İlker AKTAŞ/SAMSUN, () - SAMSUN’da Psikolog Mine Aktaş, oyunlarla bağımlılık derecesinde meşgul olan çocukların toplumdan uzaklaştığını belirterek, "Bu durum eve kapanma ve depresyon gibi problemler yaşamaya neden olurken, aşırı derecede bilgisayar oyunu oynamak çocukları gerçeklikten koparır" dedi.
Samsun’da bir dershanede eğitmen olarak görev yapan psikolog Mine Aktaş, bilgisayar oyunlarının özellikle çocuklar da olumsuz sonuçlar ortaya çıkarabileceğini söyledi. Bilgisayar oyunlarının faydaları olduğu gibi önemli zararlarının da bulunduğunu vurgulayan Mine Aktaş, "1980’lerde çocuklar haftada 4 saat oyuna vakit ayırırken günümüzde bu süre günde kızlarda 5.5 erkeklerde ise 13 saat gibi ciddi bir süreye ulaşıyor. Bu harcanan zamanın büyüklüğü bu oyunların zararlı mı yoksa faydalı mı olduğu sorusunun cevabını araştırma nedeni olmuştur. ABD'nin başkenti Washington’da bulunan ‘Ulusal Medya ve Aile Enstitüsü’, bilgisayar oyunlarının çocuklar üzerindeki olumsuz etkileriyle ilgili çarpıcı bir rapor hazırlamıştır. Rapora göre başta ABD olmak üzere aileler, bilgisayar oyunlarındaki şiddet konusunda ne kadar endişelenseler de, meselenin ciddiyetini kavramaktan çok uzaklar. Enstitünün her yıl düzenli olarak yayınladığı rapor, bilgisayar oyunlarının çocukları daha saldırgan, saygısız ve hantal hale getirdiğini ortaya koyuyor. Çocukları saatlerce bilgisayar başında tutan şiddet içerikli oyunlara dikkat çeken uzmanlar, bu oyunların çocukları şiddete sevk ettiğini ve sosyalleşmelerine engel olduğunu ifade ederek ebeveynleri dikkatli olmaya çağırıyor" diye konuştu.
Oyunların bilgisayarla birlikte geliştiğini söyleyen Psikolog Aktaş, "Birkaç dakika süren atari türü oyunlar zamanla yerini daha kapsamlı oyunlara bıraktı. Şimdi saatler alan, haftalar süren oyunlar gözde. İmparatorluklar kurduğunuz, kentler inşa ettiğiniz veya futbol takımı yönettiğiniz oyunlar olduğu gibi mafya üyesi olduğunuz, cinayet işleyip banka soyduğunuz oyunlar da mevcut. Bu oyunlar şiddet içerikli olmakla beraber bir insanın günlük hayatta yaptığı hemen hemen bütün aktiviteleri içeriyor. Mesela GTA San Andreas adlı oyunda polis katili bir karakter oyuncu tarafından yönlendiriliyor. Karakter sadece çatışmalara girmekle kalmıyor bunun dışında arkadaş ediniyor. Yemek yiyor ve hatta yediği yemeğe göre kilo alıp veriyor, spor yapıyor. Bu aktiviteler oyunda karakterin fiziksel hareketlerini de etkiliyor" dedi.
Bu oyunun minimum 150 saatte bittiğini ifade eden Mine Aktaş, "Daha bir çok bu tarzdaki oyunlar ile bağımlılık derecesinde meşgul olan kişiler toplumdan uzaklaşma, eve kapanma ve depresyon gibi problemler yaşamaya başlıyor. Aşırı derecede bilgisayar oynamak insanı gerçeklikten koparabilir. Bilgisayar çocuğun rakibi veya yol arkadaşı olduğu için dış çevreden soyutlanmasına sebebiyet verebiliyor ve sosyal yönde gelişimini olumsuz etkiliyor. İşin başka bir boyutu da oyunlara harcanan para. Oyunlar, 5 liradan yaklaşık 150 liraya kadar değişen fiyatları ile her kesimden alıcı bulabiliyor. Öte yandan 150 liralık oyunların korsanları 10 liraya satılabiliyor. Orijinali ve kopyası arasındaki bu büyük fiyat farkı da alıcıların korsana yönelmesine yol açıyor. Ayrıca çocuklar, level atlamak, kahramanlarına yeni özellikler kazandırmak için ailelerinden habersiz biriktirdikleri paralarla ya da ebeveynlerinin kredi kartlarıyla güçler alıyorlar" diyerek şöyle devam etti:
"Oyunların üzerinde yasal olarak uyarılar var ama bunu ne satıcı önemsiyor ne de aile. Çocukların almaları yasaklanmış oyunlarla ilgili daha ciddi yaptırımlar olabilir. Hem satanın hem de alanın tespit edilebileceği, bunun yanında online oyunların erişimlerinde kısıtlamalar yapılabilir. Konunun üzerine yoğunlaşıldığında mutlaka uzmanlar çok daha kaliteli önerilerde bulunabilir. İlgili bakanlıklar bu konuyla ilgili çalışmalıdır. Aksi takdirde düşünmeyen, suratımıza alık alık bakan, vücut yapıları bozulmuş, saldırganlığı normalleştiren yetişkinler ülkemiz açısından ciddi tehlike oluşturacaktır."

İA(MS/AK) (FOTOĞRAFLI)