Ramazan YAVUZ/DİYARBAKIR, () - DİYARBAKIR'da Manisa'nın Soma İlçesi'ndeki faciada ölen maden işçileri için cuma hutbesinde imam Osman Yağmur, İslam coğrafyasında yaşanan acıları dile getirerek, "1990'larda bu topraklarda binlerce faili meçhul cinayetlerle insanlar katledildi. Yakın tarihte Uludere'de onlarca insanın katledildiğini gördük. Bir kardeşimiz sedye kirlenmesin diye çizmelerini çıkarmak istiyor diğer tarafta ise, özgürlük adı altında İstanbul ve diğer kentlerde düzenlenen eylemlerde ambulanslar, arabalar yakılıp yıkılıyor. Hangisi insani, ahlaki, İslami" dedi.
Soma'da maden faciasında hayatlarını kaybedenler için Diyarbakır'ın tarihi Ulucamii'nde okunan Cuma hutbesinde, Soma'daki facianın yanısıra 1990'lı yıllarda bölgede yaşanan faili meçhullar, Irak sınırında düzenlenen operasyonda ölen 34 kişi ile İstanbul başta olmak üzere bazı kentlerde düzenlenen protesto eylemlerine de değinildi. Ulucami imamı Osman Yağmur okuduğu hutbesinde, yeryüzünde ümmeti Muhammed'in başına bir çok musibetler geldiğini belirterek, "Geçmişte olduğu gibi günümüzde de aynı şekilde ümmetin başına bela ve musibetler geliyor. Yakın tarihe baktığımız zaman Suriye'de yüzbinlerce insanların katledildiğini, Irak'ta her gün binlerce insanların katledildiğini, Mısır'da binlerce kardeşimizin katledildiğini ekranlarda görüyoruz. Bu topraklarda 1990'lı yıllarda belki binlerce faili meçhul cinayetlerde katledilen insanlarımızı hatırlıyoruz. Yakın tarihte Uludere'de onlarca insanın katledildiğini gördük, duyduk, müşahade ettik" dedi.
EYLEMCİLER ELEŞTİRİLDİ
Son olarak Soma'da yaşanan madem faciasında yaşamını yitirenler için milletin yüreğinin yandığını dile getiren imam Yağmur, şunları söyledi:
"Yüzlerce insan evine helal rızık, ekmek götürmek için toprak altından bir daha çıkamaz oldu. Hayatını kaybedenlere cenabı haktan sonsuz rahmet diliyoruz. Mekanları cennet olsun. Çünkü onlar helal rızık peşindeydiler. Onlar tefecilikle, faizle haram lokma ile uğraşmadılar. Allah memleketimize bir daha bu tür acıları yaşatmasın. Ölüm herkes için vardır, bu dünyaya gelen herkes ölecektir. Fakat kimin nasıl, nerede öleceği belli değildir. Ölüme çare yoktur. Önemli olan sabır ve metaneti gösterebilmektir. Hangi meslek kurumunda olursak olalım tedbiri asla elden bırakmamalıyız. Bu kazalardan ders almalıyız. Soma'da yaralı bir din kardeşimizin söylediği bizi derinden yaralamıştır. Onu sedyeye kurarlarken 'çizmelerimi çıkarayım sedye kirlenmesin' diyor. Bir kardeşim daha kullanacak düşüncesindedir. Temizlik imandandır diyordu. Bir sedyenin kirlenmesine gönlü razı olmayan kardeşimizi düşünün, öte tarafta özgürlük, hak, hukuk adı altında İstanbul'da ve başka kentlerde ambulansları, arabaları yakıp yıkanları düşünün. Hangisi insanı, hangisi ahlaki, hangisi islamidir. Onun için biz yekvücut olmak zorundayız. Van'da deprem olduğunda Türkiye nasıl Kuzeyi, Güneyi, Batısı, Doğu'suyla yardıma koştuysa aynı şekilde Soma'daki kardeşlerimizin acılarını en kılcal damarlarımıza kadar hissetmeli, maddi ve manevi konuda yardım elimizi uzatmalıyız."
Hutbenin ardından maden faciasında ölenler için toplu halde dua edildikten sonra ölenlerin gıyabında cenaze namazı kılındı.
SOMA İÇİN CADDEYE KÜRTÇE PANKART
Bu arada, Diyarbakır'da bazı işyerlerinin yanısıra belediyeler tarafından da bazı caddelere Kürtçe'nin Kurmanci ve Zazaki lehçelerinin yanısıra Türkçe siyah pankartlar asıldı. Sur Belediyesi tarafından Ulucamiinin bulunduğu Gazi Caddesi'ne asılan pankartta, 'Soma'da yaşamını yitiren kardeşlerimizi rahmetle anıyor, ailelerinin acılarını paylaşıyoruz' denildi.

RY(GG/AAA) (FOTOGRAFLI)