Bülent DİKTEPE-Özkan TOKMAKOĞLU/KASTAMONU, ()- TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre nisan ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.5 artışla 13 milyar 153 milyon dolar oldu. İlk 4 aylık toplam ihracat ise yüzde 9.5 artışla 53 milyar 428 milyon dolar olarak gerçekleşti.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, nisan ayı ihracat rakamlarını Kastamonu'da açıkladı. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin de katıldığı Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası'ndaki toplantıda, dengeli, sürdürülebilir büyümenin yolunun ihracattan geçtiğini vurgulayan Büyükekşi'nin açıkladığı rakamlara göre son 12 aylık toplam ihracat da yüzde 1.6 artışla 155 milyar 765 milyon dolara yükseldi.
EN FAZLA İHRACAT OTOMOTİVDE
Nisan ayında en fazla ihracatı, 2 milyar 97 milyon dolar ile otomotiv sektörü yaparken, hazır-giyim ve konfeksiyon sektörü 1 milyar 549 milyon dolar ihracat ile ikinci sırada, kimyevi maddeler sektörü ise 1 milyar 481 milyon dolar ile üçüncü sırada yer aldı.
Nisan ayında en fazla ihracat artışını yüzde 161 ile gemi-yat sektörü, yüzde 32 ile su ürünleri ve hayvansal mamüller sektörü ve yüzde 27 ile süs bitkileri sektörü yakaladı.
Nisan ayında Malta'ya ihracat yüzde 625, Ekvator'a yüzde 240, Vietnam'a yüzde 200, Dominik Cumhuriyeti'ne yüzde 186, Kolombiya'ya yüzde 185 ve Gabon'a yüzde 177 artış gösterdi.
Nisan ayında AB'ye ihracat yüzde 22 artarak 5 milyar 884 milyon dolara yükseldi. Orta Doğu ülkelerine ihracat yüzde 17 artarak 2 milyar 574 milyon dolar oldu. En fazla ihracat yapan ilk 10 il arasında ihracatını en fazla artıran il yüzde 100 artışla Sakarya oldu.
FAİZ ARTIRIMININ 2015'E ERTELENEBİLECEĞİ BEKLENTİSİ
TİM Başkanı Büyükekşi, konuşmasında ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Küresel ekonominin kademeli olarak canlandığını ifade eden Büyükekşi, IMF'nin en son tahminlerine göre dünya genelinde büyümenin yüzde 3,6 olacağını kaydetti. Hızlı büyüyen Avrupa'nın Türkiye için her zaman avantaj olduğunu vurgulayan Büyükekşi, FED'in faizlerle ilgili aldığı kararla ekim ayında beklenen faiz artırımının 2015'e ertelenebileceği beklentisinin oluştuğunu ifade etti.
2014 TÜRKİYE İÇİN FIRSAT YILI
Dünya Ticaret Örgütü'nün 14 Nisan'da açıkladığı revizelere de dikkat çeken Büyükekşi, "Dünya ticaretinin 2014 yılı için artış beklentisi yüzde 4,5'ten yüzde 4,7'ye çıkartıldı. 2015 ise yüzde 5,3 olarak revize edildi. Dolayısıyla dünyadan gelen haberler, 2014'ün Türkiye için fırsat yılı olabileceğini gösteriyor" dedi.
ABD ile AB arasında devam eden Serbest Ticaret Anlaşması (STA) müzakerelerinin Türkiye açısından önemine değinen Büyükekşi, Gümrük Birliği üyesi olan Türkiye'nin bu anlaşmalara dahil edilmemesinin haksızlık olduğunu, bunu her platformda dile getirdiklerini hatırlattı. Büyükekşi, "Şimdi ABD ve AB, yeni nesil STA imzalama aşamasına geldi. Türkiye muhakkak ABD ile STA imzalamalı. Aksi durumda Türkiye bu durumdan zarar görecek" diye konuştu.
TÜRKİYE İRAN'LA YAKIN OLMAK ZORUNDA
Enerji ile ilgili de değerlendirmede bulunan Büyükekşi, Avrupa'nın Rusya'ya karşı geliştirdiği politikaların doğalgaz fiyatları üzerinde etkisi olduğunu ifade etti. Büyükekşi, şöyle konuştu:
"Avrupalıların, hem Suriye hem de Ukrayna konusunda Rusya'ya karşı güçlü bir politika geliştirmesi zor gözüküyor. Türkiye ise petrolün büyük kısmını İran'dan aldığı için İran’la yakın olmak zorunda. Rusya'ya karşı durması da zor. Doğalgazın önemli kısmı oradan geliyor. Azerbaycan ile yeniden yakınlaşmayı da bu açıdan iyi değerlendirmek gerekiyor. Çünkü Azerbaycan'ın Güney Gaz Koridoru projesi bizim için büyük önem taşıyor. Söz konusu projede kilit rol Türkiye'ye ait."
RİSK GÖRÜNÜMÜ AZALDI
Seçimlerin ardından, Türkiye'nin risk görünümünün azaldığını belirten Büyükekşi, ocak ve şubat aylarında sanayi üretim rakamlarının arttığını söyledi. Kapasite kullanım oranındaki hızlanmanın da olumlu gelişmelerin öncüsü olduğunu vurgulayan Büyükekşi, şöyle dedi:
"Döviz kurları ve faizlerin gevşemesi, siyasetin gölgesinin ekonominin üzerinden kalktığının göstergesi. İstihdamda güçlü artış devam ediyor. Ocak ayında işsizlik oranı yıllık 0,5 puan düşüşle yüzde 10,1 oldu. Ekonomideki bu olumlu gelişmelerle birlikte faizlerin daha da gerilemesi bizim en büyük temennimiz. Bu noktada Merkez Bankası'nın gerekli aksiyonları optimum zamanlama ile alacağına inanıyoruz. Seçim sonrası belli bir güven ve istikrar ortamı oluştu, özel sektör yatırımlarının artmaya devam etmesi, sanayinin rekabetçiliğinin etkilenmemesi için Merkez Bankası'nın kademeli olarak, bir plan dahilinde faiz indirimini düşürmesini anlamlı buluyoruz."

BD,ÖT(EE/AAA) (FOTOĞRAFLI)