ANTALYA'daki ultra lüks yat yapım merkezi Antalya Serbest Bölge A.Ş.'de (ASBAŞ), 2000-2013 yılları arasında 517 milyon dolar değerinde, 243 yat imal edildi. Uluslararası platformda tanınmış kişiler için ultra lüks yatların da üretildiği ASBAŞ'ta, bu yatlara yıl içinde 40 tane daha eklenecek.
Antalya'nın yat yapım merkezi Antalya Serbest Bölge A.Ş.'de, 46'sı üretici olmak üzere toplam 64 yat firması faaliyet gösteriyor. ASBAŞ'ta 2000 yılında faaliyete geçen sektör, kısa sürede dünyanın dört bir yanındaki zenginlere özel tasarım yatların üretimiyle de öne çıktı. 2000-2013 yılları arasında toplam 243 yat imal edilen ve bu yatlardan 517 milyon dolar gelir elde eden ASBAŞ'ta, bu yatların toplam uzunluğunun 4 bin 336, ortalama uzunluğun ise 17.84 metre olduğu belirtildi.
2013 GELİRİ 90 MİLYON DOLAR
ASBAŞ Genel Müdürü Zeki Gürses, 2012'de 358 metre toplam uzunlukta 12 yat satışı yapılırken, 2013'de bu rakamın 518 metre toplam uzunluğa sahip 28 yata yükseldiğini söyledi. Ortalama uzunluğun 18.5 metre olduğunu belirten Zeki Gürses, 21'i 0-23 metre arası, 5'i 24-39 metre arası ve 2'si 40 metre üzeri olan 28 yat satışından 90 milyon dolar gelir elde edildiğini söyledi. Gürses, bu yatların 10'unun İçişleri Bakanlığı için sahil güvenlik botu olarak imal edildiğini dile getirdi.
KESİNLEŞMİŞ 93 PROJE
Zeki Gürses, 40 metre ve üzeri yatlar için siparişlerin arttığını, 2014 yılında 40 yatın teslim edilmesinin planlandığını kaydetti. Bunların 30'unun 0-23 metre, 6'sının 24-39 metre, 4'ünün de 40 metre üzerinde yatlardan oluştuğunu anlatan ASBAŞ Genel Müdürü Gürses, "Şu an bölgemizde kesinleşmiş ultra lüks yat proje sayısı 93 adet. Bu 93 yat projesinin teslimatları 2014, 2015 ve 2016 yıllarında yapılacak. Kesinleşmiş projelerin toplam uzunluğu da 2 bin 146 metre" diye konuştu.
YER SIKINTISI
Antalya'da hızla yükselen yat yapım sektörünün en büyük sorunu liman sıkıntısı. Halen 80 metre liman alanını kullanabilen yat üreticileri, buradaki balıkçı barınağının taşınmasıyla 150 metre daha alana kavuşacak. Böylece 40 metre üzeri yat siparişlerinin artması ve bakım-onarım hizmetleri açısından yaşanan sorunların ortadan kalkması öngörülüyor.