Murat Göğebakan: "Bu hastalık beni çok değiştirdi. Bana insanlığı öğretti. Şöhret hiç umrumda değil. O ateşten gömleği giymeye niyetim yok" dedi.

O hayranlarının 'Sevgi Adamı' lakabını taktıkları bir müzik adamı. Anadolu Rock Müziği'nde Cem Karaca'lardan, Barış Manço'lardan aldığı bayrağı yeni nesillere başarıyla taşıyan bir sanatçı. 4 yıl önce yakalandığı kanser hastalığını alt etmeyi başardıktan sonra iki albüm çıkartan Murat Göğebakan, şimdi yeni bir albüm hazırlığında. Sevilen sanatçıyla, üstesinden gelmeyi başardığı zorlu hastalığı, yaşam felsefesini ve şöhreti konuştuk.

*Şöhret, hayatınızı yaşamanıza engel mi?
Ben inandığım gibi yaşayan bir adamım. Şöhret hiç umurumda değil. Şöhret ateşten bir gömlektir ve benim o gömleği giymeye hiç niyetim yok. O ateşten gömleği giyip de üstüne çok acı çekenler gördüm. Ne hale geldiler.

*Nasıl bir hayatınız var?
Benim özel hayatım hiç yok. Benim görevim insanlara sebep olmak. Onlara bir şeyler anlatıp, bir şeyleri paylaşıyorum.

*Kime ne anlatıyorsunuz?
Bulduğum herkese "Birbirinizi sevin. Birbirinizi kırmayın. Hayat gelip geçici" diyorum. Üniversiteler "Gel bize tecrübelerini anlat" diyorlar. Gidiyorum, birikimlerimi gençlerle paylaşıyorum.

SANATÇILAR HALKA ÖRNEK OLMAYA MECBUR
*Sevmediğiniz bir yönünüz var mı?
Çok hümanist olduğum için çok darbe yedim. Hayattaki en büyük tecrübelerim yediğim kazıklardır.

*Siz örf adetlerine sahip çıkan, inancı doğrultusunda kendisinden taviz vermeyen bir sanatçısınız. Halka karşı iyi bir örnek teşkil ettiğinize inanıyor musunuz?
Ben kendi doğrularımla yaşayan bir adamım. Hesabımı sadece Allah'ıma veririm. Sadece Allah için yaşarım. Ayrıca biz sanatçılar halka örnek olmak mecburiyetindeyiz.
Doktorlar yüzüme bakıp 'Bir hafta yaşamazsın' dedi

*Kanser teşhisi konulduğunda doktorlar size, "Bir hafta yaşamazsın" demiş. Bunu ilk duyduğunuzda ne hissettiniz?
Doktora, "Ben sana inandığımı hatırlamıyorum" dedim. O Allah değil. O zaman kimse kimseye değer biçemez.
*Üzerinden kaç yıl geçti?
4 yıl geçti. Çok şükür. Ölümün erkeni, geci yok. Bu işin hayırlısı ve hayırsızı var. Siyah ve beyaz gibi.

*Bu hastalık size ne öğretti?
Bana insan olmayı öğretti. Hiçbir anın kaybedilmemesi gerektiğini, giden her saniyenin bir daha geri gelmeyeceğini öğretti.

*Kanseri tamamen yenmek mümkün mü?
Yok, öyle bir şey yok. Bu hücreyi insan bedeni kendisi yaratıyor. Önemli olan uyuyup uyanmaması. Uyuduğu zaman yendi deniliyor. Kanser benimle beraber. Tedavi inançla ilgili bir durum. İlaç seni bir yere kadar getirir. Ondan sonrası inançtır.

*Sizce kanser hastalığınızın uyku dönemine girmesinin en önemli sebebi ne olabilir?
Allah öyle istedi. Ölmem gerekiyorsa ölecektim. Gerçek şu ki; Allah'a olan inancım beni kurtardı.

ALLAH ve İNSAN SEVGİSİYLE YAŞIYORUM
*Konserlerinize baktığımızda, her kesimden, her etnik gruptan, her inançtan insanlar görüyoruz. Bunu nasıl başardınız?
Ben bir şey yapmadım. O sevdirdi, insanlar da bize geldiler. Benim maharetim değil. Biz sadece elçiyiz. Büyüklenmenin bir anlamı yok.

