20 aydır görevine iade edilmeyen Turgay Karakoç e-devletin yeni hizmetinde Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı'na 3 soru yöneltti... Karakoç, “1) Bir memurun FETÖ’cü olmadığını bile bile, o memura FETÖ’cü diye alenin iftira atıp ihraç ettirerek işinden atılmasını sağlamanın dinimizde yeri ve cezası nedir? 2) İftirayla memuriyetten atılan kişi, kendini belgelerle suçsuz olduğunu kanıtlamasına rağmen 20 aydır görevine iade etmemek  caiz midir? Göreve iade etmeyen  yetkililerin sorumluluğu var mıdır? 3) Bu durumdaki iftiraya uğrayan kişinin beddua etme hakkı var mıdır? Bedduası kabul olur mu?” sorularını Diyanet İşleri Başkanlığı’na e-devlet üzerinden yöneltti.

Diğer yandan, konuyu sosyal  medya hesabından da takipçileriyle paylaşan Turgay Karakoç “e-devlet'te yeni bir hizmet başlamış. Ben de faydalanayım istedim ve hemen kaydımı oluşturdum. Diyanet İşleri Başkanlığı'na sorularımı sordum. Verilecek cevaba göre açıklamalarım olacak” dedi.

DİYANET: "SİYASİ İÇERİKLİ SORULARA DA CEVAP VERİLMEMEKTEDİR"
Karakoç, bir süre sonra Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yanıtını da paylaştı. Diyanet yanıtında, "Üçüncü kişileri de ilgilendiren konularda, tek kişinin beyanına göre cevap verilmemektedir. Siyasi içerikli sorulara da cevap verilmemektedir" ifadeleri paylaşıldı.

CHP'Lİ VEKİL ARALIK 2017'DE SORU ÖNERGESİ VERMİŞ
CHP Çanakkale Milletvekili Bülent ÖZ, asılsız ihbarlarla fetöcü olduğu iddialarıyla işinden atılan ve Çanakkale Ayvacık’ta görev yapan Laboratuvar Teknisyeni Mehmet Turgay KARAKOÇ’un mücadelesini kazanmış olmasına rağmen, görevine geri dönmemiş olmasını, İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU tarafından yazılı olarak cevaplandırılması için soru önergesi verdi. Milletvekilimiz Bülent ÖZ, Soru Önergesinin açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Çanakkale Ayvacık Devlet Hastanesinde Laboratuvar Teknisyeni olarak görev yapan Mehmet Turgay KARAKOÇ Hastane yöneticilerinin asılsız ihbarı sonucunda sorgusuz sualsiz Ayvacık Eski Kaymakamı Salih GELGEÇ tarafından açığa alınmıştır. Daha sonra Ayvacık eski Kaymakamı Salih GELGEÇ, 1 Aralık 2016 tarihli Kararname ile görevden alınarak Gaziantep Valiliği Hukuk Müşavirliğine atanmış, yeni görevine başlatılmadan FETÖ/PDY kapsamında Bylock kullandığı tespiti ile açığa alındığı, Laboratuvar Teknisyeni Mehmet Turgay Karakoç’un suç duyurusunda bulunduğu ve Kamu Davası açıldığı, Dava sonucunda Mehmet Turgay Karakoç’u memuriyetten edeceğini söyleyen, asılsız ihbarla FETÖ’den ihraç ettiren ve tehdit eden eski Çanakkale Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Tezcan Sezgin Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/71 Esas sayılı kararı ile 6 ay hapis cezasına çarptırıldığı basında yer almıştır.

Mehmet Turgay Karakoç yaptığı açıklamada; "Tezcan Sezgin Çanakkale KHB Genel Sekreteri iken beni TEHDİT etmiş, şikâyetlerim sonunda görevden alınmıştı. Şu anda halen Konya’da kamu kurumunda doktor olarak görev yapmaktadır. Asılsız FETÖ ihbarında bulunan Çanakkale Ayvacık Devlet Hastanesi müdürleri Serdar Taşdemir, Kezban Başaran ve eski başhekimi Yavuz Adanur hakkında da gereğinin yapılarak haklarında işlem yapılmasını yetkililerden istiyorum." dediği yine basındaki haberlerde yerini almıştır.

Seçim bölgem Çanakkale’de yaşanan bu olay Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “at izi it izine karıştı” sözüne bir örnek teşkil etmektedir.

Açıklamasının ardından;

1-      Haklı mücadelesini kazanan ve Fetöcü olmadığı ortaya çıkan Mehmet Turgay Karakoç ve bu durumda olan memurlar ne zaman görevine dönecektir? 

2-      Hastane Müdürleri Serdar Taşdemir, Kezban Başaran ve Dr. Yavuz Adanur hakkında başlatılmış işlem veya işlemler var mıdır?

3-      Bylock kullandığı tespit edilen Salih Gelgeç ile ilgili ne tür işlemler yapılmıştır? Hala memuriyetine devam etmekte ve maaş almakta mıdır?

4-      Bu tür asılsız ihbarlar sonucunda kaç vatandaşımız mağdur olmuştur?

5-      Fetö bağlantısı olduğu tespit edilen kişilerin “at izini it izine” karıştırma girişimlerine karşı nasıl bir çalışma yürütülmektedir?

6-      Asılsız Fetöcü ihbarı yaptığı halde, yalanı ortaya çıkan kişi ve kişileri kim ve neden koruyor?

7-      Fetö ile mücadele adı altında yürüttüğünüz asılsız ihbarları sorgulamadan açığa alma işlemleriniz ne zamana kadar devam edecek?