İZMİR’in Urla İlçesi’ne bağlı Zeytineli Köyü sınırları içindeki Hacılar Koyu’nda tartışma konusu villalarla ilgili adı sıkça kamuoyuna yansıyan işadamı Mustafa Latif Topbaş, açıklama yaptı. Topbaş, araziyi satın alıp evleri yaptırdıktan sonra doğal SİT ilan edildiğini ve yeni inşaat olmayıp, restorasyon yaptıkları görüşünü savundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, bazı tatilini geçirdiği Urla Zeytineli Köyü’ndeki Hacılar Koyunda iki villa yaptırdığı iddiaları gündeme geldi. Aynı yerde evleri olan işadamı Mustafa Latif Topbaş’ın, Başbakan Erdoğan, kızı Sümeyye ve oğlu Bilal Erdoğan’la telefon konuşmalarının kayıtları da 17 Ağustos sürecinin ardından internet ortamında yayınlandı.
Koyda kaba inşaatı bitmiş görünen iki villa ve bahçesinde müştemilat olarak yapılan iki binanın Başbakan Erdoğan’a ait olduğu öne sürüldü. Bu konuda dün kendisine soru yöneltilen Başbakan Erdoğan’ın, “Urla ile ilgili olay şahsımla alakalı değil. Şu anda yargı sürecinde olan burayla ilgili şahsa niye yöneltmiyorsunuz?” sözlerinin ardından Mustafa Latif Topbaş yazılı açıklama yaptı.
Hacılar Koyu’ndaki birinci derece doğal SİT alanına villa inşatları yaptığı ileri sürülen işadamı Mustafa Latif Topbaş, açıklamasında, son günlerde basın yayın organlarında çıkan haberlerin 'bazı doğruları içerisinde barındırsa da veriliş tarzlarının kendisini çok üzdüğüne' yer verdi. Topbaş, sanayici geçmişiyle devletle iş yapmaktan hep kaçındığını dile getirdi. Topbaş açıklamasında şöyle dedi:
"Haberlere konu hadiseler ile ilgili gerçekler şunlardır, Zeytineli bölgesinde, gerçekte hiçbir zaman tarihi esere rastlanılmamıştır. Söz konusu arazi 34 yıl önce 7 arkadaşımla birlikte satın alınmıştır. Aynı yıl başladığımız inşaatlar zaman içinde gelişen biçimde bugün bölgedeki köy yapılaşması çerçevesinde kendimiz, çocuklarımız ve çalışanlarımız için yaptırdığımız her biri 80 metrekareyi geçmeyen 20-22 yazlık ev, cami ve hayvan barınaklarından oluşmaktadır. Bundan yaklaşık 15 yıl sonra evlerimizin bulunduğu alan tıpkı komşu köy arazileri gibi 1. derecede tabii SİT alanı olarak ilan edilince, buna itiraz şeklinde verdiğimiz tepkiler, bölgedeki köylü komşularımızın tepkilerinden farksızdır. Nitekim bölgenin sit derecelendirmesine köyden komşularımız bizden önce itiraz etmiş ve sonuç da almışlardır."
Mustafa Latif Topbaş’ın açıklamasında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bölgede tatilini geçirmesi ve orada onun adına iki villa yapıldığı yönündeki iddialar için de şu ifadeler yer aldı:
“Sayın Başbakan ile 35 yıl öncesine kadar giden dostluğum vardır. Kendileri ile siyasi yaşamından önce de ailece dosttuk. Ancak, kendileri Başbakan olduktan sonra, yoğun çalışma temposu nedeniyle Zeytineli’nde sadece 3 kez misafirim oldular. Bazı medya organlarında Zeytineli köyündeki arazimizde Sayın Başbakan'ın da villaları olduğuna ilişkin haberler açık bir yanılgı ve üzülerek ifade etmeliyim ki bazen bir yalanı da ifade etmektedir. Benim, akraba ve dostlarımı zaman zaman misafir ettiğim 30 yıl evvel yapılan bir evin restorasyonu sırasında misafirlerimin isteklerini öğrenme inceliğimin farklı yorumlanmasından duyduğum üzüntüyü de ayrıca belirtmek isterim."
