Eski OHAL Valisi Hayri Kozakçıoğlu'nun şüpheli ölümüne ilişkin başlatılan soruşturma tamamlandı. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı İsa Dalgıç, olaydan sonra alınan olay yeri inceleme, adli tıp, ekspertiz ve kriminal raporlardan oluşan delillere dayanarak, Kozakçıoğlu'nun ölümünün intihardan kaynaklandığının belirlendiği gerekçesiyle soruşturma hakkında takipsizlik kararı verdi. Savcının takipsizlik kararı vermesinin ardından bir açıklama yapan Adli Bilimler Uzmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy "İntihar olduğunu anlamak yetmez, "neden?" sorusunun cevabı önemli. Takipsizlik kararını kabul etmek mümkün değil" diye konuştu.
Hayri Kozakçıoğlu'nun ölümünün hemen ardından aile ile görüştüğünü söyleyen Atasoy, o güne dair çarpıcı açıklamalar yaptı. Atasoy şöyle konuştu:
"Hayri Kozakçıoğlu’nun vefatının ertesi sabahı ailenin isteği üzerine kendilerini evlerinde ziyaret ettim. Bana olayın öncesindeki haftalardan başlayarak duygu, düşünce ve davranışlarını aktardılar. Hatta ileriye yönelik yaptığı planları ve bu yöndeki girişimlerini paylaştılar. Basında kanser olduğu için yaşamını sonlandırdığına dair iddialar yer alıyor. Kozakçıoğlu’nu şahsen tanıyan hekimler dahi bu bilgiyi doğrulamıyor. Ayrıca tıp hizmetlerinin bu denli geliştiği ülkemizde Kozakçıoğlu’nun ümitsizliğe kapılmasını anlamak mümkün değil. Öte yandan şahsen tanıdığım Kozakçıoğlu ölümü bir çözüm görecek bir karaktere sahip değildi.
TAKİPSİZLİK KARARI VİCDANLARI RAHATSIZ EDER
Adli Tıp Kurumu raporundaki sonuç ve soruşturma bulguları intihar etmiş olduğunu gösterse de önemli olan neden intihar ettiğidir. En son kiminle yüzyüze ya da telefonla görüştüğü herhangi bir not ya da mektup alıp almadığı gibi konular aydınlatılıp toplumla paylaşılmadığı sürece takipsizlik kararı alınması benim ki gibi bir çok vicdanı rahatsız edecektir.
TELEFONLARI NEDEN ALINMADI?
Örneğin ziyaretim sırasında aileye yönelttiğim bazı sorular üzerine olay yeri inceleme biriminin ve eve gelen savcının Kozakçıoğlu’nun telefonlarını almadığını telefon defterlerini incelemediğini öğrendim. Olayın hemen ardından savcının uzun bir süre Kozakçıoğlu’nun hayatını kaybettiği odada inceleme yapmasına rağmen bellekler henüz taze iken aile bireyleriyle görüşmediğinden yakındılar. Buna göre savcı ölümün nasıl gerçekleştiğinin yani kaza cinayet ya da intihar mı olduğunun cevabını arıyordu. Yani neden sorusu onu pek ilgilendirmemiş olsa gerek."
(BB)