MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin dün yaptığı 2019 cumhurbaşkanlığı seçileriyle ilgili flaş açıklamalar çok konuşulmuştu. Seçimlerde aday çıkarmayacaklarını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı koşulsuz destekleyeceklerini açıklayan Bahçeli bugünkü grup konuşmasında MHP'yi eleştirenlere sert cevap verdi. Bahçeli "MHP'nin kapısına tasfiye sürecinde ibaresi asıldığını onursuzca söyleyenler, alaycı ve ayıplı bir ağızla 'patron çıldırdı, kapatıyoruz' sözleri ile irademizi saptıranlar bilsinler ki kendileri ve zihniyetleri çukurların en derinine, uçurumların en derinine çıldıra çıldıra düşmüşlerdir." dedi.

Bahçeli'nin açıklamaları:

BAE DIŞİŞLERİ BAKANI'NA TEPKİ: "ALÇAKLIK VE AHLAKSIZLIKTIR"

Geçtiğimiz aralık ayı içinde BAE Dışişleri Bakanı hepimizi infiale sürükleyen bir paylaşım yapmıştır. Nimetbilmezlerin söz konusu torunu haddini aşarak kahramanlarımıza dil uzatmıştır. Utanmadan, sıkılmadan efendilerine şirin görünmek adına Türk düşmanlığına soyunmuştur. Fahreddin Paşa'yı hırsızlıkla suçlayarak iğrenç bir bühtanda bulunmuştur. En nazik ifade ile alçaklık ve ahlaksızlıktır. Bu sömürge artığının Fahreddin Paşa'ya ve ecdadımıza dil uzatma densizliği nankörlüktür. Bir hırsız varsa, hain aranıyorsa, Osmanlı'ya ihanet eden bir avuç Haçlı kalıntısından başkası olamayacaktır. Hırsız, Türk ve İslam'ın onurunu savunan ecdadımıza pusu kuranların ta kendisidir. Bugünkü torunları hırsız bulmak istiyorlarsa yanını yöresini yoklasınlar. 

Korkaklara kahramanlarımızı ezdirmeyiz. Herkes yerini yurdunu bilmelidir. Türk düşmanlarının gözüne girmek için cambazlık yapanları biliyoruz, ayaklarını denk almaları hususunda da uyarıyoruz.

"2017'DE TERÖR ÖRGÜTLERİ İLE ÜZERİMİZE GELDİLER"

2017'de terör örgütleri ile üzerimize geldiler. Tarihi hesaplarını görmek istediler. Satılık kalemleri, kiralık köşe yazarlarını, yarım aydınları, sahtekar televizyoncuları kullandılar. İftira attılar, itham silahını çektiler. Kah özgürlük ve insan hakları maskesi ile, potansiyel Türk düşmanı vasıfları ile kalemizi çökertmeye kalkıştılar. Başardılar mı? Elbette hayır. 

Türk düşmanlığının federasyon çatısında kaynaşanlar huzursuzdur. Namertlerin yüzü asıktır. Mütemadiyen MHP'yi eleştirip Türklük alerjisinden nemalananlar denetimli kavga, icazetli provokatörlük yöntemleri ile sonuca gitmeyi hedeflediler. FETÖ ile diğer çeteleri yanlarına alarak geldiler direndik. Hain akınlara direnç gösterdik. Devlet yetim değildir. Vatan kimsesiz değildir. MHP tüm heybet, haşmeti ile buradadır, milli birlik ve dayanışmanın yaşaması konusunda yeminlidir. 

"İSTİLA DENEMESİ YAPTILAR"

28 Aralık'ta İran'da başlayan olaylar dikkatleri bu ülkeye çevirmiştir. Ekonomik sorun ve şikayetlerle başlayan protestolar birden bire rejim eleştirilerine kıvrılmıştır. ABD ve İsrail açıktan bazı bölge ülkeleri de kapalı devre toplumsal infiali desteklemiştir. İran'da her ne yaşandı ve yaşanıyorsa öncelikle bu ülkenin iç sorunudur. Türkiye'ye düşen İran'ın toprak bütünlüğünü tartışmasız desteklemesidir. Demokratik iyi niyetli beklentilere şüphesiz kulak verilmelidir. Ancak İran'ı karıştırmak isteyen eller, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'yu kana bulayan Arap Baharı'nın devamını kurgulamışlardır. Dönem dönem Türkiye'yi de yoklayan zalimler, Gezi Parkı'ndan Kobani olaylarına, hendek teşebbüsünden 15 Temmuz'a kadar son 5 yıldır her türlü ihaneti denemişlerdir. Adalet yürüyüşleri de boşuna icra edilmemiştir. Enjekte edilen zehir Irak ve Suriye'de tuttu ancak Türk milleti kahramanca bir mücadele göstererek her oyunu bozdu. İstila denemesi yaptılar.

