BDP Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı Gültan Kışanak, 12 Eylül darbesi ve sonrasında yaşanan işkenceleri hatırlatarak, AK Parti'nin tek başına iktidar olmasına rağmen, hükümeti hırsızlık yapmakla suçladı. Elazığ merkez ve Kovancılar İlçesi ile Yazıkonak ile Yurtbaşı Beldeleri'nde seçim bürosu açılışına katılan BDP Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı Gültan Kışanak, yaptığı konuşmada ilginç tespitlerde bulunarak, hükümete yüklendi. Kendi evinin bulunduğu Fevzi Çakmak Mahallesi'nde toplanan kalabalığa konuşan Kışanak, "Burası direnişin mekanı. İnsanlarımız 12 Eylül'de büyük acılar yaşadılar. İşkence tezgahlarından geçtiler. Zor günlerden geçtik ama şimdi işte burada başımız dik alnımız ak, halkımızla birlikte bu özgürlük yürüyüşünü güçlü bir şekilde yürütüyoruz. Değerli halkımız, gençler bize vazifemizi hatırlattılar. Kürt halkı önderi sayın Öcalan'ın sizlere halkımıza çok selamları var. Sevgili gençler, yaşı benim kadar olanlar çok iyi hatırlarlar 78'de bir adım ilerideki evlerden birinde başkanı misafir etti Elazığ. Böylesine güçlü bir direnişin sahibidir. Bu mücadelenin temelleri burada atıldı. Bu mücadelenin kuruculuğu burada başladı. Şimdi hep beraber bunu ileriye taşımanın zamanı geldi. Ankara'daki kavgayı, Ankara'daki kaosu her gün izliyorsunuz. AKP 13 yıl boyunca tek başına iktidar oldu. Çaldı, çırptı, hırsızlık yaptı. Bugün artık bu hırsızlıkları ayyuka çıktı. Cemaatle birlikte el ele halkımıza zulüm yaptılar. Binlerce insanı tutukladılar. Bugün Tayyip Erdoğan diyor ki paralel bir devlet varmış. Günaydın, yeni mi farkına vardın? Beraber değil miydiniz? El ele kol kolaydınız. Bu halka, bu ülkenin mazlumlarına, ezilenlerine, ötekileştirilenlerine zulüm ederken birlikteydiniz" dedi. Hükümeti, bölgede ve Gezi olaylarında, cemaatla birlikte hareket etmekle suçlayan Kışanak, "Diyarbakır'da, Yüksekova'da, Gazi'de birlikteydiniz. Gezi'de direnen halkın karşısında birlikteydiniz. Biz bunu çok iyi biliyoruz. Roboski'yi de beraber yaptılar, Paris cinayetini de birlikte işlediler. Şimdi bu ülkede hakkını arayan, emeğin hakkını arayan, halkının hakkını arayanların karşısına jopla, gazla birlikte çıktılar. Gençlerimizi birlikte katlettiler. O cinayetleri işleyenlerin birisi bile yargılanmadı. Ama Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal'i göz altına almasınlar diye bütün ülkeyi ayağa kaldırdı. Üç bin polisin yerini değiştirdi, yüzlerce savcıyı görevden aldı. Soruyoruz buradan; Ethem Sarısülük'ün katillerini yakalamak için niye seferber olmadınız? İsmail Korkmaz'ın katillerini yakalamak için niye yapmadınız. Diyarbakır'da kadın da olsa çocuk da olsa gereğini yapın dediniz. 8 yaşındaki Enis Atay'ı katlettiniz. Cizre'de daha 18 aylık Mehmet Uytun'u anasının kucağında meme emerken katlettiniz. Bunların katilleri için niye harekete geçmediniz. Bilal bu kadar kıymetli de bu halkın evlatlarının kıymeti yok mu? Şimdi işte bütün bunların hesabını sormanın zamanı geldi" diye konuştu.