Futbol Federasyonu'nun yayın organı Tam Saha dergisine verdiği röportajda Senegal’de 7 çocuklu, orta halli bir aileden geldiğini, otobüs şoförü olan babasının karşı çıkması yüzünden futbola geç başladığını açıklayan Niasse, "Futbolcu olan ağabeyimin Nancy’ye transferi benim de önümü açtı. Bu işten para kazanabileceğimi gören babam, futbol oynamama izin verdi" dedi.
2008’de futbola başladığı Ouakam’da ilk etapta zorlanmasına rağmen çok çalışarak kendisini geliştirdiğini ve 2011’deki Senegal şampiyonluğuna büyük katkı sağladığını anlatan Niasse, şöyle devam etti:
"2011’de Norveç’in Brann takımına kiralık gittim. Hazırlık maçlarında çok başarılıydım. Sonra sakatlandım. Yürümekte bile zorlanıyordum. 6 ayın sonunda ülkeme döndüm. 2012’de Fransa'nın St.Etienne takımında 10 günlük deneme antrenmanına çıktım ama beğenilmedim. Derken, bu sezon başında Sonko’nun önerisiyle Akhisar Belediyespor'a geldim."
Geçen sezon takımda gol yükünü çeken Yunanlı Gekas’ın yerine transfer olmanın üzerinde baskı yaratmadığını ifade eden Niasse, şöçlerini şöyle sürdürdü:
"Başlangıçta herkes beni onunla kıyaslıyordu ama ben bu duruma takılı kalmadım. Kendi işime odaklandım. Takıma uyum sağladıkça daha fazla sorumluluk aldım. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, maçlarda farklı görevler verebiliyor. Böylece kendimi geliştiriyorum. Her fırsatta Hamzaoğlu'nun çalışma odasına gidip, onunla konuşuyorum. Benimle yakından ilgileniyor. Burada benim için bir baba gibi."
Geç başlayan futbol kariyerindeki 6 yılın 5’ini ülkesinde geçirdiğini ve artık daha fazla kaybedecek zamanı olmadığını ifade eden Senegalli yıldız, önümüzdeki 6-7 yılda dünyanın en iyi 10 futbolcusundan biri ve bir dünya markası olma hedefiyle çok çalıştığını belirtirken şöyle dedi:
"Her zaman bulunduğum ligin en iyi takımda yer almak ve bir gün, "FIFA Yılın Futbolcusu Ödülü'ne sahip olmayı çok istiyorum. Bunu gerçekleştirmek çok zor ama imkansız değil. Sadece çok ama, çok çalışmam gerekli."
Senegal’de U-20 ve U-23 milli takımlarında 25 kez forma giymesine rağmen A milli takıma çağırılmadığını hatırlatan Niasse, Türkiye A Milli Takımı’na davet edilmesi halinde başarılı olabileceğini öne sürdü. Niasse, bu konuda şunları söyledi:
"Olay, Hamza Hamzaoğlu'yla bir şakalaşmadan başladı. Ancak milli takımda oynarsam, iyi işler yapacağıma inanıyorum. Sadece kariyerim için değil, duygusal olarak da bu forma altında oynamak istiyorum. Türkiye’yi ve buradaki taraftarları kendime çok yakın buluyorum."
Kitap okumayı sevdiğini, özellikle Brezilyalı ünlü yazan Paulo Coelho’nun kendisine çok şey kattığını belirten Senegalli futbolcu, bu konuda şöyle konuştu:
"Futbolcular genelde kadınlar, para ve araba hakkında konuşur. Samimiyetsizliğe gerek yok. Her erkek gibi ben de bunları severim. Ama Coelho bunlarsız da mutlu olabileceğimizi gösteriyor. Bana hayata dair çok şey öğretiyor. Futboldaki hatalarımı ve başarılarımı değerlendirmeme yardımcı oluyor. Bazen bir kitabını bazen beş kere üst üste okuduğum bile oluyor."
Türkiye’de oynayan Senegalli futbolcularla iyi diyalog içinde olduğunu, özellikle Eskişehirsporlu Kamara ile sık sık görüştüğünü sözlerine ekleyen Niasse, açıklamasını şöyle tamamladı:
"İstanbul’a gittiğimde Drogba, Sow ve Webo’yla da görüşüyorum. Bana tavsiyelerde bulunuyorlar. Fenerbahçeli Emre’nin stilini çok beğeniyorum. Türkiye’de Bursaspor ile oynadığımız maçlarda çok zorlandım. İyi defans oyuncuları var. Ayrıca Galatasaraylı Semih Kaya da karşı karşıya oynarken çok zorlandığım bir futbolcu."
(YC/AÖ)