ABD'DEKİ HAKAN ATİLA DAVASI

Arap Baharı aşama aşama Anadolu'ya gelecek Türk milletini yıkacaktı. Bunu başaramayan Türkiye düşmanları bu kez de ABD'de siyasi bir mahkeme kurarak İranlı şarlatanı tanık mertebesine çıkartarak şanslarını denemek istediler. Önyargılı jüri geçen hafta kararını açıkladı, son söz güdümlü hakime kaldı. ABD kumpası Türkiye'ye sökmez. Mahkemenin hükmü bu aziz millete geçmez, geçmeyecektir. Karşımızda Türkiye'nin siyasi, ekonomik cendereye alınmak istenmesi görünmektedir. Alayınız gelseniz de bir milim geri adım atan sizler gibi, sizlerin maşarı gibi namert kere namert olsun. 

"PARTİMİZ 2019'DA CUMHURBAŞKANI ADAYI ÇIKARMAYACAK"

2017'nin en mühim gelişmesi hükümeti sisteminde yapılan değişikliktir. Türk milleti Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni onaylamıştır. 2018 yılı yeni sisteminin istikrarlı bir şekilde gelişmesi için önemli bir dönemeçtir. AK Parti ve MHP Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemi'nin hazırlığından oylanmasına kadar başarılı bir süreci işletmiştir. 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ortaya çıkardığı yeni şartları kavramış, beka üzerinden siyasetimizi yeni baştan anlamlandırmış, 11 Ekim 2016'daki grup toplantımızda da görüşlerimizi açıklamıştım. Bu destek ve katkımız 2019'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinde de mutlaka devam edecektir. 2019'dan sonraki 5 yıl boyunca da yeni sistemin kalıcı hale gelmesi için süreç birliğinin, ahlaki ittifakın gereğini gönül huzuru ile yapacağız. Bu şartlar altında dün de belirttiğim üzere partimiz 2019'da Cumhurbaşkanı adayı çıkarmayacaktır.

"HZ. NUH'UN CEP TELEFONU KULLANMASI KADAR HAYAL MAHSULÜDÜR"

2018'deki yasal düzenlemelerin süratle hayata geçirilmesi ise bir başka gündem maddesidir. Biz Türk'üz doğruyuz, verdiğimiz sözü sonuna kadar tutarız. Hükümet sisteminde geriye dönüş yoktur. Çalıyı tepesinden sürümek ahmaklıktır. Hz. Nuh'un cep telefonu kullanması kadar hayal mahsulüdür. Yaptıkları baraj tutmaz, söyledikleri sözü kimse yutmaz. 

CHP'Lİ ÖZEL'İN 'PATRON ÇILDIRDI' ELEŞTİRİSİNE YANIT

CHP'yi yanına aldığı İP, HDP, EMEP, FETÖ ve PKK ile diğer yedekleri de hiç kafaya takmayız. Bir millet ne diyor ona bakarız. MHP'nin kapısına tasfiye sürecinde ibaresi asıldığını onursuzca söyleyenler, patron çıldırdı, kapatıyoruz sözlerini ile irademizi saptıranlar uçurumların en derinine çıldıra çıldıra düşmüşlerdir. 

"YENİ SİSTEM ÜZERİNDE AMELİYAT YAPMAK NE GÜL NE KILIÇDAROĞLU'NUN HARCIDIR"

Yeni hükümet sistemi üzerinde ameliyat yapmak uyarıyorum ki birbirinin kayığına binip sefere çıkanların haddi değildir. 696 sayılı KHK'nın 121. maddesini muğlak bularak muradını deşifre eden ne sayın Gül'ün harcı ne de Gandiliğe özenen Kandil'e tutunan sayın Kılıçdaroğlu'nun harcıdır. Yeni sistem sadece ve sadece Türk milletinin harcıdır.