CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı, Şişli Belediye Başkanı  Mustafa Sarıgül, *"Dershaneleri kanunla kapatamazsınız. Halkın vermiş olduğu yetkiyi kanun gücü olarak kullanamazsınız. Ama devlet okullarımızı çok iyi bir noktaya getirirsiniz, öğretmenlerimiz muhteşem bir noktada olur, evladın dershaneye gitmeye ihtiyacı kalmazsa dershane ortadan kalkar" dedi. Sarıgül, Kağıthane Meydanı'nda halka seslendi. Seçim otobüsü üzerinde meydanda kendisini bekleyen kalabalığın arasına gelen Sarıgül, alkışlar ve sloganlar eşliğinde karşılandı. “DUVARLARA YAZILAR YAZARDIM"
1976 yılında CHP Gençlik Kollarına gittiğini ve rahmetli annesinin kendisini partiye göndermek istemediğini ifade eden Sarıgül, “Oğlum o işler püsürlü işler, o işlere karışma, partiye gitme, niye gidiyorsun, diyordu. Ben de diyordum ki 'anacım beni devlet dairesine alacaklar' 1976 yılında Şişli CHP Gençlik Kolu Sekreteri olarak, 6 ay gittim geldim ve Kağıthane Belediyesi'nde işbaşı yapmak için. İşe girmemiştim ama annem üzülmesin diye işe girdim diyordum. Şişli'den başlar bu aşağılara kadar Kağıthane'nin duvarlarına 'Bağımsız Türkiye, Halkçı Ecevit, Başbakan Ecevit' diye yazardım" dedi. "ÇILGIN DEĞİL, AKILCI PROJELERLE GELİYORUZ"
İstanbul'un bilimsel çalışmaya dayalı planlı bir gelişmeye ihtiyacı olduğunu belirten Sarıgül, “Kentsel dönüşüm, kentsel yıkım olmaktan çıkacak. Söz veriyorum bir tek vatandaş kentsel dönüşüme hayır derse, ben onların yuvalarını yıkmam. Artık İstanbul'da ulaşım tıkanmıştır, yürümüyor. Ulaşım sistemini yeniden biz düzenleyip, trafik çilesine biz son vereceğiz. İstanbul'u 20 yıldır aynı anlayış yürütüyor. Yaptıklarına teşekkür ederiz ama artık İstanbul yürümüyor. İstanbul kilitlendi, İstanbul paramparça. İstanbul'un ulaşımını raylı sistemlerle ve deniz taşımacılığı ile güçlendireceğiz. Engelli kardeşlerimize çok destek verip, birebir beraber olacaksınız. Engelli ailesi evden çıkamıyor, paramparça. Değişim için önce engellilerle beraber olun" diye konuştu. ÇILGIN DEĞİL, AKILCI PPOJELERLE GELİYORUZ  İstanbul'u gerçek anlamda kültür başkenti yapacaklarını kaydeden Sarıgül, İstanbul'un bilim ve teknoloji şehri olacağını belirterek, “Bizler çılgın projelerle değil, akılcı ve kalıcı projelerle geliyoruz" dedi. “Halkçı Sarıgül, hayırlı olsun" şeklinde slogan atan vatandaşlara Sarıgül, "İstanbul'dan Ankara'dan müjde geliyor merak etmeyin. İstanbul'dan müjde 5 dakika içinde gelir" diye konuştu. "UTANMADAN SIKILMADAN KARALAMA KAMPANYASI YÜRÜTÜYORLAR"
15 yıldır Belediye Başkanı olduğunu ve daha önce milletvekilliği de yaptığını kaydeden Mustafa Sarıgül, “Sizden ricam şu, önümüzdeki günlerde sizlerin de üzerine gelebilirler. Şuanda hakkımda yürütülen en ufak bir olay yok. Çünkü olmaz. Ben Ömerim'e ve Emirim'e haram para yedirmem. Şunu bilmenizi istiyorum, utanmadan, sıkılmadan bazı televizyonlarda aylardan beri bir karalama kampanyası yürütüyorlar ama kimse onlara inanmıyor. Biz yine de diyoruz ki düşmanınızın bile insan olduğunu unutmayın. İstanbul'da nefret dönemi bitecek, özgürlük dönemi sizlerle beraber başlayacak" dedi. "YANGIN ÇIKMADAN AMPULLERİ DEĞİŞTİRMENİN ZAMANI GELDİ Mİ?"
İstanbul'da 20 yıllık bir yönetim olduğunu, bu yönetimin yorulduğunu ve heyecanlarının kalmadığını ifade eden Sarıgül, “Bugün CEBİT fuarına gittim. Baktım ki ampul var. Sordum ki bir ampul kaç derecede fırınlanıyor, kaç derecede renk alıyor. Peki bir ampul ömür boyu dayanır mı, diye sordum. Dedi ki ömür boyu dayanmaz. Ampullerin zamanı gelir de değiştirmezsek ne olur? Kontak atar, patlar, yangın çıkar. O zaman yangın çıkmadan ampulleri değiştirmenin zamanı geldi mi?" diye konuştu. “DERSHANELERİ KANUNLA KAPATAMAZSINIZ"
Dershaneler tartışmasına da değinen Sarıgül, şöyle konuştu:  “Olay şu. Dershaneler ihtiyaçtan doğar, ihtiyaç yoksa hiçbir kimse evlatlarını dershaneye göndermez. Dershaneleri kanunla kapatamazsınız. Halkın vermiş olduğu yetkiyi kanun gücü olarak kullanamazsınız. Ama devlet okullarımızı çok iyi bir noktaya getirirsiniz, öğretmenlerimiz muhteşem bir noktada olur, evladın dershaneye gitmeye ihtiyacı kalmazsa dershane ortadan kalkar. Bu dershaneleri kapattığınız zaman ekonomik durumu iyi olan anne-babalar saati 300-400 lira verip çocuklarını okutur. Fakir fukara o zaman ne yapacak? Dershanelerde belli hizmetler en güzel şekilde yapılıyor. Dershanelerde ay yıldızlı bayrağımız dalgalanıyor, İstiklal Marşımız en güzel şekilde orada okutuluyor."