İNGİLTERE'nin İstanbul Başkonsolosluğu ile  HSBC binasına 20 Kasım 2003'de yapılan terör saldırısının 10'uncu yılı dolasıyla, başkonsolosluk binasında düzenlenen anma toplantısına katılan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve  İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague daha sonra Pera Palas Otele geçerek ortak bir basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına İngiltere Başkonsolosluğu ve HSBC'ye yapılan saldrırılarla ilgili başlayan Davutoğlu, şunları söyledi: "Bu, hüzünlü bir ağırlama. Çünkü bugün İngiltere Başkonsolosluğu'na ve daha önce HSBC'ye yapılan saldırının 10'uncu yıldönümü. Bu saldırılarda kaybettiğimiz Türk ve İngiliz vatandaşlar için anma töreninde biraraya geldik hem de teröre karşı dayanışmamızı birkez daha ifade etmek imkanı bulduk. Terör, insanlık suçudur ve o günlerde sadece İstanbul'da değil, Londra'da, Madrid'te, Kazablanka'da Cakarta'da çok sayıda farklı din, dil, kıtadan insanları kurban etmişti. Biz bugün İnglitere Bakanı'yla hem hayatını kaybedenlerin yakınlarıyla bir araya geldik, onlarla dertleştik, acılarını yüreğimizde hissederek, paylaştık. Hem de iki ülke olarak küresel alanda teröre karşı mücadele için kurulan küresel forumda birlikte çalıştığımızı bir kez dana teyit ederek, bundan sonraki mücadelede her türlü çabayı göstereceğimizi ortaya koyduk." CENEVRE-2 KONFERANSI



Görüşmede Suriye konusunu da kapsamlı şekilde ele aldıklarını aktaran Davutoğlu, "Ben Pazartesi günü Washington'daydım. Yarın Rusya'ya gideceğiz, haftasonu da İran'da olacağız. İngiltere'yle sürekli istişare halindeyiz. Özellikle Suriye'de Cenevre 2 Konferansı'na giden süreçte Suriye Ulusal Konseyi'ndeki olumlu süreçte Cenevre 2'ye katılım konusunda ve Kürt grupları başta olmak üzere, tüm grupların koalisyona katılması konusunda olumlu gelişme aldık ve güçlü bir şekilde Cenevre 2'nin etkili tarafların katılmasıyla gerçekleşmesi ve Suriye rejiminin alandaki insanlık suçlarının son bulması için ortak çalışmamızı bir kere daha teyit ettik. Suriye'de alanda yaşanan insani trajedi konusunda daha fazla katkı sağlanması uluslararası toplumun harekete geçmesi konusunda da yine kanaatlerimizi paylaştık" dedi.



P5+1 VE İRAN GÖRÜŞMELERİ



Davutoğlu, Rusya ve İran ziyaretlerinden sonra yine görüşme yapacaklarını kaydederek, şöyle konuştu: "Sayın Bakan'la ele aldığım konulardan biri P5+1 görüşmeleri. Sayın Kerry ile bu konuları ele almıştık. Biz Türkiye olarak P5+1 ile İran arasındaki görüşmelerin bir an önce başarılı neticelenmesi için katkı yapmaya hazırız ve süreci destekliyoruz. Daha önce dediğimiz gibi, bölgede nükleer silah istemiyoruz. Ama barışçıl amaçlı nükleer teknolojiye de sınır getirilmesini istemiyoruz. Türkiye her zaman bu müzakerelere katkı sağlamış, ev sahipliği yapmıştır. Ne gerekiyorsa yapmaya hazırdır. Alınacak neticelerle göre sayın Cevat Zarif ile bu konuları ele alma imkanı bulacağım. Bu konudaki desteğimi de bir kez daha ifade ettim. P5+1 olarak istişareleri sürdüreceğiz. Ortadoğu'daki gelişmeler, Irak ziyaretim ve seçim sürecine verdiğimiz destek konusunda fikir alışverişinde bulunduk. Ortadoğu'daki genel Arap Baharı sonrası gelişmelerle ilgili görüşlerimizi paylaştık. Vize muafiyet kolaylaştırma konusunda İngiltere ve Türkiye'nin birlikte atacağı adımları konuştuk. Bu konudaki pozitif adımları desteklemekle birlikte daha da ileri düzeye getirilmesi için talepleri dile getirdik." KIBRIS SORUNU



