Arif Taşdelen, Bavyera Parlamentosu'nda göçmen kökenli bir milletvekili olarak durumunu değerlendirirken Almanya'daki Türkler'in karşılaştıkları sıkıntılara değindi. Milletvekili Taşdelen şunları söyledi:
"SPD Augsburg bugün beni buraya davet etti ve seve seve geldim. Konu; Almanya'da yaşayan yabancı kökenli işletmecilerin durumu. Parlamentoda bana yabancı gözü ile baktıklarını hissetmiyorum. Tabii ki medya ve Almanların parlamento dışında bakış açısı farklı oluyor. Bir Türk kökenli milletvekillinin Bavyera Parlamentosu'nda olabileceğini tahmin etmiyorlardı. Bavyera'da yaşayan Türkler adına güzel bir şey. Federal Parlamento'ya girme hedefim yok. Çünkü orada yeterince akıllı vekiller var. Bavyera'da tek yabancı kökenli milletvekilli benim. Hedefim yabancı kökenli vekillerin sayısını yükseltmek. İnsanlarımız burada gerçekten çok ezildi. Yabancı olduklarını her zaman buradaki Alman toplumu onlara hissettirdi. O insanlar hiç bir zaman toplumun bir parçası olduklarını hissetmedi. Geçen hafta bütün Bavyera SPD adaylarını parlamentoya davet ettim. Oradaki misafirlerimiz ile yarım saat Türkçe konuştum. Ben iş ajansında meslek eğitimi yaptım ve orada çalışırken işsiz yazılmaya gelen Türkler ile Türkçe konuşmak istediğimde, Alman memur arkadaşlarım beni ikaz ediyordu. Devlet dairesinde Almanca konuşmam gerektiğini söylüyorlardı. Artık bir parlamenter olarak Almanca konuşmak zorunda değilim ve istediğim dili kullanabilirim. Parlamentoda ilk defa Türkçe bir toplantı yaptık ve çok güzel oldu."
"DIŞARIDAN AKIL VERMEK OLMAZ"
Türkiye'nin son haftalardaki gündemine ilişkin değerlendirmede bulunan Arif Taşdelen, siyaset ve iş dünyasının iç içe olduklarında bazı yolsuzlukların görülebileceğini ifade ederken "O yüzden ben kendi siyasi hayatımında siyaset ile ticareti ayırdım ve bu yolda devam edeceğim. Türkiye'nin sorunlarını çözecek yeterince akıllı parlamenter ve insanlarımız var. Bugüne kadar bir Türk siyasetçi beni arayıp fikrimi sormadı. Bence yurt dışından akıl vermek doğru olmaz" diye konuştu.
İÇ(AÖ/İD)
