BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, "2013'te reformlar konusunda ilerlemeler kaydedildi. Bunun devamını teşvik etmek isteriz. Yargı bağımsızlığını vurguladım. Şeffaflığın altını çizdik. Türkiye'de açıklanan demokratikleşme paketlerini destekliyorum. Çözüm sürecinde atılan adımlar ve fırsat var, AB olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız, Kıbrıs'ta görüşmelerin yeniden başlaması gerektiğini düşünüyoruz" dedi. TTÜRKİYE YALNIZ DEĞİLDİR, DESTEK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, "Verimli ve yararlı görüşmeler yapıldı. Türkiye'deki yatırımların yüzde 75'inden fazlası AB'den gelmektedir. Bugün Avrupa'nın endiyelerini sayın Erdoğan'la paylaştım. Bu sohbet sonucunda memnun oldum, Başbakan içten bir şekilde anlattı ve bize güvence verdi. Bunlar demokrasinin temel ilkeleridir. Türkiye reformları sürdürmeye devam edecektir. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı durumları izliyoruz, Türkiye yalnız değildir, destek vermeye devam edeceğiz. Başbakan bu müzakereleri sürdürmedeki kararlılığını, bunla ilgili reformları gerçekleştirmedeki kararlılığını belirtti" dedi.
SURİYE NOKTASINDA ATILMASI GEREKEN ADIMLARI BİR AN ÖNCE BRÜKSEL'DEN ATMASINI BEKLERİM
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise şunları söyledi:
"Bir katılımcı ülke olarak olumlu işaretlerin alınmasından memnuniyet duyuyuruz. Dün TV'lere düşen fotoğraflar bir soykırımın ne denli ağır olduğunu, sorumuluk mevkiinde olan bizleri ciddi manada rahatsız etmiştir. Cenevre 2 'yi önemsediğimi belirtmek isterim. Suriye noktasında atılması gereken adımları bir an önce Brüksel'den atmasını beklerim. Kıbrıs konusunda Türkiye olarak her türlü olumlu adımın atılması noktasında kararlıyız. Türkiye olarak AB'nin her alandaki rekabet gücüne katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. AB'ye yük olmak için değil, yük almak için girmek istediğimizi defalarca belirttik. Kuvvetler ayrılığı noktasında, hukunu üstünlüğü noktasında demokrasiye inanmış ülkelerin problemi yoktur. Biz demokratik hukuk devletinden yanayız. Halkın iradesinin üstünde bir güç kabul etmiyoruz. Yargıda aksama olursa bunu da yasama olarak düzeltilebileceğini düşünüyoruz."
HSYK'NIN YAPISI
Bir gazetecinin HSYK'nın yapısına dair sorusuna AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, HSYK’nın yapısını değiştiren kanun teklifi ile ilgili hâlâ yapılması gereken değişikliklerin mevcut olduğunu söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, HSYK’nın yapısını değiştiren kanun teklifi ile ilgili kendilerine bazı tavsiyelerde bulunulduğunu ifade etti. Erdoğan, "Daha önce bazı tavsiyeler yapıldı, bu tavsiyeler istikametinde zaten gerekli değişiklikler de Komisyon’da yapıldı. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum" dedi.
AB Komisyonu Başkanı Herman Van Rompuy ise "Bu konuda gelişme var ama hâlâ yapılması gerekenler mevcut" dedi. Türk hükümetiyle sürekli temas ve diyalog halinde olduklarını belirten Van Rompuy, bunun da önemli olduğunu dile getirdi.
MERKEZ BANKASININ FAİZ KARARINI İSABETLİ BİR KARAR OLARAK GÖRÜYORUM "Merkez bankası faizleri yükseltmeme kararı almasının siyasi baskı altında verildiği iddia ediliyor" sorusuna Başabakan Erdoğan, "Merkez bankası bağımsız bir kurumdur. Kararı isabetli bir karar olarak görüyorum ve tebrik ediyorum onları" yanıtını verdi.
BEŞAR GİDERSE HALKIN İRADESİ GELİR
"Suriye'den yayınlanan fotoğraflar Cenevre 2'yi gölgeler mi?" sorusu üzerine Erdoğan, "Fotoğrafların Cenevre 2 toplantısını beklentilerimiz istikametinde etkileyeceğine inanıyorum. Artık burada her hangi bir adım atılmayacaksa ne zaman, nerede adım atılacak diye sorarlar. Beşar giderse kim gelir sorusundan bıktık. Beşar giderse halkın iradesi gelir. Bundan daha kötü Suriye düşünülemez. 150 bin insan öldürüldü Suriye'de" dedi.
