Gayrimenkul sektöründe yaşanan başıboşluk sebebiyle kötü niyetli emlakçılar vatandaşa çok ciddi mağduriyetler yaşatmaya devam ediyor. Aklındaki gayrimenkulü kiralamak veya satın almak için girişimde bulunan vatandaşın ilk uğrak yeri olan emlak portallarında binlerce asılsız veya zamanı dolmuş ilan cirit atıyor. Bu ilanlara aldanarak emlakçıların telefonlarını aşındıran vatandaş ise aradığı gayrimenkule ulaşmak için günlerce telefon başında adeta nöbet tutuyor.

Asılsız ve zamanı geçmiş ilanlar ile vatandaşı kendine çekerek portföyündeki yerleri tek tek gezdirip vatandaşın zamanını çalan kimi emlakçıların mağduriyeti bununla da bitmiyor. Nasıl bir yer göreceğini bilmeden yola çıkan arayış içindeki vatandaşa emlakçılar tarafından ayaküstü bilgi verilmeden yangından mal kaçırır gibi imzalatılan yer gösterme formları icraya kadar giden uzun davaların açılmasına zemin hazırlıyor.
Bu tür mağduriyetlere örnek teşkil edecek bir olay daha geçtiğimiz aylarda İstanbul Kartal'da yaşandı. Ev satın almak için arayışa giren Özgür Türedi adlı vatandaş gittiği emlakçı tarafından kendisine ayaküstü imzalatılan yer gösterme formunun kurbanı oldu.

Bundan 1 yıl önce Kartal'da faaliyet gösteren Bulvar Emlak adlı emlak ofisine giderek satılık daire aradığını söyleyen Türedi'ye formalite adı altında yer gösterme formu imzalatan ofis yetkilisi bir kaç daire gezdirdikten sonra gidilen 3. dairede Türedi'nin bu daireyi kendisinin sahibinden daha önceden gördüğünü ve gezmek istemediğini beyan etmesi üzerine gerçekleştirdiği mini geziyi herhangi bir satış yapmadan sonlandırdı.

İKİ ŞOK BİRDEN YAŞADI!
Daha önceden oturup fiyatını dahi konuştuğu söz konusu daireyi satın almaya karar veren Özgür Türedi ise, tapuda imzası dahi kurumadan kendisine gelen telefonla adeta şoke oldu.
Telefonda elinde imzalı kâğıt olduğunu belirterek kendisine bir komisyon bedeli çıkarttığını söyleyen ofis yetkilisine, hak edilmeyen bir bedeli asla ödemeyeceğini söyleyen Türedi, bu seferde kendisine gönderilen icra tebliğatı ile ikinci defa şok yaşadı.

10 BİN TL'LİK FATURA ÇIKARTILDI
Kıt kanaat yaptığı birikimlerle gerçekleştirdiği ev hayalinin adeta kâbusa dönüştüğünü söyleyen Türedi, yaşadıklarına şu sözlerle sitem etti:
''Bana formalite adı altında soyadımın dahi yanlış yazıldığı bir yer gösterme formu imzalatıldıktan sonra  2 daire gösterildi ve ben bu daireleri beğenmediğimi belirtmem üzere şu an satın almış ve oturmakta olduğum daire gösterilmek istendi. Bende zaten bu dairenin müteahhidinin kayınpederim tarafından tanındığını daireyi bildiğimi ve  fiyatının dahi önceden konuşulduğunu bildirerek daireye girmedim. Daha sonra zaten takipte olduğum bu daireyi müteahhit ile anlaşarak satın aldım. Daha imzam Kartal tapu dairesinde kurumadan, beni arayıp para istenmeye başladılar. Ben ise hiç bir emlakçılık yükümlülüğünü yerine getirmediği için, kredi çekim işlemleri, müteahhit ile pazarlığım, ekspertiz işlemlerim ve tapu işlemlerimi kendim hallettiğim için hiçbir bedel ödemek istemediğimi bildirdim. Ancak bunun üzerine şahsıma yönelik icra takibi başlattılar. Bende buna itiraz ettim ve mahkemelik olduk. Hiçbir hak, emek ve mesai harcamadan daireyi kaça aldığımı dahi bilmeden benden 5 bin 100 TL emlak komisyonu ile mahkeme ve avukatlık masrafları istiyorlar. Bu da 10 bin TL'ye yakın bir rakama tekabül ediyor. Tam anlamıyla şaşkınlık içindeyim...''

