Bu sözleri söyleyen genç kız belki de gelmiş geçmiş en enteresan psikolojik rahatsızlıklardan birinin belirtisini veriyordu: Yürüyen ölü sendromu.

ABD'de yaşayan 17 yaşındaki Haley Smith, çok nadir görülen "yürüyen ölü sendromuna" yakalandı. Sendrom, beynin amigdala bölümünde yer alan yüzleri tanımayı sağlayan, duygularla ilgili bölümünde meydana gelen bir fonksiyon bozukluğu nedeniyle meydana geliyor.

Genç kız, sendromu geçirdiği dönemde mezarlıkta piknik yapmak istediğini, korku filmlerinde zombi görmenin kendisini rahatlattığını söylüyor. Durumundan utanç duyduğu için uzun süre kimseye anlatamayan Smith, hiçbir şey yeme ihtiyacı da duymadığını belirtiyor. Psikiyatriste başvurmak için 2 yıl bekleyen genç kız terapiler sonucunda tekrar sağlığına kavuşuyor. Hastalığın bilinen kesin bir tedavisi bulunmasa da terapisti, ailesi ve erkek arkadaşının yardımıyla durumu atlatmayı başarıyor.

"Bunun bir hastalık olduğunu ve benim gerçekten böyle bir yanılgı içerisinde olduğumu öğrenmem çok enteresandı." diyen genç kız kendi durumunu yaşayan diğer hastaların da aynı şekilde mezarlıkta vakit geçirmek istediğini öğreniyor.

YÜRÜYEN ÖLÜ SENDROMU NEDİR?

1880 yılında Fransız nörolog Jules Cotard tarafından keşfedilen hastalık Cotard Sendromu ismiyle de anılıyor. Bipolar bozukluk ya da şizofreni gibi Cotard sendromu da sadece yaşayanların iddia ettiği, bir çeşit yanıltıcı psikoz durumu. Hastalığa yakalananlar kan kaybettiğini ya da vücudunun bir bölümünü yokmuş gibi hissettiğini de söylüyor. Beynin amigdala isimli bölümünde bulunan ve duyguları işleyen, yüzleri tanımayı sağlayan bir kısmındaki fonksiyon bozukluğu ile ortaya çıkıyor.

Kişinin kendi yüzü gibi çok yakından tanıdığı yüzlere bile yabancılaşmasına neden olan sendrom, kişinin gerçeklikle ilgisini koparıyor. Cotard sendromu için bugüne kadar kesin bilinen bir tedavi bulunmuyor. Anti depresan, anti psikotik ilaçlar ve elektroşok gibi terapiler ile tedavi ediliyor.