Suat SÖĞÜT/FİNİKE (Antalya), () - FİNİKE Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, sebze ve meyve ihracı yapılan Ortadoğu ve Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan gerginlik nedeniyle ürünlerin dalında kaldığını, sebze fiyatlarının geçen yılın da gerisine düştüğünü söyledi. Sarıçobanoğlu, "Maliyetler nedeniyle komada olan üreticiler, artık yaşam destek ünitesine bağlı yaşıyor" dedi.
Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçobanoğlu, meyve ve sebze üreticilerinin son yıllarda artan girdi fiyatları ve pazar sorunu nedeniyle kriz yaşadığını kaydetti. Tadı ve aromasıyla dünyaca ünlü Finike portakalının bu yıl fiyatıyla hayal kırıklığı yaşattığını belirten Çobanoğlu, üreticinin kredilerini ödeyemez hale geldiğini, can çekiştiğini savundu. Çobanoğlu, hem portakal hem de sebze üreticisinin son birkaç yıldır zorlanarak ayakta durmaya alıştığını, gelinen noktada üreticinin komaya girdiğini, cihaza bağlandığını vurguladı.
'25 KURUŞA PORTAKAL MI OLUR'
Sebze ve meyve fiyatlarında sürekli düşüş yaşanmasına rağmen girdi fiyatlarında artış yaşandığına değinen Sarıçobanoğlu, şunları kaydetti:
"Bu sezon hem sebze hem de portakal üreticisi zor durumda. Üretici hallerinde domates tabela fiyatı 1 lira görünse de satışı 60 kuruş. Biber 40-50 kuruş arasında değişiyor. Patlıcan 50 kuruş. Üretici 2 ton patlıcan karşılığında ancak 1000 lira alıyor. Bütün sebzelerin fiyatı düşük. Bu fiyatlar maliyeti dahi kurtarmıyor. Son 3- 4 yıldır çiftçinin durumu kötüydü ama iyi kötü kendini kurtarmaya çalışıyordu. Komada olan üreticiler artık yaşam destek ünitesine bağlı yaşıyor. Bu kadar can çekişme yeter. Üretici ağlıyor. Bahçesine emek vermiş, harcama yapmış, bankaya kredi borcu var. Üretici 25 kuruşa portakalı satamıyor. 25 kuruşa portakal mı olur."
BU ŞARTLARDA ÇİFTÇİ AYAKTA DURAMAZ
Geçen yıl bu dönemde portakalın 1 liradan satıldığını anımsatan Sarıçobanoğlu, bu yıl fiyatının 25 kuruşa düştüğünü aktardı. Geçen yıl yine 1 lira 30 kuruş civarında satılan domatesin 60 kuruşa, patlıcanın 1 lira 10 kuruştan 520 kuruşa, gerilediğini vurgulayan Halil Sarıçobanoğlu, "Üretici hiç değilse ürün maliyetini karşılayabilseydi bu kadar zorlanmazdı. Bütün girdiler yükseliyor. İlaç pahalı, gübre pahalı, mazot pahalı ama sebze ve portakal sürekli aşağı iniyor. Bu şartlarda çiftçi ayakta duramaz, ekip biçemez. Bankaların çiftçi kredilerini faizsiz 1-2 yıl ertelemesini istiyoruz. 1000 ton mal üreten bir üretici olarak kredilerimi ödeyemiyorum. Diğer üreticilerin durumu daha da kötü" diye konuştu.
PORTAKALIN YÜZDE 10'U DALINDA KALDI
Finike'nin marka portakalının yüzde 10'unun dalında kaldığından şikayetçi olan Sarıçobanoğlu, başlıca alıcılar olan İran, Irak, Suriye, Rusya ve Ukrayna'daki kargaşa ortamının ihracatı olumsuz etkilediğini kaydetti. Bu yıl 150 bin ton portakal üretimi yapıldığına işaret eden Sarıçobanoğlu, ihracat yapılamadığı gibi iç piyasada da talep olmadığını anlattı. Üreticinin 25 kuruşa satmaya çalıştığı portakalın marketlerde 1 lira 90 kuruştan satıldığını savunan Sarıçobanoğlu, "Aradaki uçuruma anlam veremiyoruz. Market fiyatının yüksek olması da iç piyasa talebini düşürüyor" dedi.
WASHINGTON PORTAKALIN BUZHANE ÖMRÜ YOK
Washington türü portakalın henüz dalında tüketilmediği için Valensiya portakal hasadının da yapılmadığını anımsatan Sarıçobanoğlu, paketleme tesislerinin de ellerindeki portakalı bitirmeye çalıştıklarını kaydetti. Sarıçobanoğlu, "Washington portakalın buzhane ömrü yok dolayısıyla daha iyi para edebileceği dönem için saklanamıyor. Valensiya türünün rekoltesi zaten çok düşük. Yaklaşık bir hafta sonra hasadına başlanır. Ancak fiyatı üreticiyi memnun edecek seviyede değil" diye konuştu.

SS(SU/BT) (FOTOĞRAFLI)