MARDİN'ın Kızıltepe İlçesi'nde kan davalı iki ailenin barış yemeğine katılan Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, "Eğer hükümet ve devlet düşünürse bu Ortadoğu coğrafyasında Kürtlerin Türklere ihtiyacı var, Türklerin de Kürtlere ihtiyacı var. Biz burada eşit, adil, barışçıl bir anlayışla bütün bu sorunları aşarız. Aşacağımıza inanıyorum ve umut ediyorum ki, bir gün halklarımızın barışını da gerçekleştiririz" dedi.
Kızıltepe'de aynı aşirete mensup Atan ve Düz aileleri arasında iki yıl önce çıkan silahlı kavgada bir kişin ölümü üzerine başlayan kan davası bugün barışla sonuçlandı. Kızıltepe'de bir düğün salonunda verilen barış yemeğine Ak Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ, Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, Mardin Müftülüğü Barış Komisyonu, bölgenin önde gelen işadamı ve kanaat önderleri katıldı. İki ailenin önde gelenleri Şeyh Hikmetullah Atan ve Halil İbrahim Düz, ailelerin diğer üyeleri ile tokalaşarak barıştı. Yemeğe katılan Kızıltepe Kaymakamı Erdoğan Turan Ermiş, husumetin sona erdiği bir günde bulunduklarını belirterek. "Kan davası dediğimiz olayı insanlık medeniyet ve inancımız asla ve asla kabul etmez. İnsanlığın medeniyetin kabul etmediği hele hele Mardin'de kültürlerin, medeniyetlerin, inançların kardeş olduğu bir şehir ifade edilir. Mardin ilimizde bu tür olayların hiç olmaması gerekir. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
BÜTÜN SORUNLARI AŞARIZ
Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, halklar arasında barışın sağlanması gerektiğini belirterek, şöyle dedi:
"Halklar arasındaki barışı sağlayamazsak yine Ortadoğu'da hak adalet ve insanlık yolunda bize düşen görevlerin sorumluluklarını biz yerine getirmezsek, inanın ki sınıfta kalırız. İki aile arasındaki barışı bir toplumsal barış olarak değerlendirmek bizi yanılgıya götürür. Elbette ki bu barış önemlidir. Bugün alimlerimize, kanaat önderlerimize çok çok önemli görevler düşüyor. Bu ülkede yıllardan beri acıların yaşandığı, kanın aktığı bir süreçleri yaşadı. Bugünün barış için yeni bir fırsatın olduğu yeni bir dönemdeyiz. Burada her şeyden önce alimlerimize önemli görevler düşüyor. Sayın müftümüze önemli görevler düşüyor. Bu ülkede yaşayan Kürtlerin bir dili var, bir kimliği var. Dinimizin, Kuran'ı Kerim'in emrettiği gibi farklı kültürlerden gelmişiz, farklı renklere sahibiz ama bunlar kardeştir. Herkesin hukuku ve hakkını savunmalıyız. Eğer alimlerimiz, eğer aydınlarımız, eğer siyasetçilerimiz, eğer halkımız bu anlayışla sorunlara yaklaşırsa inanıyorum ki,bu ülkede bu barış kısa bir sürede sağlamış oluruz . Ümit ediyorum bu barışçıl süreç gelişir ve halkları kucaklaştırır. Bunu birkaç yerde söyledim. Eğer hükümet ve devlet düşünürse bu Ortadoğu coğrafyasında Kürtlerin Türklere ihtiyacı var, Türklerin de Kürtlere ihtiyacı var. Biz burada eşit, adil, barışçıl bir anlayışla bütün bu sorunları aşarız. Aşacağımıza inanıyorum ve umut ediyorum ki, bir gün halklarımızın barışını da gerçekleştiririz."