Durmuş SEVİNDİK- Gürkay GÜNDOĞAN/KOZLU (Zonguldak), () - ZONGULDAK'ta, 17 Mayıs 2010'da meydana gelen grizu faciasında ölen 30 madenciden 29 yaşındaki Ekrem Akkaya'nın, faciadan 7 ay sonra dünyaya gelen kızı Ecrin Akkaya, hiç görmediği babasını fotoğraflarından tanıyor. Soma'daki facia ile acılarının daha da katlandığını belirten 34 yaşındaki Yeter Akkaya, "Kızım dayısına 'baba' demeye başladı. Parka gittiğimizde, 'Babam nerede, ben babamı sevmiyorum' diyor. Bu çok acı" dedi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında 17 Mayıs 2010'da yerin 540 metre altında meydana gelen grizu patlamasında, ocakta galeri açma çalışması yapan taşeron firma Yapı-Tek'te çalışan 30 maden işçisi öldü. Ölen madencilerin yakınlarının acısı, facianın 4'üncü yıl dönümünde Soma'daki maden faciasıyla ikiye katlandı.
Eşi Ekrem Akkaya'yı kaybettiğinde 1.5 aylık hamile olan Yeter Akkaya'nın, faciadan 7 ay sonra dünyaya getirdiği kızı Ecrin, babasını hiç görmedi. Şuanda 3.5 yaşında olan Ecrin, babasını albümdeki fotoğraflarına bakarak tanıyor. Ecrin, babasının fotoğraflarına her baktığında annesi Yeter Akkaya ise gözyaşlarını tutamıyor.
DAYISINA 'BABA' DİYOR
KOAH hastası babasını 15 yıl önce kaybeden ve annesi 72 yaşındaki Yeşariye Gebedek ile birlikte yaşayan Yeter Akkaya, eşi öldüğünde henüz 1.5 aylık hamile olduğunu hatırlatarak, şöyle dedi:
"Kızım babasını hiç görmeden 3.5 yaşına geldi. Biz şu anda komşuya oturmaya gidemiyoruz. Çünkü arkadaşlarının hep babası var. Eve geldiğimiz zaman psikolojik olarak sorun yaşıyoruz. Dayısına artık 'baba' demeye başladı. Dayısı, 'ben senin dayınım, baban değilim' diyor. Dayısını babası olarak görüyor. Çocuğum 'baba' diyecek birisini arıyor. Çok zor bir durum. Kızım babasız büyüdü. Hep yanında ben vardım. Ama 'anne' demeden ilk 'baba' dedi. Ama babası yoktu."
'ONA NE ANLATACAĞIMI BİLMİYORUM'
Babası öldüğünde kendisinin de 15 yaşında olduğunu belirten Yeter Akkaya, "Ben babamı 15 yaşımdayken kaybetmeme rağmen zor alıştım. Ama kızımın doğmadan babasını kaybetmesi ve hiç tanımaması çok kötü bir duygu. Parka gittiği zaman babasıyla oynayan çocukları gördüğünde, 'Babam nerede, ben babamı sevmiyorum' diyor. Bunun açıklaması yok. O anda ne anlatacağımı bilemiyorum" dedi.  
'CEZA DAVASININ SONUÇLANMAMASI ÜZÜCÜ'
Yeter Akkaya, facianın 4'üncü yıl dönümünde 28 sanığın yargılandığı ceza davasının henüz sonuçlanmamasının da kendilerini üzdüğünü söyledi. Kurum ve şirket hakkında açtıkları tazminat davasının lehlerine sonuçlandığını, ancak asıl önemli olanın ceza davası olduğunu vurgulayan Yeter Akkaya, "Davanın hala sonuçlanmaması bizi psikolojik olarak etkiliyor. Duruşmaya her gittiğimizde o acıları yeniden yaşıyoruz" diye konuştu.
Soma faciasıyla acılarının bir kez daha tazelendiğini de ifade eden Akkaya, "Birileri bunun hesabını vermeli. Birilerinin bu olaylara 'dur' demesi lazım. O kadar çocuk yetim kaldı, o kadar kadın eşsiz kaldı. Psikolojimiz yine bozuldu. Oradaki insanların duygularını anlayabiliyorum" dedi.

DS,GG(EE/BT) (FOTOĞRAFLI)