Burak GEZEN/ ÇANAKKALE, ()- ÇANAKKALE Savaşları'nda vatan savunması için çarpışan bir subayın tuttuğu günlükte 99 yıl önce kazanılan Çanakkale Zaferi’nin ayrıntıları anlatıldı. Osmanlıca yazılmış günlüğü, Tarihçi Yrd. Doç. Dr. Lokman Erdemir, Türkçe’ye çevirdi.
Çanakkale'de kazanılan büyük zafer ve yazılan büyük destanın üzerinden 99 yıl geçmesine rağmen, o günleri anlatan günlükler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Ispartalı öğretmen İsmail Güneş tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Atatürk ve Çanakkale Savaşlarını Araştırma Merkezi (AÇASAM) Müdürü Yrd.Doç.Dr. Lokman Erdemir'e ulaştırılan günlükte, 18 Mart günü kazanılan zaferi anlatıldı. Günlükte, sahibinin isminin yazıldığı sayfanın bir bölümü yırtıldığı için ismi belirlenemeyen subayın meçhul bir topçu zabiti olduğunu anlatan Yrd.Doç.Dr. Lokman Erdemir, yayına hazırlamak üzere, Osmanlıca yazılmış günlüğün çevrisini yaptı. Vatan savunması için çarpışan meçhul subay günlüğünde, Çanakkale Deniz Savaşları'nın dönüm noktası olan 18 Mart 1915 gününü şöyle anlatıyor:
"16 zırhlı, Boğaz'a hücum etti. Ateş açtık. 10 mermi kadar attık. 25 beş kadar torpido ve birçok tahtelbahirler, torpil arayıcılar, 55 adet gemi olmak şartıyla bize hiç bakmayıp doğru Erenköyü'ne kadar gitti. Bombardımana başladılar. Ateş hedef taksimi ettiler. Baş gösteremedik. Yan ateşiyle bizleri berbat etti. Bizim toplarımız onların büyük zırhlılarına karşı hiç nev'inde olduğu için bir şey yapamadık. Saat 7'de bir zırhlı yaralanıp tepesinin üstüne zor hal Boğaz'dan çıkaracaklar. Bizi ateş altına aldılar. Torpidoların avdetinde endahta başladık. 16 mermi attık. Birkaç tanesine isabet ettirdik. 3 tanesi geri kaçtı. Badehu 6 zırhlı torpidoları iskele tarafına almış bize ateş ederken içeri girdi. Ateş edeceğiz, fakat bir büyük amiral gemisi karşı istikametimizde durdu. Toplarını bize çevirdi. Ateşe hazır duruyor. Ateş edemedik. Telefonla haber verdiler. 1 tane zırhlı battı. 2 tanesinin cephanesinin ateşlendiğini haber verdiler. Bir torpido yanlarına gidip askerini alacakmış. Onun da batırıldığını söylediler. Badehu ateşe başladık. Bir torpidonun kıç tarafından ikinci topun atmış olduğu merminin isabetiyle yaralandığını gördüm. Bizleri büyük zırhlı gene yan ateşine çevirdi. Aman ya Rabbi! Nasıl anlatayım, şiddetli surette etrafta toprak bırakmadı. Başımıza geçirdi. Parçalar bir taraftan, mahfuz mahallerinden çıkamadık. Bizim yanımızda seri ateşlerin cephanesi ateşlendi. Düşmandan ziyade kendi cephanemizden korktuk. Akşam saat 2'ye kadar boğaz içerisinden gemiler çıkmadılar. Sabaha kadar top başında nöbette idik. Gece çıkıp gittiler. 4 zırhlı bir torpidonun yandığı her tarafa ilan olundu.”

BG(AÖ/İD) (FOTOĞRAFLI)