İngiltere'nin Kıbrıs konusunda Türkiye'nin önemli bir ortağı olduğunu ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: "Biz Kıbrıs'ta hala fırsat penceresinin açık olduğunu düşünüyoruz. Gönül isterdi ki, Kıbrıs seçimleri sonrası Güney Kıbrıs liderinin verdiği mesajlar doğrultusunda devam etsin ve bu altın yılı heba edilmemiş olsun. Ancak maalesef liderler arasındaki görüşmeler sürekli ertelendi Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından. Son dönemde ortak açıklamayla pürüzlerin aşılmasıyla ilgili bütün çabalara rağmen liderlerin buluşması mümkün olmadı. Türkiye yaratıcı her tür düşünceye, adıma açıktır. Sürekli kendisi de yeni fikirlerle bu sürecin önünü açmaktadır. Kıbrıs Türk tarafından temsilci gönderilmesi gibi. Biz bunların biran önce gerçekleşmesini istiyoruz. Önümüzdeki ayların altın ay olduğunu ifade ediyoruz. Ben sayın bakandan bu süreci hazılandırması için ricada bulundum. Biran önce müzakere sürecinin hızlanması, BM özel temsilcisinin çabalarına destek verilmesi gerekir. Aksi takdirde zamana yayarak barışın ertelenmesi kimsenin menfaatine değil. Bu konudaki ümidimizi koruyoruz." AVRUPA BİRLİĞİ'NE ÜYELİK SÜRECİ



"İngiltere'nin, Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle ilgili kararlı ve tutarlı desteğine müteşekkiriz" diyen Davutoğlu, "Ne zaman biz sayın bakanla Avrupa'nın geleceği üzerine fikir alışverişinde bulunsak ortak vizyona sahip olduğumuzu görüyoruz. İki ülke AB'nin uluslararası alanda etkisini sürdürebilecek etkin yapıda, genişlikte ve derinlikte olmasını arzu etmektedir. İngiltere ile aramızda istişareler var. Önümüzdeki dönemde Hollande'nın ülkemize yapacağı ziyaret, Almanya'daki yeni hükümetin kurulması ve Türk-Avrupa Birliği ilişkilerindeki ilerlemeyle ilgili konularda İngilitere'yle derinlikle istişarede bulunmamız fikrini paylaştık ve her zaman olduğu gibi pozitif bir atmosferde cevap verdiler. Bundan sonra Avrupa Birliği konusunda Türkiye ile İngiltere arasında zaten varolan yakın ilişki ve istişare derinleştirilecek ve güçlendirilecek" dedi.



RUSYA CEZAEVİNDEKİ GİZEM AKHAN



29 Greenpeace üyesiyle birlikte Rusya'da cezaevinde tutulan Gizem Akhan konusunda da açıklamalar yapan Davutoğlu, konuyu en başından beri yakından takip ettiklerini ifade etti. Davutoğlu, "Bütün vatandaşlaımız gibi bir an önce hukuki sürecin tamamlanarak ülkemize dönmesi için çabalarımız devam ediyor. Geçtiğimiz hafta bu konuda sayın Lavrov'a bu konuda şahsi mektup gönderdim. Bizzat yardımını talep ettim. Bu çerçevede başkonsolosumuz görüşme gerçekleştirdi Gizem ile. Hapishane, tutukluluk şartları konusunda bilgiler aldı. Gerekli kolaylıkları gösterdiler. Ailesi bu konuda bilgilendirdi. Yarın gittiğimizde de ele alırız" diye konuştu. "PKK'NIN TERÖR HAREKETLERİNE SON VERECEK BİR AÇILIM İÇİNE GİRDİKLERİ VE BU KONUDA CESARETLİ DAVRANDIKLARI İÇİN KUTLAMAK İSTERİM"



İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague ise şunları söyledi:  "Ne yazık ki üzüntü verici vesiyleyle buradayım. Konsolosluğa yapılan saldırının 10. yılını tekrar hatırladık. Yıllardır devam eden dostluğumuz çerçevesinde acısı olan uluslar olarak biraya geldik bugün. 10 yıl önce pek çok kişi hayatlarını kaybetti ve 400 kişi de yaralandı. Bu saldırının mağdurlarının ve kurbanlarını birkez daha vurguladım. İngiltere, burada olanları hiçbir zaman unutmayacaktır ama Türk halkına da bu konuda sorumlu olanları adalete çıkradıkları için her zaman müteşekkir olacaktır. Türkiye Cumhuriyeti hükümetini 30 yıllık terör mücadelesini, PKK'nın terör hareketlerine son verecek bir açılım içine girdiklerini ve bu konuda cesaretli davrandıkları için kutlamak isterim. Bizler NATO müttefikleriyiz. Dolayısyla Türkiye Cumhuriyeti hükümetine bu konuda teşekkür ediyorum. Suriye'deki ihtilaflarda tutumları için teşekkür ediyorum. Suriye'deki ulusal koalisyon olsun, muhalifler olsun onlarla birlikte Türk halkının mültecilere gösterdği misafirperverlikten dolayı müteşekkiriz. Türkiye, Cenevre'deki barış müzakerelerine hazırlanırken çok katkı sunuyor. Suriye'deki ihtilaf nedeniyle terörde artış var.Buna karşı mücadele etmemiz gerekiyor."