Mesut ZEYREK-KÖLN / – Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyalet hükümetinin ortağı olan Yeşiller Partisi'nin milletvekili Arif Ünal, Almanya'da hâlâ yabancı kökenlileri yasal olarak engelleyen kurumsal bir dışlama söz konusu olduğunu belirtti. Ünal, NSU cinayetlerinden sonra KRV Hükümeti'nin uyguladığı 10 maddelik plan çerçevesinde, yabancı kökenlilerin karıştığı trafik kazalarında bile artık ırkçı motif olup olmadığının araştırıldığını söyledi. Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyaleti Parlamentosu Milletvekili Arif Ünal, eyalet hükümetini kurarken yapılan sözleşmeye eklenen bir madde gereği, yabancı kökenlilerin ayrımcılığa uğrayabileceği düşünülen tüm yasaların değiştirilmesinin gündemlerinde olduğu söyledi. Milletvekili Arif Ünal, gerek ırkçılık ve yabancı düşmanlığı konularında KRV hükümetinin çalışmalarını anlatıp, Almanya'da yaşanan NSU cinayetlerinin sonuçlarını ve etkilerini değerlendirdi. “Irkçılık, yabancı düşmanlığı gibi fenomenler aslında Almanya'da da diğer ülkelerde de hep vardı ve bundan sonra da olacaktır” diye konuşan Arif Ünal, “Yalnız Almanya'da NSU cinayetleriyle ortaya çıktı. Daha önce de ırkçılar Mölln ve Solingen'de evler yaktılar, insanlarımızı öldürdüler. Ama hedefli olarak sadece yabancı olduğu için insanları öldüren bir çetenin ortaya çıkması hiç kimsenin beklemediği bir olaydı. Daha önce Pro- Nrw ve Pro- Köln gibi legal olarak kurulan ırkçı partiler vardı. Gizli bir örgütün çıkması ülke için şok oldu” dedi. TÜM YASALAR GÖZDEN GEÇİRİLECEK Bu ülkede yaşayan herkesin yasalar önünde eşit muamele görmesinin önünü açmak zorunda olduklarını dile getiren Arif Ünal şunları söyledi “Bence en tehlikeli olanı ırkçı düşüncenin, yabancı düşmanlığının ve kurumsal dışlamanın toplumun geniş bir kesiminde kabul görmesi. Orta tabakalara kadar bu işin sirayet etmesi çok önemli. Sırf yabancı olduğu için insanlara daha az hak vermeyi, yasal, normal olarak görebiliyorlar. Nazi döneminde de bu böyleydi. Böyle baktığımız zaman Almanya'da hâlâ ne yazık ki yabancı kökenlileri yasal olarak engelleyen kurumsal bir dışlama söz konusu. Bizim daha çok üzerinde durmamız gereken, bu ülkedeki tüm yasalarda dışlayıcı madde olup olmadığını gözden geçirilmesi. Kurumsal dışlamanın önünü almamız gerekiyor ki artık insanlar da 'evet biz bir göç ülkesiyiz bu ülkede sadece Almanlar yaşamıyor, çok kültürlü çok dilli bir toplum olduk dolayısıyla burada yaşayan, burada çalışıp vergi veren her insan yasaklar karşısında eşit olmalıdır' diyebilmeli. Bu eşitlik anlayışı kurumsal olarak kabul edilirse o zaman ırkçılığın önünü alabilirsiniz. Biz bu eyaletteki koalisyon sözleşmesine böyle bir madde koyduk. Eyalet yasalarının hepsini kurumsal dışlama açısından gözden geçireceğiz. Eğer bu konuda herhangi bir dışlayıcı madde varsa en kısa sürede bunları ortadan kaldıracağız.” ÇOK KÜLTÜRLÜ AÇILIMI YAPMALIYIZ Bu çalışmaların aşama aşama hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Ünal, “İkinci adım olarak bunun halka kabul ettirilmesi için hayatın her alanında çok kültürlü açılımı ön plana çıkarmamız gerekiyor. Bu toplumda göçmenlerin içinde olmadığı hiçbir kurum olmamalı. Mesela işe alınırken göçmen kökenlilerin dışlanmaması için anonim başvuru yöntemini uyguladık ve çok başarılı sonuçlar aldık. Şimdi bunu diğer kurumlara taşıma planlarımız var” şeklinde konuştu. TRAFİK KAZALARINDA BİLE IRKÇI MOTİF ARANIYOR NSU cinayetlerinin ardından artık güvenlik güçlerinin yabancıların karışıp zarar gördüğü her olayda ırkçılık olup olmadığını araştırdıklarını dile getiren Arif Ünal sözlerine şöyle devam etti “NSU cinayetlerinin bu kadar zaman devam etmesi aslında emniyet güçleri içindeki bu dışlayıcı mantık yapısının önemli rol oynadığını gösteriyor. Anayasayı Koruma Örgütü görevlilerini komisyona çağırıp sorduğumuzda Almanya'da böyle bir şeyin olabileceğini düşünmediklerini söylüyorlar. Şimdi bunun böyle olmadığını herkes gördü. Bu konuda herkesin çok hassas davranması gerekiyor. Örneğin bizim eyalette bu konuda 10 maddelik bir plan uygulanıyor. Göçmenlerin içinde olduğu bir trafik kazası ya da herhangi bir normal cinayet bile artık acaba ırkçı bir motif taşıyor mu diye araştırılıyor. Eskiden bu yapılmadığı için bu cinayetler oldu. Tüm güvenlik güçleri bu konuda duyarlı hale getirildi. NSU cinayetini inceleyen komisyonun tavsiyeleri çok önemli. Hükümetin bir an önce bu tavsiyeleri gündemine alıp nasıl hayata geçirileceği konusunda bir program yapması gerekir.”