TRABZONSPOR Dergisi’ne açıklamalarda bulunan savunma oyuncusu Aykut Demir, "Gençlerbirliği kampında arkadaşlarla maç izlediğimizde Trabzonspor gol atsa ben havaya sıçrıyordum" dedi.
Hollanda’da başlayan futbol kariyerinde gösterdiği üst düzey çabayla milli takıma kadar yükseldiğini söyleyen Aykut Demir, Gençlerbirliği’nde geçirdiği 4 sezonun ardından yuvasında olmanın mutluluğunu yaşadığını anlatırken şunları söyledi:
"Trabzonspor, uzun süredir benimle ilgileniyordu. Bu sezon başında ise ciddi girişimler yapıldı. Takımla birlikte Bolu kampındaydım. Sabah idmanı sonrası Başkanımız İbrahim Hacıosmanoğlu beni aradı ve, (Hazırlan, helikopter gönderiyorum. Seni kamptan alacağız) dedi. Şaşırmıştım. Sonrasında başkanımız esprili bir dille, (Komando olduğun için sana helikopterden halat atacaklar, sen yukarıya tırmanırsın) diye devam etti.  Apar topar eşyalarımı topladım."
"İÇİMDEKİ TRABZONSPOR SEVGİSİ BAMBAŞKA"
Trabzonspor’a transfer olduğu için çok mutlu olduğunu da ifade eden Aykut, şunları söyledi:
"Üstelik helikopterle kamptan alınmam bana verilen önemi gösteriyordu. Helikopterle İstanbul’a gittik. Ardından özel jetle Trabzon’a geçtik. Taraftarımız beni güzel bir şekilde karşıladı. Kısaca film gibi bir transfer oldu. Heyecan ve mutluluk verici bir transfer gerçekleşti. Gençlerbirliği ile kamlardayken, arkadaşlarla maç izlediğimizde Trabzonspor gol atsa ben havaya sıçrıyordum. Takım arkadaşlarım şaşkınlıkla bana bakıyordu. İçimdeki Trabzonspor sevgisi bambaşka."
"ÇOÇUKLUK YILLARIM TRABZONSPOR İLE GEÇTİ"
Çocukluk yıllarının da Trabzonspor ile geçtiğini vurgulayan Aykut, bu konuda şöyle konuştu:
"Özellikle 1996 yılını ve o sezon ki kadroyu çok iyi biliyorum. Hollanda’da Trabzonspor maçlarını izlerdik ve kazanılan her maç sonrası delice sevinirdik. Unutulmayan Fenerbahçe maçını da kahvehanede izledik. Abdullah’ın attığı gol sonrası ortalık yıkılıyordu. Küçücüktüm ama içimdeki sevgi ve mutluluk kocamandı. Sonrasında çok üzüldük tabi. Ayrıca yaz aylarında Trabzon’a gelirdik, sezon açılışlarına katılırdık, antrenmanları izlerdik. Küçük yaşıma rağmen kadroyu ezbere sayardım."
"BEŞİKTAŞ VE AKHİSAR BELEDİYESPOR MAÇLARI BİR KAZAYDI"
Avrupa’da namağlup olarak yollarına devam ettiklerini de söyleyen Aykut, şu ifadeleri kullandı: 
"Aynı ciddiyet ve başarıyla ilerlememiz gerekiyor. Lige Beşiktaş ve Akhisar Belediyespor mağlubiyetleriyle şanssız başladık. O mağlubiyeti takımın yeni oluşuna bağlıyorum. Kazaydı, diyebilirim. Sonrasında toparladığımızı düşünüyorum. İnşallah ligde istediğimiz üst sıralarda yer alacağız. Rakibin büyüğü küçüğü olmaz. Geçen sezon zayıf bir takıma elendiğimiz unutuluyor. Bu yorumları yapanlar, Trabzonspor’un başarısını istemeyen kişilerdir. Limassol takımı Avrupa Ligi’nde gruplara kalmayı başaran bir takım. O noktaya havadan inmedi. Milli takımımız da çok küçük ülkelere yenilmiş, puan kaybetmiştir. Bir de büyük diye adlandırılan bir takımı yendiğinizde bu sefer, ‘B takımla oynadı, as oyuncular yer almadı’ eleştirileri yapılıyor. Niyet çok önemli. Amaç eleştirmek olunca her zaman bir sebep bulunuyor. Bu nedenle bu yorumlara itibar edilmemesi gerekir."
