ŞIRNAK'ın Uludere İlçesi Irak sınırında düzenlenen hava operasyonunda ölen 34 kişi için Diyarbakır'a yaptırılan 'Roboski Anıtı' törenle açıldı. 8 füze maketi, ağıt yakan kadın heykeli ve ölen 34 kişinin isimlerinin yazılı olduğu anıtın açılışında ölenlerin yakınları gözyaşları döktü.
Uludere'nin Irak sınırındaki Gülyazı ile Ortasu (Roboski) Köyleri yakınlarında 28 Aralık 2011 gecesi düzenlenen hava operasyonunda ölen 34 köylü için Diyarbakır'ın merkez Kayapınar İlçesi Belediyesi tarafından Rojava (Batı) Parkı içinde yaptırılan 'Roboski Anıtı' törenle açıldı. 8  füze maketi, ölenler için ağıt yakan kadın heykeli ile operasyonda yaşamını yitiren 34 kişinin isimlerinin yer aldığı anıtın açılışına ölenlerin yakınları, BDP Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Gültan Kışanak ile davetliler katıldı. Törende Uludereli aileler ellerinde ölenlerin fotoğraflarıyla gözyaşları döktü.
'HEP KALBİMİZDE YAŞATACAĞIZ'
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanvekilliği'ne 30 Mart seçimlerinde aday gösterilen avukat Fırat Anlı Kürtçe yaptığı konuşmasında, olayın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen Roboskili ailelerin her tarafı gezerek sorumluların bulunması için gözyaşı döktüğünü söyledi. Olayın faillerinin şimdiye kadar bulunmadığını belirten Anlı, Roboski anıtını açarken Diyarbakır semalarında savaş uçaklarının gezdiğini söyledi. Anlı şöyle konuştu:
"Roboskili anneler 2 yıldır çocuklarına ağlıyor. Kürt sorunun çözümü için bir çok şey dile getiriliyor. Ancak Sayın Öcalan sayesinde 1 yıldır devam eden bu süreç bize şunu gösteriyor, her şey bizim elimizdedir. Her şey halkımızın mücadelesinin, emeğinin elindedir. Burada çok özel bir anıt yapılmıştır. Bu semtten her gün binlerce vatandaşımız geçiyor ve her geçtiğinde bu anıtı görüp katliamı hatırlayacak. Biz şehitlerimize söz veriyoruz onları asla unutmayacak ve hep kalbimizde yaşatacağız."
Uludere'den aileler aileler, Gültan Kışanak, Fırat Anlı ve vatandaşlarla birlikte anıtın açılışını yaparken ağıtlar yaktı. Aileler ölen çocuklarının fotoğraflarını ve kendilerinden geri kalan ayakkabı, cüzdan gibi malzemelerini anıtın önüne bıraktı.
KIŞANAK: TUNCEL'E VERİLEN CEZA SİYASETİN ÖNÜNÜ KESMEYE DÖNÜK
BDP Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Gültan Kışanak, törenden sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlarken, HDP Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel'e PKK üyeliğinden verilen 8 yıl 9 aylık hapis cezasını onanmasını eleştirdi. Kışanak, şunları söyledi:
"HDP Eşbaşkanı Tuncel hakkında verilen cezanın Yargıtay tarafından onaylanması siyasi soykırımların devamı niteliğinde bir onamadır. Kesinle bu karar hukuki değil. Kürt sorunun çözme yönünde atılacak adımların önüne geçme yaklaşımıdır, bu açık. Bu konu yaklaşık 4 yıldır bizim yaşadığımız, mağdur olduğumuz bir durumdur. Sayın Başbakan bugün yargı ve polis işbirliğine ve siyasete müdahale edildiğinden bahsediyor. Keşke bunu 4 yıl önce diyebilmiş olsaydı. Keşke belediye başkanlarımız, parti yöneticilerimiz tutuklanırken bunu söyleyebilseydi. Nutuklarla süreci yönetemez. Hem yolsuzluklar konusunda net tutum alıp üzerine gitmeli, hem de demokratik siyaseti engelleyen yasaların ortadan kaldırılması için parlamentoyu çalıştırması lazım.  Yılbaşından hemen sonra parlamento çalışmalarına başlandığında bence öncelikli tek gündemi bu olmalıdır. Yasal düzenlemeler hızlı bir şekilde çıkarılmalıdır."
ERGENEKON VE BALYOZ SANIKLARININ DURUMU
Ergenekon ve Balyoz davalarındaki sanıkların tekrar yargılanmasıyla ilgili girişimleri de değerlendiren Kışanak şöyle dedi:
"Özel yasal düzenlemeler yapmak doğru bir şey değildir. Türkiye'de terörle mücadele denilen yasa her an, her birimizi terörist ilan etmek içindir. Bu yasayı değiştirsinler. Tabii ki darbe girişimleri çok büyük suçlardır. Bunların yargıdan kaçırılmaması lazım, yargıya hesap vermesi lazım. Tabi ki terör suçları insanlık suçudur üzerine gidilmelidir. Ama siyaset yapan, demokratik yollarla düşüncesini söyleyen, hükümetin devletin hoşuna gitmeyen düşünceler etrafında örgütlenme yapan insanları terörist yapamaz yargılayamaz. Bu yasanın toptan değişmesi lazım. Eğer darbe iddiasıyla suçlanan kişiler bu iddia boşa çıkar ve siyasi nedenlerle tutuklandıkları ortaya çıkarsa, tabii ki onların durumu da bu kapsam içine alınabilir."