YATIRIMCI İlişkileri Zirvesinin akşam programına katılan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek burada Tüyid üyeleri ile bir araya geldi.

Tüyid, Borsa İstanbul ve Sermaye Piyasası Kurulu başkanlarından sonra söz alan Bakan Şimşek, Türkiye ekonomisine ilişkin hazırladığı sunumu paylaştı. Ekonominin kısa ve uzun vadeli görünümüne ve hükümetin öncelikli reform alanlarına ilişkin tespitlerini paylaşan Mehmet Şimşek, Türkiye'de çok ciddi bir istihdam yarattıklarını, yine de işsizliğin kendileri için büyük bir sorun olduğunu ifade etti. Şİmşek, son raporuna göre istihdam yaratmada da en başarılı ülke olarak gösterilmelerine rağmen, son bir yıl içinde 600 bin vatandaşa iş, aş bulmalarına rağmen işsizlik oranlarında hafif yukarıya doğru bir trend olduğunu belirtti. Bunların aslında olumlu trendler olduğunun altını çizen Bakan Şimşek yine de işsizlik oranının kendileri için başka ülkelere oranla sorunlarının ne kadar büyük olduğunun göstergesi olduğunu ifade etti. "FİRMALARIN SERMAYE PİYASALARI ENSTRÜMANLARINI ÇOK DAHA ETKİN BİR ŞEKİLDE KULLANMALARI GEREKİYOR"

Hane halkı ve firma yükümlülükleri konusuna da değinen Bakan Şimşek, hane halkı yükümlülüklerinin milli gelire oranla makul olduğunu söyledi. Firmaların dış yükümlülüklerinin de oranının yüksek olmadığını belirten Şimşek, sermaye piyasalarına girişte sermaye piyasaları enstrümanlarını kullanmanın bankalara borçlanmaktan kat kat daha iyi olduğu tavsiyesinde bulundu. "Önümüzdeki dönemde firma yükümlülükleri şu anda makul görünse de bu konu çok tartışılacak bir konudur" ifadelerini kullanan Şimşek, "Bu yüzden firmaların sermaye piyasaları enstrümanlarını çok daha etkin bir şekilde kullanmaları gerekiyor" dedi. "DEMOKRATİK STANDARTLARIN YÜKSELTİLMESİ TÜRKİYE İÇİN ÇOK KRİTİK"

Hükümet olarak önceliklerinin ne olduğunu da belirten Mehmet Şimşek, "Demokratik standartların yükseltilmesi Türkiye için çok kritik" dedi. Mehmet Şimşek, "Türkiye ilk defa çok karmaşık etnik bir sorunu temel hak ve özgürlükler çerçevesinde çözmeye çalışıyor. Bu bölgede bunu başarmış ülke yok. Genelde savaşarak herkes sorunu çözmeye çalışıyor. Hükümetimiz samimi bir şekilde çözüm süreci çerçevesinde daha çok temel hak ve özgürlükle Kürt meselesini çözmeye ve Türkiye' deki toplumsal barışı güçlendirmeye çalışıyor" şeklinde bu konuya ilişkin sözlerini tamamladı.

Yeni anayasa çalışmalarının önemini ifade eden Bakan Şimşek, "Yeni anayasa çalışmaları her ne kadar hayal kırıklığı ile bittiyse de basit, anlaşılır ve toplumun bütün kesimlerinin kendisinden bir şeyler bulduğu bir anayasa olmazsa olmazımızdır" dedi. "EĞİTİMDE KALİTEDE ARZU ETTİĞİMİZ NOKTADA DEĞİLİZ"

Eğitimde kalitede arzu ettikleri noktada olmadıklarını belirten Bakan Şimşek, Fatih projesi ve başka diğer projelerler bu alanda mesafe kat etmeyi umduklarını söyledi. "MEMLEKETİN SUYUNU, GÜNEŞİNİ, RÜZGARINI, KÖMÜRÜNÜ ENERJİYE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ"

Enerjide dışa bağımlılık konusuna da değinen Bakan Şimşek, memleketin suyunu, güneşini, rüzgarını, kömürünü mutlaka enerjiye dönüştürmeleri gerektiğini söyledi. Yenilenebilir enerjinin toplam üretimin yüzde 37'si olduğunu belirten Bakan Şimşek, beş yıl sonra bunun yüzde 46 seviyesine çıkacağını söyledi. Güneşin de devreye girmesiyle bu oranın yüzde 60'ları aşacağını umduklarını belirten Bakan Şimşek, güneş enerjisinde kilowat saat maliyetinin şu anda 10 cent'in altına düştüğünü bunun da yatırımlarda patlama yaşanmasına sebep olabileceğini ifade ederek, "Güneş enerjisinin makul maliyetlere düşmesi Türkiye için muazzam bir fırsat" dedi. "YOLSUZLUK ALGISI DÜŞÜK BİR ÜLKEYİZ"

Bakan Şimşek yolsuzluk algı endeksinde 10 yıl önce 102 ülke arasında 65. sırada olan Türkiye'nin son verilerde 176 ülke arasında 54. Sırada olduğunu söyledi ve yolsuzluk algısının düşük olduğu bir ülke noktasına geldiklerini belirtti. "TEMEL SORUN BU ARA VADEDE YATIRIMCILARI İKNA ETMEK"

Bakan Şimşek içinde oldukları dönemin kolay bir dönem olmadığına vurgu yaparak, "Çok ciddi belirsizlikler var. Fakat ülkeler kısa vadelerle değerlendirilmemeli. Türkiye'nin temelleri sağlam. Önemli sorun alanlarımız var ama temellerimiz sağlam. Cari açığı telafi edecek yapısal güçlü alanlarımız var. Kapsamlı bir reform gündemimiz var. Türkiye bu reformlarla birlikte uzun vadede çok iyi bir getiri sunacak. Dolayısıyla temel sorun bu ara vadede yatırımcıları ikna etmek" dedi. "İRAN İLE OLAN ANLAŞMA KÜÇÜMSENMEMELİ"

"Avrupa birliğindeki kriz olmasaydı, Ortadoğu'da ki jeopolitik gerginlikler olmasaydı Türkiye'nin cari açığı bir puan daha düşük olurdu" diyen Bakan Şimşek, "Türkiye kalıcı olmayan bir takım şoklarla karşı karşıya kalmış oldu. Ortadoğu'da İran ile olan anlaşmanın küçümsenmemesi lazım. Bir miktar istikrarın bu bölgeye gelmesi Türkiye'nin yararınadır. Bu bölgede en güçlü ülkelerden biri olarak komşularının istikrar içinde olmasından en çok nemalanacak ülkeyiz. Dolayısıyla Türkiye'de ki cari açık normal bir dönemden geçiyor olsaydık çok daha düşük olacaktı" ifadelerini kullandı.   (GK)