"HOLLANDA İÇİN OYNAYAMAZDIM"
Milli takım seçme konusunda Hollanda basınından kendisine çok soru geldiğini de ifade eden Aykut, sözlerinhi şöyle sürdürdü:
"Benim cevabım ise her zaman Türkiye oldu. Çünkü benim damarlarımda kırmızı beyaz kan akıyordu. Hollanda için oynayamazdım. Ailem bile bu kadar sert bir şekilde kestirip atmamam gerektiğini söyledi ama ben kararımı vermiştim. Milliyetçi bir insanım. Milli takım söz konusu olduğunda akan sular duruyordu. Hatta milli takım kamplarına mesafenin uzaklığı nedeniyle bazı arkadaşlarım mazeret gösterip gitmek istemiyordu ama ben o yolu büyük bir zevkle gidiyordum."
"ASLINDA SERT BİR İNSAN DEĞİLİM"
Saha dışarısında sert bir insan olmadığını da vurgulayan Aykut, "Bu soru bana hep soruluyor. Aslında sert bir insan değilim. Maç içinde tamamen işime konsantre oluyorum. Karadeniz insanının hırçınlığı, azmi, sertliği ve ciddiyeti var. Bir de adı üzerinde savunma oyuncusuyum. Savunmam lazım. Saha dışında ise ağırbaşlı bir insanım. Kimse tamam değildir. Her zaman daha iyiyi zorlamak gerekir. Messi bile daha iyi olmak için çalışıyor. Benim de mantalitem bu" dedi.
"GENÇLERBİRLİĞİ BENİM YÜZÜMDEN KİCK BOKS TAKIMI KURDU"
Kick boks yapmayı çok sevdiğini de ifade eden Aykut, şöyle konuştu:
"Hollanda’da kick boks oldukça yaygındır. Arkadaşlarımın çoğu bu sporu yapıyor. Futbol benim önceliğim ama kick boksu seviyorum. Faydasını da gördüm. Hatta Gençlerbirliği  sırf benim yüzümden kick boks takımı kurdu. Ankara’da kick boks yapıyordum. Evimde kum torbası, eldiven ve diğer malzemeler vardı. Oynadığımız bir maçta çift sarıdan kırmızı kartla oyundan atıldım. Sonraki gün bir yöneticimiz beni odasına çağırarak, (Sen boks mu yapıyorsun? Artık yapma. Maçta adamlara tekme tokat dalıyorsun) dedi. Sonra aynı yönetici birkaç ay sonra kulüp bünyesinde kick boks takımı kurdu. Çünkü bu sporun bana çok faydası oldu. Yöneticiler altyapıdaki oyuncuların mutlaka bu sporu yapması gerektiğini söylediler. Burada da fırsat buldukça yapmaya çalışacağım."
Trabzon’da başından ilginç bir olay geçtiğini de belirten Aykut, son olarak şunları söyledi:
"Geçtiğimiz sezonun sonunda buraya tatil amaçlı geldim. Arabayla kırmızı ışıkta durdum. Beni tanıyan birisi kendi aracından inerek, kapımı açtı ve (Bu sene bize geliyorsun değil mi?) diye sordu. Bu duruma çok şaşırmıştım."
LEGİA VARŞOVA MAÇINA RUS HAKEM
Bu arada Trabzonspor’un UEFA Avrupa Ligi'nde 24 Ekim Perşembe günü Polonya'nın Legia Varşova takımı ile oynayacağı grup maçının hakemleri açıklandı. Hüseyin Avni Aker Stadı'nda saat 20.00'de başlayacak karşılaşmayı Rusya Futbol Federasyonu'ndan Vladislav Bezborodov yönetecek. Bezborodov'un yardımcılıklarını Nikolai Golubev ve Viacheslav Semenov yapacak. Maksim Gavrilin'in dördüncü hakem olarak görev alacağı müsabakanın ilave yardımcı hakemleri ise Aleksei Eskov ve Sergey Ivanov olacak.