Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç.Dr. Mevlüt Özben, Soma İlçesi'nde kömür madeninde meydana gelen faciayı internette kaleme aldığı yazıda sosyolojik açıdan değerlendirdi. 'Erken çöken karanlık: Ortada bir günah var ve bu günah ödenecek' başlıklı yazısında Doç.Dr. Özben, Soma'daki facianın kar hırsı ile yasal düzenleme ve denetimlerin yetersizliğinden kaynaklandığını savundu. Türkiye’nin iş güvenliği bakımından dünyadaki en sorunlu ülkelerden biri olduğunu belirten Doç.Dr. Özben, özellikle madencilik, inşaat ve tersanecilik yapanların kelle koltukta çalıştıklarını bildirdi. Soma’daki maden faciası ardından halkın melankolik ruh haline büründüğünü, bunun sağduyulu davranmaya engel olduğunu belirten Doç.Dr. Özben şunları söyledi:
"Toplum başka alanda biriktirdiği sıkıntıları da işin içine katarak günah keçilerinin peşine düşmüş durumda. Ne var ki günah keçileri belirlemek sorunları çözümsüz kılan ve ileride tekrarlanmasına neden bir aldatmacadır. Bu yüzden günah keçilerini değil sorumluları bulmalıyız. Ölüm hastalık gibi doğal yollardan geldiğinde dahi kabullenilmesi zor bir şeydir. Soma’daki maden ocağındaki ölümler doğal yollardan gelmedi. İnsanın insana karşı duyarsızlığının bir sonucu olarak gerçekleşti. Bu bakımdan Soma faciası basitçe bir iş kazası olarak değerlendirilemez. Soma’da yitirdiğimiz işçi kardeşlerimiz ölümün soğuk yüzünü bile kızartacak, ölümün kendisini bile utandıracak kadar masum ve çaresizlerdi. Katlanılmaz bir acı bıraktılar geride. Türkiye bu acıyla baş etmek ve en önemlisi de bu katlanılması zor acının sorumlularını cezalandırmak durumunda. Ortada büyük bir günah var ve bu günah ödenecek. Sosyolojinin büyük ustası Emile Durkheim cezanın öyle ya da böyle karşılık ödetmeye dayalı olduğundan bir öç alma eylemi olduğunda ısrarcıdır. Soma’daki facianını sorumlularına verilecek cezanın da Türkiye’nin öcünün alacağının söyleyebiliriz. Günahın ödeme kavramının temelinde toplumu memnun etme düşüncesi vardır. Soma’daki facia nedeniyle yüreği yanan Türkiye içinde yapılabilecek tek şey onun yüreğine su serpmektir. Ölen canlarımızı geri getirmek mümkün değil artık. Ancak ölüm onları alırken yaşadıkları çaresizlik Türkiye'nin kaderi olmamalıdır. Türkiye'nin öcünün alacak olanlar bellidir ve bu öç ancak sorumluluğu bulunan herkes cezalandırılırsa alınacaktır. Bakan, müşavir, genel müdür, şirket sahipleri ve başka kim varsa bunun günahı ödetilmelidir."
NK(KS/İD) (FOTOĞRAFLI)
