MERKEZ  Bankası (MB) Başkanı Erdem Başçı,  "Yıl sonunda yüzde 6,8'lik bir enflasyon gerçekleştiği zaman 'biz hedefe ulaştık' diyemeyiz. O yüzden daha fazla gayret göstermemiz gerekiyor ve fiyat istikrarı odaklı bir şekilde politikalarımızı gerçekleştirmemiz gerekiyor" dedi. Başçı,  "Bundan sonra gıda fiyatlarında gerçekleşme yüzde 11'lerde idi toplam gıdanın tamamında. Biz onun yıl sonunda yüzde 7 civarında olacağını tahmin ediyoruz. Yıl sonunda gıda enflasyonunun yıllık yüzde 7'ye düşeceğini tahmin ediyoruz. Onun sayesinde de enflasyonun yüzde 6,8'e düşeceğini tahmin ediyoruz" diye konuştu. İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından Ceylan İntercontinantel Otel'de düzenlenen 'Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı' programına Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Ertuğrul Bahçıvan ile çeşitli meslek odalarının temsilcileri katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Başçı, Merkez Bankası'nın şu anda fiyat istikrarına odaklı şekilde çalıştıklarını belirtti. Türkiye'de enflasyonu daha düşük seviyelere indirmenin ve yüzde 5 olan hedef ile uygun hale getirmenin Merkez Bankası'nın bir numaralı hedefi olduğunu dile getiren Başçı, 2014 yılı boyunca da bunun böyle devam edeceğini kaydetti. Enflasyon ile mücadelenin maraton koşusuna benzediğini ifade eden Başçı,"Pes etmeyecek, belli bir tempo tutturacak, aşırı hızda gitmeyeceksiniz. Türkiye 35 yıl boyunca çift haneli enflasyon ile yaşadı ve çok büyük zarar gördü. Faiz oranları serbest bırakıldığında sanayicilerimiz yüzde 25'ler seviyesinde reel faize muhatap oluyordu. Bunun Türkiye'nin büyüme potansiyelinin üzerinde çok ciddi bir engeldi. Bu engel ortadan kalktığında kişi başı büyüme hızı bir puan yükseldi ve Türkiye ilk defa gelişmiş ülkeleri yakalama yolunda adım attı. Bu mesafeye bakıldığında 2001 yılında Merkez Bankası Kanunu'nda değişiklik yapıldı ve ondan sonra mali disiplin yıllarca arka arkaya uygulanmak suretiyle ciddi bir enflasyon düşmesine imkan sağladı" diye konuştu.
"ENFLASYONUN TEK HANELİ SEVİYELERE GELMESİ YETERLİ DEĞİL"
Konuşmasında enflasyonun tek haneli seviyelere gelmesinin yeterli olmadığının altını çizen Başçı şöyle devam etti: "Artık yüzde 5 civarında enflasyonu hedefler hale geldik. 2018 yılına dair bir Kalkınma Planı yayınlandı. 2018 yılı için yüzde 4,5'lik bir enflasyon hedefi bulunuyor. Enflasyonu düşürme maratonumuz henüz tamamlanmadı. Merkez Bankası enflasyon görünümü orta vadeli hedeflerle uyumlu olana kadar para politikasındaki temkinli duruşunu koruyacaktır. Yurt içi nihai talep ve ihracat ılımlı büyüme eğilimlerini korumaktadır. Altın ticareti hariç tutulduğunda cari işlemler açığındaki kademeli iyileşme eğiliminin 2014 yılında da süreceği tahmin edilmektedir. Merkez Bankası fiyat istikrarını etkileyen gelişmeleri yakından takip ederek gereken tedbirleri almaya devam edecektir."
Küresel düzeyde enflasyona bakıldığında gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında farklılık bulunduğunu aktaran Başçı, gelişmiş ülkelerin yüzde 2 civarında enflasyon hedeflerken, gelişmekte olan ülkelerin yüzde 5 civarında bir enflasyonu fiilen gerçekleştirdiğini söyledi.
"YÜZDE 5 ENFLASYON HEDEFİ GAYET MAKUL"
Başçı, bu farkın arkasındaki nedenlerden bir tanesinin enflasyonun ölçümünden kaynaklandığını belirtirken ikinci farkın gelişmekte olan ülkelerin kalkınma sürecinde oldukları için dış ticarete açık olmayan ürünlerde enflasyonun diğer ürünlere göre biraz daha yüksek olması olarak ifade etti.
Türkiye'deki yüzde 5 enflasyon hedefinin gayet makul olduğunu söyleyen Başçı, "Türkiye'nin bu hedefe mutlaka yaklaşması gerekiyor. Uzun vadeli TL borçlanma imkânı yeni ortaya çıkmaya başladı. Uzun vadeli tahvil piyasası çok yeni, bankacılığımız öncülük yaptı. Hazine'nin borçlanma ihtiyacı azaldıkça bu piyasa daha da gelişecek. 10 yıl vadeli proje finansmanı için TL borçlanma imkânı olursa o zaman Türkiye'nin çehresi değişecek" ifadelerini kullandı.
