MUĞLA İl Genel Meclisi’in Marmarisli üyesi ve Başkan Vekili CHP’li Dursun Kaplan, büyükşehir statüsüne geçilmesiyle birlikte, yeni maden yasasının işlemeye başlayacağını, yeni arama ve sondaj ruhsatı verilmesinin kolaylaşacağı, bunun da doğa katliamı anlamına geldiğini iddia etti.
Muğla’nın büyükşehir olmasıyla kaldırılacak olan il özel idarelerin ellerindeki Maden Kanunu ile Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu’nu uygulama yetkilerinin valiliklere geçeceğini hatırlatan Dursun Kaplan, bu durumun da her türlü arama ruhsatı almayı kolaylaştıracağını savundu. Yatırım ve İzleme Koordinasyon Başkanlığı’nı yapacak valilerin hükümetten aldıkları emirleri uygulayan kişiler olduğunu ileri süren Kaplan şunları söyledi:
“Muğla genelinde kum, çakıl ve taş ocakları da dahil olmak üzere 489 ayrı maden arama şirketi faaliyetlerini sürdürüyor. Muğla’nın yüzde 70’i ormanlarla kaplı. Şu anda da kentin yüzde 72’lik bölümünde maden ve yüzde 85’lik bölümünde jeotermal su aranıyor. İl genel meclisi olarak Muğla’daki maden işleme ruhsatlarını ve maden çıkarılan bölgelerdeki tüm işletmeleri denetleme yetkisine sahiptik. Bu sayede de gerek komisyonlarla, gerek özel idare yetkileriyle yaptığımız denetlemelerle hem işletmeleri ve hem de işletmecileri bir düzene sokmuştuk. Ancak Büyükşehir Yasası gereği denetleme ve ruhsat yetkilerini ne yazık ki başına valilerin getirileceği Yatırım ve İzleme Koordinasyon Başkanlığı’na bırakıldı. Hükümetten gelecek emirlerin uygulamaya başlanmasıyla da orman ve koylar tamamen yok olacak. Tarım bitecek, bölgedeki sanayi çökecek. Hatadan dönülüp Maden Kanunu ile Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu’nun yetkileri büyükşehir belediye başkanlıklarına verilmeli. Zaten Milas ve Yatağan bölgelerindeki madea aramaları nedeniyle ormanlarımız zor durumda. Hiç değilse diğer bölgeleri kurtaralım.”