Kayseri 5. Aile Mahkemesi hakimi V.Ö., boşanmak üzere olan yabancı uyruklu kadın Anna Ç. ile E.Ç.’nin davasına baktığı sırada iddiaya göre, kadın ile yakınlık kurdu. Boşanma davasında hakim V.Ö., koca E.Ç.’ye evden uzaklaştırma ve tedbir nafakası ödeme kararı verdi. Daha sonra hakim ile kadın arasında SMS ile görüşmeler sıklaştı.
 


HAKİM VE KARISINI UYGUNSUZ VAZİYETTE YAKALADI


Karısı ile boşanacak olan harita teknisyeni E.Ç., olay günü 21 Eylül’de iddiaya göre Fuar yakınlarında bir parkta buluşan hakim V.Ö. ile Anna Ç.’yi uygunsuz vaziyette yakaladı. E.Ç. hakim V.Ö.’yü bıçakla yaraladı. Özel bir hastanede tedavi gören V.Ö., bir süre sonra taburcu oldu. Olayın ardından Hakim ve Savcılar Kurulu’na şikayet edilen hakim V.Ö., önce Diyarbakır’a sürgün gönderildi. HSK tarafından görevlendirilen bir müfettiş V.Ö. ile dosyayı hazırladı ve sunulan raporun ardından HSK 2. Dairesi’nin hakim V.Ö. hakkında “mesleğin şeref ve onurunu, memuriyet nüfuz ve itibarını bozacak nitelikte kusurlu ve uygunsuz hareket ve ilişkiler içerisinde olduğu” gerekçesiyle görevden uzaklaştırma kararı verdi.


"EŞİM BENİ MUTLAKA ÖLDÜRECEK DEDİ"


Hakim V.Ö.’yü bıçaklayan E.Ç. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. 28 Kasım’da görülen davanın ilk celsesinde E.Ç. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanık E.Ç. ile avukatı hazır bulunurken, mağdur V.Ö. ise duruşmaya katılmadı. Celse arasında 25 Aralık’ta ifade veren mağdur hakim V.Ö.’nün ifadesinde 5. Aile Mahkemesi’nin uzun süre hakimin olmaması nedeniyle vekaleten baktığını söyleyerek, “Anna Ç.’ye ölüm tehditleri olduğundan ve eşinden aşırı korkuyor olmasından dolayı izinde olduğum dönemde tehditlerin yine devam edip etmediğini sordum. Anna Ç. tehditlerin devam ettiğini söyledi. Zaman zaman bu şekilde sorularım oldu. Anna’nın Müslüman olduğunu ve namaz kıldığını öğrenince ve namazdan sonra kitap okuduğunu öğrenince kitabın hangi kitap olduğunu sordum. Bana kitabın sayfasını gönderdi. İçeriğinin de çok güzel faydalı olduğunu söyledim, kendisi kitap verdikten sonra verebileceğini söyledi. Olay günü Anna kitabı verebileceğini fuar alanındaki parka yürüyüşe gittiğini söyledi. Ben de yakındım, yürüyerek geçtim. Anna kitabı verdi, ayak üstü eşinin kendisini mutlaka öldüreceğini söyledi, oturup konuşalım dedik. 1 dakika geçmeden sanık E.Ç. bize sert sert bakarak ‘kimsin lan’ diye saldırdı. Ben boks sporu ile ilgilenmemden dolayı bana salladığı en az 10 yumruktan kaçtım. Yerlerin çim olması nedeniyle ayağım kayıp düştüm, ben yerdeyken sanık bana saldırdı. Olay yerinden uzaklaşırken kardeşim ile telefonda konuşuyordum. Birden sırt bölgeme vuruldu. İlk taş zannettim, ağrı hissettim. Ekmek bıçağı büyüklüğünde bıçak vardı. Sırtımda sıcaklık hissettim, kan aktığını anlayınca, onu kovalamayı bırakıp, bir markete bıçaklandığımı söyledim” diye konuştuğu öğrenildi.


HAKİMİ BICAKLAYAN KOCA: KENDİLERİNİ MASUM GİBİ GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORLAR


Karar verileceği uyarısı ile son sözü sorulan tutuksuz sanık E.Ç. mahkemede, “Kasten öldürmeye kalkışmadım. Kendilerini masum gibi göstermeye çalışıyorlar, neden o zaman kimliğini sakladı. Sadece bir bıçak darbesi ile yaraladım, öldürme kastım olsaydı, daha fazla bıçak darbesi olurdu” dedi.
 

3 YIL 9 AY CEZA


Mahkeme heyeti yapılan yargılama sonucu tutuksuz sanık E.Ç.’ye, mağdurun hayati tehlike geçirecek derecede yaralanması ve haksız tahrik altında işlediği kanaatiyle ‘kasten yaralama’ suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası verdi.