Mustafa BAĞDİKEN/ İZMİT,(Kocaeli),() - REKABET Kurumu tarafından yürütülen soruşturma sonununda, 'aşırı fiyatlandırma ve bir ürünün satın alınmasının bir diğer ürünün de satın alınması şartına bağlama' iddiasıyla TÜPRAŞ'a tahakkuk ettirilen 412 milyon Liralık cezanın 309 milyon Lirası tek kalemde ödendi. 
CEZA HUKUKİ DAYANAKTAN YOKSUN
TÜPRAŞ Genel Müdürlüğü'nden, hisse senetleri borsada işlem gördüğü için tahakkuk ettirilen 412 milyon Liralık cezanın 309 milyon Lirasının ödendiğine ilişkin açıklama Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yapıldı. TÜPRAŞ'ın KAP'a gönderdiği açıklama şöyle: '20 Ocak tarihli basın açıklamamızda belirtildiği ve aşağıda paylaşıldığı üzere, Rekabet Kurulu’nun bugüne kadarki içtihat ve uygulamalarına uymayan, hukuki dayanaktan yoksun, hatalı analiz ve varsayımlar neticesinde verilmiş olan 'ceza kararına' ilişkin kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur. Aşırı fiyatlama yapıldığı iddia edilen 2 ay 20 günlük dönem, 2008 yılında yaşanan küresel kriz dönemidir. TÜPRAŞ’ın özelleştirilmesinden bu yana geçen 8 yıl 4 aylık zaman diliminde, aşırı fiyatlama yapıldığı iddia edilen süreç 11 Ekim 2008 - 1 Ocak 2009 tarihleri arasındaki 2 ay 20 günü kapsamaktadır. Bu dönem ekonomik ve finansal krizin dünyada en yoğun şiddette yaşandığı, ham petrol fiyatı ile döviz kurunun tarihinde en hızlı değiştiği dönemlerden birisidir. Bu dönemde ekonomik krizin etkisiyle dünyanın en büyük banka ve finansal kuruluşlarının yanı sıra birçok rafineri de iflas ederek, onlarca rafineri şirketi de faaliyetini durdurmuştur.
Söz konusu dönemde bile TÜPRAŞ fiyatlarını sabit tutmamış, haftada bir fiyat düzenlemesi yaparak benzinde 10, motorinde 9 kez fiyat indirerek, Avrupa’daki rafineri şirketlerinden daha hızlı fiyat düşürmüştür. Rekabet Kurumu'nca uygulanan cezaya esas olan dönemde Fransa, İspanya, İtalya, Yunanistan gibi ülkelerdeki rafinerilerden daha hızlı fiyat indirimine gidilmiştir. Bu durumu tespit eden referans bilgi ve analizler dikkate alınmamış, gerekçeli kararda da hiç değinilmemiştir.
Cezaya esas alınan dönemde fiyatlar, maliyetin altında gerçekleşmiş ve TÜPRAŞ zarar etmiştir. Rekabet Kurulu’nun aşırı fiyatlama yapıldığı iddiasıyla ceza verdiği, ekonomik krizinin derinleştiği Ekim-Aralık 2008 döneminde TÜPRAŞ, maliyetlerinin altındaki fiyatlarla satış yaptığı için yaklaşık 850 milyon Lira zarar etmesine rağmen, ülkemizin akaryakıt temin güvenliği için üretim ve satışını sürdürmüştür. Karşı oy gerekçelerinde de belirtildiği üzere, rapor ve gerekçeli kararda fiyat-maliyet analizi, şirketimizin aynı dönemde zarar etmiş olması değerlendirmeye dahi alınmamıştır.' 
Açıklamada, aşırı fiyatlama yapıldığı iddia edilen döneme ilişkin düzenleyici otorite olan EPDK'nın herhangi bir işlem yapılmasına gerek olmadığı belirtilerek şöyle devam edildi: 'Rekabet Kurumu incelediği dönemde tarifelere uyumun denetlenmesi ve TÜPRAŞ’ın fiyat uygulamaları hakkında bir işlem yapılıp yapılmadığını EPDK’ya sormuştur. EPDK yazılı olarak Petrol Piyasası Kanunu’na göre fiyatlar konusunda denetleyici ve düzenleyici otorite olarak konuyu incelediğini, sunulan tarifeyi uygun bulduğunu, TÜPRAŞ hakkında bir soruşturma veya ceza prosedürü başlatmaya gerek duymadığını, olası bir aykırılık durumunda gerekli denetimleri yapacağını Rekabet Kurumu’na yazılı olarak bildirmiştir.
TÜPRAŞ müşterilerinden yıllık taleplerini alırken herhangi bir zorlama yapmamaktadır. TÜPRAŞ ülkemizde kurulu tek rafineri şirketi olsa da akaryakıt piyasası, 1 Ocak 2005 tarihinde yürürlüğe giren Petrol Piyasası Kanunu ile tamamen serbestleşmiştir. Ülkemizin hali hazırdaki tek rafineri şirketi olan TÜPRAŞ, Petrol Piyasası Kanunu gereğince kendisinden mal talep eden eşit gruplardaki bütün dağıtım şirketlerine aynı koşullarda mal vermekle yükümlüdür. Bu nedenle kanunen hiçbir dağıtım şirketi ile pazarlık yapmamakta, ticari koşullar bütün dağıtım şirketlerine açıklanarak aynı şekilde uygulamaktadır. Dağıtım şirketleri herhangi bir kısıtlama olmaksızın Türkiye’ye akaryakıt ithal edebildiklerinden, TÜPRAŞ’ın ticari koşullarını göz önünde bulundurarak, değişik ikmal kaynaklarından kendi programlarını yapmakta, TÜPRAŞ’tan aylar ve teslim noktaları bazında almak istedikleri akaryakıt miktarlarını yıl başlamadan önce şirketimize bildirmektedirler. TÜPRAŞ üretim planı bu bildirimler çerçevesinde yapılmaktadır. Şirketimiz bu aşamada müşterilerine hiçbir şekilde zorlamada bulunmamaktadır. Bu iş modelinde güçlü olan taraf akaryakıt dağıtım şirketleridir.
TÜPRAŞ dağıtım şirketlerinden aylar öncesinden ve teslim noktaları bazında teslim alacaklarını taahhüt ettikleri ürünleri almalarını istemiştir. Ceza kararında eleştiri konusu yapılan ve 'bağlama' olarak ifade edilen husus, TÜPRAŞ’ın cari yıl için verdikleri taahhütleri yerine getirmeyen müşterilerine taahhütlerini yerine getirmeleri gerektiği uyarısı ve bu yöndeki uygulamalarıdır. Bir başka ifadeyle TÜPRAŞ, müşterilerinden sözleşmeye uygun davranmalarını istemektedir ki, bu hukuki olarak eleştirilemeyecek bir durumdur. Nitekim soruşturmayı yürüten Rekabet Kurumu Uzman Heyeti’nin çoğunluğu da bu görüştedir.
TÜPRAŞ ülkemizin akaryakıt ihtiyacını en üst kalitede ve güven ile sağlamak üzere geçmişte olduğu gibi bugün de tüm mevzuat ve düzenlemeleri esas alarak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmek üzere her koşulda üretimini sürdürmeye ve yatırım yapmaya devam edecektir.'

MB (MB/RT)