ANTALYA Devlet Senfoni Orkestrası (ADSO) Şefi Orhan Şallıel, Gezi Parkı eylemlerinde yönetimindeki 2 sanatçıyı ‘Gezi Parkı Filarmoni Orkestrası’na katılmalarına yönelik gammazlamak gibi kötü bir niyeti olmadığını, korumak amacıyla atılmış bir adım olduğunu söyledi.
ADSO Şefi Orhan Şallıel, orkestranın müdür yardımcısı Deniz Türeli ve yönetim kurulu üyesi Semih Kartal'ı Gezi Parkı eylemlerinde ‘Gezi Parkı Filarmoni Orkestrası’na katıldıkları için Orkestra Müdürlüğü’ne şikayet ettiği yönündeki iddiaları yanıtladı.
Bu kültüre çok değer veren Avrupa'da önemli okullarda okumuş, batı müziği kültürü görmüş, aynı zamanda Türk Sanat Müziği kökenli bir aileden geldiğine işaret eden Orhan Şallıel, Türkiye'ye döndüğünden bu yana her kültürün birbirine eşit, politize olmaksızın 7'den 70'e herkesle projeler yaptığına değindi. Çalıştığı kurumlarda da özellikle çalışanlarına ya da orkestra sanatçılara hep birlik olma hissi aşılamaya çalıştığını anlatan Orhan Şallıel, şunları söyledi:
“Herhangi bir zarar görme meselesinde idareci olarak kendi bilgi ve tecrübemle adımlar atarak hem kurumu korumak hem de kişileri korumak adına birçok şey yaptım. Aslında bu olay da bunun gibi bir şeydi. Çünkü Gezi olayları döneminde Türkiye olağanüstü süreçten geçti. Devlet memuru olanlar, baroya kayıtlı avukatlar için bile soruşturma açılacağı, doktorlar için soruşturma açılacağı dedikoduları vardı. Ben de Gezi Filarmoni'de çalan iki arkadaşımızı biliyordum. Dedim ki, 'Bakın böyle böyle soruşturma açılma meselesi olabilir, bu konuda bir şey olursa biz nasıl bir yol izleriz.' 'Bizim onayımız var' dediler. 'Onayınız varsa biz bunu genel müdürlüğe onayı var mıdır yok mudur diye teyit edelim ve onayınız olduğu için biz bu şeyi kapatmış olalım' diye yaptığım bir şeydi. Fakat genel müdürlükten yönetim kuruluna soruşturma açılması istendi. Disiplin amiri de ben olduğumdan soruşturmayı ben açtım. Ama yönetim kurulu karar verecekti. Yani top bize atılmıştı. Ben de zaten soruşturmayı sonuçlandırmadım."
'İFADE VERMEDİLER'
İki sanatçının Gezi Filarmoni'de çaldıkları gerekçesiyle savcılığa ifade verdikleri yönündeki söylemlerin de doğru olmadığını belirten Şallıel, “Arkadaşların 'ifade vermeye gittik' dedikleri şey tamamıyla alakasız, Gezi'yle alakalı bir konu için soruşturmaya gitmediler. Şu an Gezi'yle ilgili herhangi bir işlem hiç yapılmadı, çünkü bizim yönetim kurulunun yetkisinde kaldı bu iş, benim o adımımla" dedi.
GAMMAZLAMAK GİBİ KÖTÜ BİR NİYETİM YOKTU
O arkadaşlara Gezi'yle ilgili soruşturma açma yetkisinin kendilerine verildiğini aktaran Şallıel, "Biz de işlemi sonuçlandırmadık. 3 ay geçti, soruşturmanın zamanı da geçti. Yani benim gammazlamak gibi kötü bir niyetim yoktu. Soruşturma yetkisi verilince zaten sonuçlandırmadık, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü de sonucunu sormadı. Bu iş aslında bitmişti. Tekrar açıldı bakalım neler olacak" diye konuştu.
'HEDEF ALINDIM'
Olayın gündeme gelmesi üzerine twitter gibi sosyal medyada birçok tepki gösterilen Orhan Şallıel, “Sanat kurumlarının kesinlikle politize olmaması gerekiyor. Bir müzik adamı olarak her defasında her kesime eşit davranmamız lazım. Biz çünkü sanatçıyız ve bir de kamu görevi yürütüyoruz. Hep bunun arkasında attığım adımlardır. Hiç kimse bir zarar görmedi bu konuda, inşallah böyle devam eder. Çok hedef alındım, haksız yere hedef alınıyorum. İnşallah bu konuşmamı herkes anlar. Aslında pozitif bir şey, korumak adına yaptığım bir şeydi. Herkes 'şikayet ettin sen diyor' ama ceza verme yetkisi yönetim kurulunda ve işlem yapmadık. Ben niye hedef alındım biraz üzülüyorum" diye konuştu.