Bir gazeteci "17 Aralık sürecinde AB, HSYK adli kolluk yönetmeliği, polis ve savcıların görevden almalarını eleştirdi. Türk hükümeti de bunu uluslararası bir gücün ardında olduğu paralel bir yapılanma olarak belirtti. Başbakan da Brüksel'e gelmeden önce delillerle geleceğini söyledi. Sizler delilleri gördünüz mü, sizi tatmin etti mi?" sorusunu sordu. Jose Manuel Barroso, "Çok samimi, içten ve açık bir sohbetimiz oldu Sayın Başbakan’la. Bir kez daha şunu belirttik; Sorunlar ne olursa olsun, bu sorunların çözümü mutlaka hukukun üstünlüğü ve erklerin ayrımı ilkelerine uymalıdır dedik. Kendisine teşekkür ediyorum, durumu bize kendi gördüğü biçimiyle açıkladı. Şimdi yapılması gereken, hukukun üstünlüğü ve erklerim ayrımı ilkesiyle sorunun çözülmesi" dedi.
Herman Van Rompuy ise "Komisyon başkanı, başbakan ve benim de burada söylediklerimiz aynen bizim aramızda konuştuklarımızın aynısıdır. Sayın Başbakan kendi analizini belirtti. Gayet ayrıntılı bir şekilde kaydettik. Şimdi biz kendi analizimizi yapacağız. Müzakere çerçevesine uygun olarak bizim bunu yapmamız gerekiyor. Üyelikten sorumlu komiser de sürekli görüşme halinde. Biz burada siyasi durum konusunda bir analiz yapacak değiliz. Bu Türkiye’nin iç durumudur. Biz sonucu görüp değerlendireceğiz" dedi.
İngiliz The Guardian muhabirinin 'Mecliste tartışılan bir taslak var, anladığımız kadarı ile tahkikat işlerinden sorumlu bir bakan olacaktır. Bu erklerin ayrımı ilkesine uygun mudur" sorusuna Başbakan Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Tahkikat bakanlığı gibi bir durum söz konusu değil. İletişimdeki sıkıntı dezenformasyonun kaynağı oluyor. Bahsettiğiniz gibi bir konu yoktur. Demokratik sistemlerde kuvvetler ayrımı vardır ama kuvvetlerin birbirlerine müdahalesi sözkonusu olamaz. Eğer kuvvetler birbirlerine müdahale etmeye kalkarsa orada demokrasi olmaz. Buralarda yasama, yürütme ve yargı kendi görev alanlarını yapar" dedi. Başbakan Erdoğan'da HSYK değişikliğiyle alakalı pek çok dezenformasyon olduğunu belirtti. Erdoğan yargının yasama ve yürütmeye tahakkümü olamayacağını ifade edip, "Yapılan düzenlemeler bu tahakkümü engellemek üzerinedir. Bunun dışındaki her yorum da dezenformasyondur."
Erdoğan Türkiye'nin değiştiğini ve büyüyen ekonomisinin bazı çıkar gruplarını rahatsız ettiğini sözlerine ekledi. Muhabirinin AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy'a yönelik, "Başbakan Erdoğan 17 Aralık operasyonlarına dair bunların komplo olduğunu, hükümeti devirmeye yönelik uluslararası bir komplo olduğunu belirtti. Bu görüşü seze de belirtti mi siz inandınız mı"sorusuna Rompuy, "Burada söylediklerimiz bizin konuştuklarımızın aynısıdır. İçeride de dışarıda da aynısını konuşuyoruz. Başbakan durumu iletti bize, anlattı. Biz kendi analizimizi yapacağız. AB'nin temel ilkeleri ile uygunluk konusunu inceleyeceğiz. Temel kanunlar mevzuata uygun mu hareket ediliyor buna bakacağız. Biz Başbakan Erdoğan'ın görüşlerini kaydettik. Biz izlemedeyiz ve duruma göre AB'ye uygun olup olmadığına bakacağız. Ancak yaşananlar Türkiye'nin içişleridir" dedi.