İTALYA eski Başbakanı Silvio Berlusconi, Cumhuriyet Senatosu’ndan azledilmesi ardından umudunu yasal boşluklara bağladı.
İtalya’da devrik faşist lider Mussolini döneminden 1990 yılına kadar seçilme hakkına yasal engel konulmadı. Ancak 1990’da Antimafya Yasası’yla, seçilme hakkına sadece yerel seçimlerle sınırlı olarak müdehale edilmesi gündeme geldi. 2012 yılında Mario Monti hükümeti döneminde, Adalet Bakanı Paola Severino tarafından hazırlanan yasanın kabulü durumu değiştirdi. 'Severino Yasası' olarak anılan kanun, ağır suç işlemiş ve cezası keşinleşmiş olanların, sadece yerel meclislere değil, parlamentoya girmesinin de önünü kesti. 'Ağır suç' tanımlamasında da boşluk olduğu eleştirilerinin de hedefi olan Severino Yasası’nda ayrıca, sözkonusu kişilerin 6 yıl süresince seçilmelerinin de mümkün olamayacağı yer aldı.
Senato Başkanı Pietro Grosso’nun açıkladığı, Berlusconi’nin Senato’dan azledilmesine yönelik karar da temelini, Severino Yasası’ndan aldı. Berlusconi’nin avukatlarına göre, Anayasa’nın 25’İnci maddesinde yeralan "Hiç bir kimse fiilin işlenmesinden önce yürürlüğe girmiş bir kanun olmadıkça cezalandırılamaz" hükmü uyarınca yasalar geçmişe yönelik uygulanamayacağı için Severino Yasası baz alınarak Berlusconi’ye yaptırım uygulanamaz. Avukatlar ayrıca, mahkeme kararının seçimlerden sonra kesinleşmiş olması nedeniyle, uygulamanın yasadışı olduğunu savunuyorlar. Avukatlar ayrıca, İtalya Anayasası’nda bir kişinin seçimlere katılamayacağına dayalı herhangi bir hükmün bulunmaması, parlamentoya girme konusunda ise karar yetkisinin Parlamento Komisyonu’na bırakılması nedeniyle, Severino Yasası’nın Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasıyla yüksek mahkemeye başvurmaya hazırlanıyor. Bunun yanında avukatlar, Severino Yasası’nın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 7’nci maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle yasal süreci Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine’ne (AİHM) taşıyor.
SİYASETE DEVAM
Bir tarafta avukatları yasal itirazlarla ilgilenirken, diğer tarafta Berlusconi, siyaset uzmanlığını sürdürüyor. Özellikle partisinde başlayan çözülmeyle gözle görülür bir güç kaybına uğrayan Silvio Berlusconi, son günlerde Türkiye’nin yakından tanıdığı 'Mağdur ve mağrur siyasetçi' yaklaşımını ön plana çıkarmaya başladı. Her ne kadar siyasi hayatının bittiği yorumları yapılsa da, 'Masumdum, demokrasi dışı muamele gördüm' söylemlerini fırsat buldukça kullanan politikacı, siyasi başarısında önemli yere sahip Forza İtalia (Haydi İtalia) Partisi’ni yeniden kurarak taban ağırlıklı bir siyasetle, politik gücünü tazeleme amacını ortaya koyuyor. Hatta Senato’da hakkında oylama yapılırken Berlusconi’nin, evinin önünde toplanan kalabalığa seslenerek, "Sahada kalacağım. Parlamenter olamadan da lider olunur.Mücadeleye devam" mesajı vermesi bu amacı destekleyen bir başka gösterge olarak değerlendiriliyor.
  EB(AÖ/İD)