"DÖVİZ KURLARI GEÇİCİ BİR SÜRE İÇİN ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞE ARA VERECEK"
Erdem Başçı, gelişmiş ülkelerde enflasyon rakamlarının hedeflenenin altında olduğunun altını çizerek, Türkiye'de ise altında yıl sonunda gıda enflasyonunun yıllık yüzde 7'ye düşeceğini tahmin ettiklerini dile getirdi. Başçı, "Türkiye, 2003 yılında enflasyonda tek haneli rakamlara geldi. Ancak halen ortalama yüzde 5 seviyelerini görmedi. Beklentiler ise yıl sonunda yüzde 7,4, gelecek yıl ise yüzde 6,6 olması yönünde. Döviz kurlarının geçici bir süre için enflasyondaki düşüşe ara verdiğini söyleyebiliriz ve bu düşüş devam edecek ve devam etti" dedi.
PARA POLİTİKASININ ESNEK AMA ÖNGÖRÜLEBİLİR OLMASININ İYİ OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"
Enflasyon konusuyla ilgili epey bir soru işaretinin oluştuğunu belirten Başçı, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hesap kitap yapanlar diyorlar ki; 'yılbaşından bu yana toplam kümülatif enflasyona bakıyoruz yüzde 6,9, bundan sonra 2 ay kaldı. Bu 2 ay zarfında ortalama yüzde 0 enflasyon olsa, yüzde 6,9 ile bitiririz. Merkez yüzde 6,8'lik bir orta tahmin, bir de tahmin aralığı verdi.' Bu sorgulanıyor. Bence acele etmeyin. Kasım ve aralık aylarındaki gelişmeleri izleyelim. Bizim burada işlenmemiş gıda fiyatları ile ilgili gözlediğimiz bir husus var. Orada zaman zaman uzun vadeli enflasyondan çok ciddi bir şekilde yukarı sapma var, ama hemen arkasında düzeltmeler gelebiliyor. Çok aşırı oynaklık sistemi olduğu için işlenmemiş gıdada hiç kimsenin beklemediği derecede kuvvetli bir aşağı yönlü süpriz gelebilir, düzeltme gelmesi söz konusu olabilir. Kasım ayında kurul toplantısında bunları değerlendireceğiz. Bu, gerçekten olma ihtimali olan bir senaryo. Biraz bekleyip görmek gerekir, enflasyondaki düşüş devam edebilir. Ama biz yine de yüzde 5'in üzerinde olduğu için bununla yetinmeyiz. Yıl sonunda yüzde 6,8'lik bir enflasyon gerçekleştiği zaman 'biz hedefe ulaştık' diyemeyiz. O yüzden daha fazla gayret göstermemiz gerekiyor ve fiyat istikrarı odaklı bir şekilde politikalarımızı gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bundan sonra gıda fiyatlarında gerçekleşme yüzde 11'lerde idi toplam gıdanın tamamında. Biz onun yıl sonunda yüzde 7 civarında olacağını tahmin ediyoruz. Yıl sonunda gıda enflasyonunun yıllık yüzde 7'ye düşeceğini tahmin ediyoruz. Onun sayesinde de enflasyonun yüzde 6,8'e düşeceğini tahmin ediyoruz."
Başçı, para politikasının esnek ama öngörülebilir olmasının iyi olacağını düşündüklerini, kısa vadeli faiz oranları ne kadar öngörülebilir olursa oradaki faiz oranlarının oynaklığının azaldığını ve ikinci piyasada daha rahat çalıştığını sözlerine ekledi. 
BAHÇIVAN: "TÜRKIYE’DE GEÇEN ON YIL, EKONOMIK AÇIDAN ÖNEMLI BIR RESTORASYON DÖNEMIYDI"
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan ise konuşmasında "küresel ekonomide geride kalan beş yılda tehlikeli bir kargaşa ve belirsizlik sürecinden geçildiğini belirterek, bu süreçte en az etkilenen ülkelerden birisinin Türkiye olduğunu söyledi. Türkiye'nin bu güne kadar herkesi şaşırtan bir kriz yönetimi ve ekonomi başarı sergilediğini ifade eden Bahçıvan, "Türkiye’de geçen on yıl, ekonomik açıdan önemli bir restorasyon dönemiydi. On yıl önce çok ciddi kriz yaşamış olan ülkemiz, şimdi on yıl sonrasını planlayan bir konumdadır. Bunun kıymetini çok iyi bilmeliyiz" dedi.
"İSTİKRAR HER ŞEYİN ÖNÜNDE GELMEKTEDİR"
Sanayiciler olarak, Cumhuriyetin 100’ncü yılı olan 2023 yılına odaklı hedef planı doğrultusu’nda geleceğe yol aldıklarını ifade eden Bahçıvan, şöyle konuştu:  "Bunun için elimizden gelen her türlü çabayı gösteriyoruz, göstermeye de devam edeceğiz. Ancak, mevcut sanayi yapımız, özel sektörün omuzlarındaki borç yükü ve taşıdığı risk ile temposu düşen büyüme hızıyla zorlanacağımız bir gerçek. Duruma bu açıdan bakıldığında finansal istikrar her şeyin önünde gelmektedir. 2013-2015 arası dönem ülkemiz açısından çok hassas bir dönem. Küresel ekonomi kabuk değiştirirken Türkiye’nin gündeminde ise seçimler olacak. Bu süreçte ekonomik kazanımların kaybedilmemesi, dengelerin korunması çok önemli. Daha önceki seçim dönemlerinde yapılmadığı gibi bi seçim döneminde de popülist politikalara ve vaatlere yer verilmemelidir. Altını çizerek özenle şunu ifade etmek istiyorum. Uluslararası piyasalarda ‘ülke risk’ algısını negatif etkileyecek her türlü girişim ve çabadan kaçınılması gerekiyor."