Kaza, Sirkeci’deki arabalı vapur iskelesinde saat 15.40 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 3 kadın ile 3 yaşında bir kız çocuğunun bulunduğu otomobil, Sirkeci’den Harem’e giden arabalı vapura son araç olarak bindi. Kapak üzerinde kalan araç, vapurun hareket etmesiyle geriye kayarak vapurun kapak kısmında asılı kaldı.
Kısa süre asılı kalan araç daha sonra denize düştü. Bu sırada iki kadın araçtan çıkmayı başardı. Aracın denize düştüğünü gören görevliler durumu deniz polisine bildirdi. Olay yerine ulaşan deniz polisi, denize gömülen araçta bulunan 3 yaşındaki Ece Su Yılmaz’ı ardından da Şaziye Güleren’i denizden yaralı olarak kurtardı. İki yaralı Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılırken diğer hafif yaralılar Ebru Güleren ile Mine Dalkılıç ise Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.
3 yaşındaki Ece Su Yılmaz hayatını kaybetti
Denize gömülen araçtan yaralı olarak çıkarılan 3 yaşındaki Ece Su Yılmaz hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Sürücü Şaziye Güleren’in ise durumlarının ağır olduğu öğrenildi.
Aracın denize düştüğü sırada iskelede bulunduğunu söyleyen Gürkan Sünbelli, kadın ile kızı kurtarmak için denize atladığını ancak kızın elinden kayıp gittiğini ardından gelen deniz polisinin kadınla kızı çıkardığını ifade etti. Denize gömülen araç olay yerine giden itfaiyenin vinciyle çıkarıldı.
Kaza nedeniyle Sirkeci-Harem hattı seferleri karşılıklı olarak durduruldu.
Kazanın tanığı kaptan anlattı: "Cinayet gibi"
Kaza sırasında orada bulunan bölgede gönüllü arama kurtarma tatbikatı yapan Genç Denizciler Dayanışma Derneği üyesi Kaptan Umur Zamanoğlu, saniye saniye tanık olduğu kazayı CNN TÜRK'e anlattı. Zamanoğlu, arabalı vapur kaptanının telsizle her hangi bir yardım talebinde bulunmadığını, talebin orada bulunan TUR-YOL tekneleri tarafından yapıldığını söyledi. Kendisi de kaptan olan Zamanoğlu, denize düşen aracın iki tekerleği karada, iki tekerleği geminin kapağı üzerindeyken kaptanın tam yol verdiğini ileri sürerek, aracın denize bu şekilde düştüğünü ileri sürdü. Zamanoğlu, şunları söyledi:
"Bir iletişim kopukluğu olmuş olmalı. İnsanların bağırmasına rağmen gemi bu şekilde ilerliyor. Araçta bulunan 4 kişiden arkada bulunan 2 yetişkin gemiden atlıyor öndeki iki çocuk ile anne araçta kalıyor. Bir denizci olarak ağzım varmıyor ama bu olay neredeyse bir cinayet gibi bile bile olmuş bir olay. Milyon dolarlık bu deniz araçları o kadar hızlı hareket etmez. Bu hatayı gördüğünüz anda motorları durdurmanız saniyenizi almaz. Bu sırada arkadaki mürettebat ne yapıyordu, nasıl gemi kaptanını uyarmaz? Gemi kaptanı çıkış esnasında nasıl arkasına çıktığı yere bakmaz?"
