AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, "Diğer darbeler bedenimize zarar verirken, 28 Şubat post-modern darbesi ruhumuza musallat olmuştur" değerlendirmesinde bulundu.
 
Özdağ, 28 Şubat 1997'de Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında alınan kararlarla başlayan ve iktidardaki Refah Partisi (RP) ve Doğru Yol Partisi (DYP) koalisyonunun sonunu getiren sürecin 19'uncu yılı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
 
Mesajında, bürokrasi ve ordu merkezli irticaya yönelik olarak alındığı iddia edilen kararlarla iş başındaki hükümetin düşmesine neden olan süreci başlatan ve Türk siyasi tarihinde 28 Şubat olarak anılan olayları "post modern bir darbe olarak" neteleyen Özdağ, "Diğer darbeler bedenimize zarar verirken 28 Şubat post modern darbesi ruhumuza musallat olmuştur" ifadesini kullandı.
 
28 Şubat süreci için "değerlere ve inançlara karşı fütursuzca gerçekleştirilen bir saldırı" değerlendirmesinde bulunan Özdağ, "darbenin ağır sonuçları da beraberinde getirdiğini" vurguladı.
 
Selçuk Özdağ, mesajında şunları kaydetti:
 
"28 Şubat 1997’de olağanüstü toplanan Milli Güvenlik Kurulu’yla başlayan süreçle Anadolu’nun evlatlarının onuru çiğnenmek istenmiş, milletimizin izzetine kast edilmiştir. 28 Şubat, milli şef özlemi içinde kıvrananların tuzak ve kuşatması olarak kayıtlara geçmiştir."
 
28 Şubat'ın "hürriyet katillerinin projesi" olduğunu iddia eden Özdağ, şu görüşlerini paylaştı:
 
"Muhafazakâr kesime yönelik hak ihlallerinin yapıldığı, başörtülü kızlarımızın eğitim haklarının gasp edildiği ve inançlara engel olunma gayretinin son çırpınışlarının sahnelendiği bir komplo sergilenmiştir. 28 Şubat 1997, tıpkı 1960, 1971 ve 1980’de olduğu gibi bir demokrasi faciası olarak Cumhuriyet kayıtlarına geçmiştir. Ancak, 28 Şubat’ı diğer darbelerden ayıran bir özelliği öne çıkmıştır. Diğer darbeler bedenimize zarar verirken, 28 Şubat post-modern darbesi ruhumuza musallat olmuştur. Medya, sermaye lobileri, sözde sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler tarafından desteklenen baskı ve sınır tanımaz zorbalık, milletin nezdinde işkenceye dönüşmüş, militarizm meşrulaştırmak istenerek hukuk katledilmiştir. Bu maddi ve manevi hasarlar sözde 'İrtica tehlikesi' adı altında ülkemize yadigar bırakılmıştır."
 
28 Şubat benzeri süreçleri "vesayet lobilerinin millet ile kavgası" olarak adlandıran Özdağ, şunları kaydetti:
 
"Lobiler her defasında yeni oyunlar ile sahneye atılmış ve her defasında Millet tarafından alaşağı edilmiştir. Neticesinde millet ile bilek güreşi yapılamayacağı da anlaşılmaya başlanmıştır. 28 Şubatçılara da paralel darbecilere de millet sandıkta demokrasiyi öğretmiştir. 2002, 2004, 2007, 2009, 2011, 2014 ve 2015’te demokrasinin kılıcı keskin çıkmıştır. Darbelere karşı göğüs gerilmiş, milletimiz ve askerimiz yurt içi ve yurt dışında birlik ve beraberliği sağlayabildiği günlere kavuşmuştur." 
 
Türkiye'nin bir yandan demokrasi ile büyüdüğünü bir yandan darbecilerle hesaplaşma yoluna gittiğini vurgulayan Özdağ, "Hangi sebeple olursa olsun, millete kalkan elin cezasız kalmaz. Gerekirse o eller hukuk çerçevesinde kırılacaktır" ifadesini kullandı.
 
Özdağ, "Unutulmamalıdır ki 28 Şubat ve benzeri girişimlerin izlerini silme kabiliyetine sahip milletimiz, darbecilere ve destekçilerine yine en büyük cevabı verecek müessesedir. Ben bu inanç ve düşüncelerle 28 Şubat'ın tüm mağdurlarına selam ediyor, vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyor, hayatta kalanlara da uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum" değerlendirmesinde bulundu.