Mısır 3 Temmuz 2013'te ülkenin seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin dönemin Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Abdulfettah Sisi'nin komuta ettiği silahlı kuvvetler tarafından iktidardan uzaklaştırılmasına tanıklık etti.

Darbe karşıtı gösterileri ülkenin yakın tarihinde eşi görülmemiş şiddet ve katliamlarla bastıran ve halihazırda Mısır'ın yönetimini elinde bulunduran Sisi yönetimi, 15 Temmuz'da Türkiye'de gerçekleşen darbe girişimine de açıktan destek verdi. 15 Temmuz akşamından itibaren Sisi'ye yakın yazılı-görsel basın, 'darbe yönetimini' kutladı. Girişimin akamete uğradığının anlaşıldığı 16 Temmuz sabahı Mısır'daki sevinç gösterileri yerini hayal kırıklığı ve şaşkınlığa bıraksa da Sisi yönetimi Türkiye'de darbeden yana olduğunu ulusal ve uluslararası platformlarda yaptığı açıklamalarla açıkça ortaya koydu.

Ankara'nın 17-25 Aralık operasyonları sonrasında gündeme getirdiği ve 15 Temmuz'daki başarısız darbe teşebbüsünün ardından daha kararlı olarak talepte bulunduğu Gülen'in ABD'den iadesi konusu, örgüt liderinin ve üyelerinin yeni merkez arayışları çerçevesinde Mısır'ı gündeme taşıdı.

Darbeci Sisi FETÖ'nün elebaşına kucak açıyor

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gülen'in ABD'den ayrılarak başka bir ülkeye kaçmayı planladığı yönünde istihbarat aldıklarını belirterek, Gülen'in kaçabileceği ülkeler olarak, Avustralya, Meksika, Kanada, Güney Afrika ve Mısır olasılıklarını sıraladı. Bakan Bozdağ'ın zikrettiği Gülen'in kaçması muhtemel ülkeler listesinden bir tek Mısır'dan resmi düzeyde açıklama geldi. Mısır Başbakanı Şerif İsmail, ülkesinin Gülen'den iltica talebi almadığını söyleyerek, "Böyle bir talep olursa değerlendiririz" açıklamasında bulundu.