IŞİD'in Musul'u ele geçirmesinin ardından Telafer'den kaçan Türkmenlerin, Irak Kürdistan Demokratik Partisi (IKDP) denetimindeki Sincar'a kaçışı devam ediyor. Sincar'a sığınan aileler yerel Kürt yönetimi tarafından okul, toplantı salonu, camii ve diğer uygun durumdaki binalara yerleştiriliyor.

ÇADIRLAR YETERSİZ KALDI

Sığınmacıların çadır talebi yetersizliklerden dolayı karşılanamıyor. Sincar kasabasının IKDP'li sorumlusu Serbest Babiri, ellerinde bu büyüklükte bir toplu göçü karşılayacak çadır ve malzeme bulunmadığını belirtiyor.

EKMEK İÇİN UZUN KUYRUKLAR

Gıda ve erzak temini ise Sincar halkının yaptığı az sayıdaki yardımlarla sağlanıyor. En ucuz besin olan ekmeği almak için bile uzun kuyruklar oluşuyor.

"KIYAFETLERİMİZİ ALMADAN KAÇTIK"

Sincar'da bulunan Al Jazeera Türk ekibi, sığınak haline gelen inşaatlara girdi ve kaçan Türkmenlerin sıkıntılarını dinledi. Sığınmacılardan Gülendam Rıza, çocukları ve eşiyle birlikte inşaat halindeki binanın zeminine serdikleri kartonların üzerinde yatıyor. Bombardımandan kaçtıklarını ifade eden Rıza, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Havan topu atıyorlardı. Elektrik ve suyumuz yoktu. Kıyafetlerimizi bile almadan kaçmak zorunda kaldık. Hiçbir şeyimiz yok. Kartonların üzerinde yatıyoruz"



TIBBİ YARDIM YETERSİZ

Sığınmacılar arasında yaşlı ve tıbbi bakıma ihtiyacı olan hastalar da var. Ancak Sincar'daki sağlık kuruluşları onların ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak. Böbrek yetmezliği çeken Mahmud Zeynelabidin iki gündür sığındığı Sincar'da tedavisine devam edemiyor. Zor koşullarda yaşamaya çalışan Türkmenlerin en çok yardım beklediği ülke Türkiye.

"BİZE KİMSE SAHİP ÇIKMIYOR"

Al Jazeera muhabirine konuşan başka bir sığınmacı Bakır Muhammed, Türkmen oldukları için bir türlü huzura kavuşamadıklarına inanıyor:

"On yıldır bu durumdayız. Türkmen olduğumuz için kimse bize sahip çıkmıyor. Arap geliyor bize vuruyor. Amerikalı geliyor bize vuruyor. Kürt geliyor bize vuruyor. Biz sahipsiz kaldık"



"TÜRKİYE YARDIMI KENDİ ELİ İLE DAĞITSIN"

Telafer, 2004 ve 2006 yıllarında devam eden Irak Savaşı sırasında da kuşatılmıştı. Türkiye bölgeden kaçanlara yardım göndermiş ancak yardımlar yerine ulaşamamıştı. Telaferli sığınmacı Ali Hüseyin, Türk Kızılayı'nın yardımlarının o dönemde ellerine geçmediğini, Irak Kızılayı'na verilen malzemeleri karaborsadan satın aldıklarını hatırlattı. Aynı durumun tekrarlanmasını istemeyen Hüseyin, "Türkiye bize yardım yapacaksa gelen yardımı kendi eliyle dağıtsın" diye konuştu.

SIĞINMACILAR KAYDEDİLMİYOR, SAYI NET DEĞİL

Al Jazeera'nin sorularını yanıtlayan Telafer İlçe Meclisi Başkanı Seyyid Muhammed, Şii Telaferlilerin tamamının, Sünnilerin de büyük bir kısmının Telafer'i terk ettiğini söyledi.

Muhammed, "Çatışmalar yoğunlaşınca çocuk ve kadınların güvenliğinden endişe ettiğimiz için Telafer'i boşaltmaya karar verdik. Ailelerimiz Sincar'da güvende ama şu anda temiz içme suyuna bile ihtiyacımız var. Irak Hükümeti başta olmak üzere Türkiye ve bütün hayırseverlerin yardımını bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Telafer'den kaçanların sayısı henüz net değil. Kontrol noktalarında yığılma olmaması ve geçişlerin hızlı olması için kimlik ve kayıt işlemleri gerçekleştirilmiyor. Resmi olmayan rakanmlar 50 bin ile 100 bin kişi arasında. Yetkililer kayıt işlemlerini tamamladıktan sonra gerçek sayı belirlenecek.