göl olarak kabul edilmesi gerektiğini savunan Rusya, buradan geçecek boru hatlarında ise tüm ülkelerin onayının alınması gerektiğinde ısrar ediyor. Azerbaycan, Türkmenistan ve Kazakistan bu teklifi sıcak yaklaşmıyor.
Rusya'nın boru hatlarındaki ısrarcı tutumunun altında, Türkmen gazının Hazar'dan geçerek Avrupa pazarlarına çıkmasını ve Rus gazına rakip olmasını engelleme düşüncesinin olduğu belirtiliyor.
İRAN 5 PARÇAYA BÖLÜNMESİNDEN YANA
İran, hem daha fazla deniz arazisi elde etmek hem de yeni doğalgaz yataklarına sahip olmak için Hazar'ın dibinin ve yüzeyinin beş eşit bölüme ayrılmasını istiyor.
Sovyetler dönemindeki sınırından daha fazla alan isteyen İran, olası sınır bölgesinde bulunan ve henüz işletilmeyen Alev doğalgaz yatağı konusunda da Azerbaycan'la anlaşmazlık yaşıyor.
Hazar'da bir diğer anlaşmazlık da Kepez (Serdar) doğalgaz yatağı ekseninde Azerbaycan ve Türkmenistan arasında yaşanıyor. Hazar'ın ulusal bölgelere bölünmesini savunan fakat gerek duyulduğunda da ortak yönetime sıcak bakan Türkmenistan şu an kullanılmayan Kepez yatağında hak iddia ediyor.
Türkmenis'tan da İran gibi Hazar'ın eşit şekilde paylaşılmasını istiyor ancak özellikle Rusya, Azerbaycan ve Kazakistan ile bu konuda fikir ayrılıkları yaşıyor.
Kazakistan ve Azerbaycan ise her fırsatta Hazar'ın ulusal bölgelere ayrılmasından yana olduklarını açıklıyor.
Hazar'ın kapalı bir deniz olduğunu savunan Kazakistan, burada Birleşmiş Milletler'in ilgili konvansiyonlarının uygulanmasını istiyor. Astana yönetimi, denizin dibinin beş eşit parçaya bölünmesini ve her devletin kendine düşen bölgeyi istediği gibi kullanabilmesini, deniz yüzeyinin ise ortak kullanılmasını talep ediyor.
Azerbaycan, Hazar'ın "orta çizgi ilkesi" esas alınarak ulusal bölgelere bölünmesini ve ülkelerin bu bölgelerde tam yetkili o.lmasını istiyor.
Bakü yönetimi, Hazar'da paylarına düşen bölgeleri, Azerbaycan toprakları olarak anayasada bile belirtiyor.