SAMSUN’da İlkadım Toplum Sağlığı Merkezi’nde pratisyen hekim olarak görev yapan 31 yaşındaki Fatma Kaynarca Güzel, işitme engelli olmasına rağmen 10 yılda tıp fakültesini bitirip doktor oldu. 3 yıl önce ataması yapılarak mesleğini yapmaya başlayan 1 çocuk annesi Güzel, yaşama azmi ve mesleğine duyduğu sevgi ile takdir topluyor.
Konya’da yaşayan Sıdıka ve Mevlüt Kaynarca çifti çocukları Fatma Kaynarca Güzel'in çocukken duyma da sıkıntı yaşadığını fark etti. Ancak tedavisinin olmadığını öğrendi. Güzel genel eğitimin yapıldığı ilkokula kayıt ettirilerek eğitim görmeye başladı. Kendi kendine dudak okumayı öğrenen genç kadın ilkokul eğitimini öğretmenin çabasıyla aldı. 12 yaşına geldiğinde geçirdiği bir hastalık nedeniyle doktora giden Fatma Kaynarca Güzel'e nörolojik tetkikler yapıldı. Burada sağ kulağında yüzde 82 sol kulağında ise yüzde 78 işitme kaybı olduğu tespit edilerek işitme cihazı verildi. Kaynarca, bu sırada doktor olmaya karar verdi. Kaynarca, ilkokul, ortaokul ve liseyi de genel eğitimin yapıldığı okullarda okudu. Azimle çalıştıktan sonra da hayal ettiği doktorluk mesleğini yapmak için 2000 yılında girdiği sınavda Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandı. Kaynarca üniversitede eğitimin amfilerde verilmesi nedeniyle büyük sorun yaşadı. Hocalarını duymakta zorlanan Kaynarca, derslerinde de sorunlar yaşadı. Buna rağmen azmeden genç Kaynarca, üniversiteyi 10 yılda bitirerek doktor oldu.
Fatma Kaynarca Güzel, 3 yıl öncede ilk görev yeri olan İlkadım Toplum Sağlığı Merkezi’ne pratisyen hekim olarak atandı. 3 yıllık evli olan ve 2 yaşında da Yusuf Talha isminde bir çocuğu olan genç kadın hayat sevinci, çalışma azmi ve mesleğine duyduğu sevgi ile tekdir topluyor. Eğitim sürecinin kendisi için çok zor geçtiğini söyleyen Fatma Kaynarca Güzel, "Çocukken annem ve babama ‘Bu çocuk okuyamaz boşuna okula göndermeyin’ demişler. Ailem okula kayıt yaptırdığında okul müdürü beni engelli çocukların olduğu özel sınıfa vermek istemişler. Bu sırada sınıf öğretmenim beni görmüş ve kendi sınıfına almış. Öğretmenim desteğiyle okudum. Sınıfta ders anlatırken dudaklarını okumam için bana bakarak anlatırdı. Sınıfta hep en ön sıralarda oturdum. Ortaokul ve liseyi de bitirdim. Ancak üniversitenin ilk 3 yılında büyük sorun yaşadım. Dersler büyük amfilerde yapıldığı için hocaları duyamadım, dudak okuyamadım. Bu sebeple derslerde çok zorlandım. 3’üncü sınıftan sonra dersler daha küçük sınıflarda verildiği için çok sorun olmadı. Bu sebeple üniversiteyi 10 yılda bitirdim. İyi ki beni ilkokulda özel sınıfa vermediler. Aksi halde şuan konuşamazdım” dedi.
Eğitim döneminde yaşadığı her güçlük ve olumsuz eleştirinin azmini daha da güçlendirdiğini belirten Fatma Kaynarca Güzel şunları söyledi: "Ben hiç yılmadım ve başardım. Gördüm ki kendi ayaklarımın üzerinde durmam gerekiyor. Hayatta ancak bu şekilde başarılı olabileceğim. Bunun için çok çalıştım ve yılmadım. Şimdi çok istediğim mesleğimi yapabiliyorum. Çok mutluyum."
Görevi nedeniyle poliklinik çalışması yapmadığını belirten Fatma Kaynarca Güzel, "Her doktor gibi bende görevimi en iyi şekilde yapmaya insanlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Bu noktada duyamadığım için sadece steteskop cihazını kullanamıyorum. Ancak bu noktada da hastalığın teşhisi için diğer tetkik yöntemlerini kullanarak yine teşhiste bulunmamız mümkün olduğu için çok sorun yaşamadım ve Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. Bu bir eksiklik değil” dedi.
Samsun İlkadım Toplum Sağlığı Merkezi’nde okul aşıları, aile hekimleri, izleme denetleme, tıbbi verilerin toplanması, bulaşıcı hastalıklarla ilgili alan tarama ve analiz çalışmaları, ölüm bildirimleri gibi çalışmaları yaptığını belirten genç kadın "Ben hayata hiç küsmeden ayakta durmaya çalıştım ve başardım. Dilerim bu azmim benim gibi aynı durumda olan bütün engellilere bir nebze olsun örnek olur” diye konuştu.