Özgür Türedi'nin elinde mülkü doğrudan müteahhitten aldığına yönelik bir belgede bulunuyor....



Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz Tüketiciler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Hatice Saadet Kalyoncu vatandaşa bu tarz mağduriyetlerle ilgili çok çarpıcı bilgilendirmelerde bulundu.

SÖZLEŞME HER KOŞULDA GEÇERLİ SAYILMAZ
Sözleşmede yazılanların çok önemli olmadığını ifade eden Kalyoncu, Tüketici Kanunu'nda ''Haksız şart'' diye bir bölümün olduğunu o yüzden sözleşmeyi hazırlayan kişinin maktu bir sözleşmeyi tüketicinin eline verip altına bir imza attırmasının tüketicinin söz konusu sözleşmeyi her koşulda kabul edeceği anlamına gelmeyeceğini söyledi.

''HAKSIZ ŞART'' SÖZLEŞMEYİ DÜŞÜRÜR
Kalyoncu bu ifadelerine şu sözlerle açıklık getirdi;
''O maddeler önceden hazırlanmış maddelerdir. Tüketici söz konusu maddelerle ilgili 'benimle konuşulmadı bunun müzakeresini yapamadık, bir birimizle istişare edemedik bu sözleşme önüme konulup bana dayatıldı' diyebilir. Öte taraftan sözleşmede tüketici için sıkıntılı bir madde varsa haksız şart kapsamında zaten sözleşmenin geçerliliği ortadan kalkar. Tüketici hiçbir şekilde almadığı bir hizmet karşılığında belli bir ücret ödemeye mahkûm edilemez. Zaten yapılan sözleşmeler her iki tarafında haklarını koruması gerekir aksi takdirde tek tarafın haklarını koruyan sözleşmeler tümden geçersiz sayılır ve otomatikman düşer. Bu duruma maruz kalan tüm tüketicilerin içi rahat olsun.''

EMLAKÇILAR ODASI BAŞKANI'NDAN VATANDAŞA UYARI!
Sektörde kayıt dışı çalışan çok sayıda emlakçı olduğunu ve bu konudan ötürü ciddi anlamda mustarip olduklarını ifade eden İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizamettin Aşa ise vatandaşa her önüne gelen emlakçıya inanıp sözleşme yapılmaması konusunda uyarıda bulundu.

''FATURA BİZE ÇIKARTILIYOR''
Piyasada odaya kayıtlı olmayan ayakçı diye tabir edilen emlakçıların oluşturduğu mağduriyetlerin faturasının kendilerine çıkartıldığını dile getiren Aşa, bu konuda sıkıntılı olduklarını belirterek,

'' Bu işin altında tüketicinin bilinçsizliği yatıyor. Vatandaşa, "'Emlak alım satımı çok önemli bir şey. Hayatınızda bir defa yapılacak şey. Herkese güvenerek kaparo vermeyin, sözleşme yapmayın. Sorun sorgulayın, okuyun araştırın. Sözleşmenin bir kopyasını mutlaka alın. Emlakçının odaya kayıtlı olup olmadığını öğrenin'' diye söylemekten dilimizde tüy bitti ama nedense vatandaşa her ne oluyorsa bu konuda adeta basireti bağlanıyor ve sokaktaki ayakçıya 10 bin-20 bin TL kaparo veriyor, okumadan bir takım evraklara imza atıyor  ve ondan sonrada 'eyvah yandım ben'  diyor. O yüzden vatandaşlarımız dikkatli olsun bu tarz emlakçılık kisvesi altında dolandırıcılık yapan insanlara kanmasınlar.'' dedi.