*Murat Göğebakan şarkıları yanık ve yürek dağlayıcı. Kendi şarkılarını icra eden bir sanatçı olarak bu besteler nasıl ortaya çıkıyor?
Bu çok özel bir şey. Bazen olmadık yerde olmadık şeyler çıkıyor. Bazen günlerce mücadele ediyorsun, eline kağıt kalemi alıyorsun, tek bir harf bile yazamıyorsun. Ama nasip eden nasip ederse her yerde gelir. Önemli olan nasip etmesi.

*'Vurgunum' adlı şarkınızı umrede yazdınız. Size gerçek ilhamı veren şey Allah ve insan sevgisi midir?
Evet, başka ne arıyoruz ki? Ötesi hayal hatta şirke düşersin. Hatalar yaparsın. Kendi kendini bir şey sanmaya başlarsın. Sonunda O'na döneceksin.
Ölüm beni hiç korkutmuyor

*Nasıl bir hayat yaşıyorsunuz?
Sakin yaşamaya çalışıyorum. Alabildiğince rahat yaşamaya çalışıyorum. Stressiz bir ortam istiyorum. Meşhur bir söz var ya, 'Halil İbrahim Sofrası' diye. Halil İbrahim'in öyle envayi çeşit yemekleri yokmuş. Halil İbrahim Peygamber'in bir tas un çorbası ve bir tek ekmeği varmış, onları oturup yermiş. Halil İbrahim et, met yiyemez miydi? Her şeyi yiyebilirdi. Dava bu değildi. Dava, ne yediğini bilmekti. Halil İbrahim Peygamber "Ben yemeği çok çeşitli yersem, bu bedene zarar veririm. En asgaride tutarsam hem bedenim rahat etmiş olur, hem ben rahat etmiş olurum" demiş. Akşam oturun bir dilim ekmekle bir tas çorba için. Yarım saat sonra ne kadar rahat ettiğinizi göreceksiniz. Ben böyle yaşamayı seviyorum.

*Ölümden korkar mısınız?
Estağfurullah. Bir gün gideceğim, niye korkayım? Önemli olan nasıl gideceğim. İşte bu korkutur insanı. Huzur-u Mahşer'e adam gibi çıkmak vardır. Huzur-u Mahşer'e mahcup çıkmak vardır. Eksik çıkmak vardır.
Fizik tedavi merkezi kuruyorum
İnsanlara sebep olmak benim için önemli. Bu nedenle Bahçelievler'de bir yer kiraladım. 'Murat Göğebakan Fizik Tedavi Merkezi' kuruyorum. Bel fıtığı, boyun fıtığı olan insanları orada tedavi edeceğiz.
Dünya malında gözüm yok, kendimi Hakk'a adadım

*Senelerdir müzikle uğraşıyorsunuz, hatırı sayılır bir servetiniz oldu mu?
Oldu, manevi anlamda servet sahibi oldum. Ama maddi anlamda soracak olursanız evet, evlerim, arabalarım yok. Şu anda da kirada oturuyorum.

*Murat Göğebakan'ın dünya malında gözü yok mu?
Dünya malından bana ne. İnançlı bir insanım. Kendimi Hakk'a adadım.

HİÇBİR ZAMAN BOHEM OLAMADIM
*Kanser hastalığına yakalanana kadar nasıl bir hayat felsefeniz vardı? Tevekkül eder miydiniz?
Ben Molla Gürani'nin torunuyum. Anne tarafım Molla Gürani'den geliyor. Çocuk yaşımda dedemi her sabah alırdım ve sabah namazına götürürdüm. Çünkü gözleri görmüyordu. Zaten her akşam ibret dolu hikayeler dinleyerek büyüdüm. Manevivayatın ve inançlı olmanın ne kadar önemli olduğunu dedem bana hikayelerle anlatırdı. Hep böyle yaşadım. Sadece benim yanımdaki insanlar bohem hayat yaşamayı seviyorlardı. Bense o hayatı sevmiyordum.

*Nasıl yani?
Rahat olmayı, hep keyfini düşünmeyi, diğer insanları umursamamayı, onlara tepeden bakmayı kastediyorum. Hiç böyle bir davranış içine girmedim. Benim yanımdakiler kraldan daha fazla kralcılardı.