Topbaş burada tarihi SİT kapsamında bulgu olmadığının altını çizdi, yine şirketine ait Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’nde mozaik ve tarihi eserler çıkan 40 dönümlük araziye maliyet rakamına devlete devretmeye hazır olduğunu tekrarladı.
AVUKATI DA HUKUKİ SÜRECİN DEVAM ETTİĞİNİ AÇIKLADI
Mustafa Latif Topbaş’ın açıklamasının ardından muhabirinin telefonla ulaştığı avukatı Haluk Atalan da, bahsedilen olayların hepsinin doğru olduğunu kendi davalarının da Danıştay’da görülmeye devam ettiğini söyledi. Müvekkili Mustafa Latif Topbaş’ın bölgeyi köy sınırları içerisinde ve arazi statüsünde 1982 yılında satın aldığını söyleyen Haluk Atalan, “Bölgedeki inşaatlar 1986 yılında tamamlandı. Buraya elektrik ve su hizmeti verildi. Bölge daha sonra, Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1995 yılında birinci derece doğal SİT alanı ilan edildi. Köylülerin arazileri için de ayrı karar verildi. Aynı bölge için yani koya kuş uçuşu 300 metre, 100 metre gibi uzaklıktaki araziler için köylüler dava açtı ve bunları kazandı. Elimizde bu konuda emsal kararlar var. Bizim bu yöndeki davamız da Danıştay’da devam ediyor. Ayrıca yapıldığı söyleyen iki ev ise, yeni yapılmadı, bölge nemli olduğundan dolayı bozulma vardı restorasyon çalışması oldu" dedi.
Avukat Atalan ayrıca, SİT alanına kaçak villa yapıldığına yönelik yapılan suç duyuruları sonrasında Urla Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2011 yılında açılan davanın ise, yapıların 1986 yılında yapıldığını, gerek elektrik gerekse su faturalarıyla ispatladıkları için zaman aşımına girdiğini de dile getirdi.
DEĞİRMENCİ: KİTABINA UYDURULMAK İSTENİYOR
Hacılar Koyu’ndaki villalarla ilgili Mustafa Latif Topbaş’ın açıklamasına İzmir İl Genel Meclisi Başkanı CHP'li Serdar Değirmenci de cevap verdi. Koyda inşaatı devam ettiği ileri sürülen iki villanın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için yapılıp yapılmadığına yönelik elinde bir bilgi bulunmadığını söyleyen Değirmenci, “O villalar başbakana mı ait yoksa ait değil mi ben bilmem. Bildiğim bir şey var, bölge 1995 yılında birinci derece doğal SİT ilan edilmiş, bu doğal SİT alanına ruhsatsız ve kaçak yapılar yapmışlar" dedi.
Bu süreç içerisinde tespit edildikten sonra önce villaların kaçak olduğu için ceza yazıldığını, sonra yıkım kararı alındığını söyleyen Değirmenci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu villa sahipleri de yıkım kararına itiraz ettiler, yürütmeyi durdurmak için. Mahkeme bunu reddetti ve konu da halen Danıştay’da. Ancak bu ev sahipleri bu süre içerisinde durmamışlar. Birinci derece SİT alanı kararını 3'üncü derece SİT alanına çevirmek için Kültür Bakanlığı’ndan alınıp Çevre Şehircilik Bakanlığı'na devredilen komisyona başvurdular. O da halen orada duruyor. Buradan çıkan şu, bu yapılar mevcut kanunlarımıza göre, kaçak ve ruhsatsız. Yapılmak istenen de, kaçak ve ruhsatsız yapıların kitabına uydurulmak istenmesidir."