TBMM Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirilmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu'ndan bir heyet, Şırnak'tan sonra Hakkari'ye de gelerek Sivil Toplum Kuruluşları ve ailelerle görüştü.
AK Parti Amasya Milletvekili Naci Bostancı başkanlığında Hakkari'ye gelen heyette AK Parti Batman Milletvekili Ziver Özdemir, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Süleyman Hamzaoğulları, BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu ve AK Parti Van Milletvekili Fatih Çifti yer aldı. Hakkari Valiliği'ne bağlı Gençlik Merkezi'nde basına kapalı olarak sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, PKK aileleri, olaylarda zarar görenler başta olmak üzere 18 kişi ile basına kapalı yapılan görüşme ardından açıklama yapan heyet Başkanı Naci Bostancı, Hakkari'de yaptıkları toplantının çok olumlu geçtiğini söyledi. Türkiye'de herkesin ortak memnuniyetinin can kaybının olmaması olduğunu dile getiren Naci Bostancı, şöyle konuştu:
"Türkiye, yaklaşık 1 yıldır 'Çözüm süreci' içerisinde ilerliyor. Her kesimin ortak olarak ifade ettiği ve memnuniyetini ortaya koyduğu can kaybının olmamasıdır. Bu, hakikaten çok değerlidir. Böyle bir olumlu atmosfer herkesin üzerinde daha olumlusunu sağlamaktır. TBMM tarafından 4 ay için görevlendirildik. Bu sürecin sonuna yaklaştık. İki grup halinde bu çalışmaları yürütüyoruz. Bu çalışmaların bu sürece büyük katkısı oldu. Hakkari'de aralarında STK temsilcilerinin de bulunduğu 18 kişiyle görüştük. Burayı ilk kez gören bazı arkadaşlarımız Hakkari'nin doğasına bayıldı. Buraya gelirken dün gece Hakkari merkeze bağlı Üzümcü Köyü'nde 1 uzman çavuş ve 1 vatandaşımızın hayatını kaybettiği müessir olayla karşılaştık. İkisine de Allah rahmet diliyor, yakınlarına 'Başsağlığı' diliyoruz. Acıları bitirmek için uğraşıyoruz. Ama müessip bir olay neticesinde kısmen de olsa acılar yaşandığında bundan çıkarttığımız ders hepimizin bu acıları sona erdirmek daha fazla çaba göstermesi gerektiği inancındayız. Bu ülkede yeteri kadar evlere ateş düştü, yeteri kadar insanların canı yandı. Geçmiş dönemde de bu şiddet döneminde hayatını kaybeden kişilerin yakınlarıyla, doğrudan onların yaşadığı acıları ve olayları konu alan, oradaki olup biteni görmek isteyen bir çalışma gerçekleştirmiştik. Henüz üstü açılmamış dramatik çok travmatik bir geçmiş var."
ACILARI BİTİRECEK AKILDIR, SAĞDUYUDUR'
Bostancı, acılar sürdükçe geçmişin yaralarını kapatmanın mümkün olmadığını, acıları akıl, sağduyu, güven ortamının oluşmasının azaltabileceğini belirtirken, bir toplumun içerisinde farklı görüş, pozisyon, çıkar, yaklaşımların muhakkak olacakğını söyledi. Bostancı, şöyle devam etti:
"Farklılıklarla birlikte akıl, dil, siyaset, iktidar ilişkileriyle hem toplum olarak kendimizi bir arada tutabilmek, hem de bu müzakereler neticesinde iktidarla, iktidar aklıyla halkı birbirine yaklaştırmak. Zaten iktidarlar halka dayadıkça bütün çatışma durumları ortadan kalkacak ve Türkiye'nin istikameti genel olarak resme baktığımızda demokratikleşmedir. Bizim 'Çözüm süreci' de dediğimiz süreç; Türkiye'nin genel olarak yaşadığı demokratikleşmenin bir parçasıdır. Geçmiş dönemde halk iktidarla muktedir değildi. Millet, Çözüm sürecinden memnun. Sadece çıkarları bozulanlar, memnun değil. Ama önemli olan halkın büyük çoğunluğunun memnuniyeti ve en temel hak olan insanın yaşam hakkının savunulması"diye konuştu.
Türkiye'de çok farklı taleplerin olduğunun da farkında olduklarını belirten Bostancı, akıl ve sağduyu ile Türkiye'nin tamamını dikkate alan bir anlayışla bu sürecin devam etmesi için çabaladıklarını, Şırnak ve ilçelerinde yaptıkları görüşmelerde bir kişinin bile çözüm süreci 'iyi olmadı' yorumunda bulunmadığını söyledi.
KAPI ÇALIDIĞINDA ANNELER ÇOCUKLARINI GÖRMELİ'
Bostancı, bugün en büyük ortaklığın bu çözüm sürecinin devam etmesi olduğunu vurguladı. Bostancı, "Asla bu yolda dönmememiz gerekir. Şırnak'ta oğlu dağda ölen bir aileyi dinledik. Babasının yerine koyduğu mendili nasıl kokladığını bize anlattı. Bu muazzam bir acıdır.Türkiye'de bir çok evde halen kapı çalındığında çocuğum mu geldi diyen gözü yaşlı anneler var. Biz istiyoruz ki, bu ülkede kapılar çalındığında çocuklar gelsin. Çözüm sürecinin en temel kastı budur. Bunun yolu akıl ve sağduyudur" diye konuştu.