Dağlı, 2010'da İsrail'le ilişkilerin gerilmesine neden olan mavi Marmara Gemisi'ne yapılan baskın için Kılıçdaroğlu'nun sözlerini hatırlattı.

Kılıçdaroğlu da aynı milletvekili gibi o dönem Türkiye'yi suçlamıştı..

KILIÇDAROĞLU'NA KIZMAYIN, BENZERİNİ O DA YAPTI

Tarih: 6 Eylül 2010

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İsrail Televizyonu Kanal 2’ye röportaj verdi.

Mavi Marmara katliamından dolayı Türkiye’yi suçladı.

Tarih: 8 Haziran 2011

Dönemin CHP Milletvekili Emine Ülker Tarhan, İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth’a röportaj verdi.

Türkiye’yi İsrail’e şikayet etti.

Yani CHP’li Eren Erdem’in yaptığı bir ilk değil.

Türkiye’nin diplomatik krizler yaşadığı ülkelere, kendi vatanını şikayet etmek, ihbar etmek bir CHP geleneği haline getirilmiş sanki.

Rusya ile bir kriz yaşıyoruz. CHP’nin vekili Eren Erdem, Rus Televizyonuna çıkıp, Türkiye’yi Suriye’ye sarin gazı göndermekle suçluyor.

Sonra herkes CHP Genel Başkanını göreve çağırıyor, “Eren Erdem’e gerekeni yap, ihraç et” diyor.

Kılıçdaroğlu, oralı bile olmuyor.

Çünkü kendisi de daha önce benzer şeyi yapmıştı.

31 Mayıs 2010’da Mavi Marmara katliamı meydana geldi.

İsrail’le ilişkileri dondurduk.

3 ay sonra Kemal Bey, İsrail Televizyonu Kanal 2’ye konuştu.

Mavi Marmara’dan dolayı Türk hükümetini suçlayan ifadeler kullandı.

“Hükümetin de bu konuda izin vermemesi gerekirdi, bu konuda hükümetin de iyi bir politika izlemediğini biliyoruz” diye konuştu.

Haziran 2011’de bu kez CHP’li bir milletvekili, Emine Ülker Tarhan, İsrail medyasına Türk hükümetini şikayet etti.

Erdoğan için “kendisini sultan olarak görüyor” ifadesini kullandı, “bir generali ayağa kalkmadığı için hapse attırdı” gibi suçlamalarda bulundu.

Eren Erdem, Rus medyasına Türkiye ile ilgili bir yalan söyledi, iftira attı.

Yaptığı iş röportajın çok ötesinde asılsız bir ihbar niteliğindeydi.

Amaç Türkiye’ye bir şekilde zarar vermekti.

Kılıçdaroğlu’nun da 5 yıl önce yaptığı benzerdi aslında.

Mavi Marmara’dan dolayı İsraillilere “bizim hükümet de suçlu” tarzında açıklamada bulundu.

Yani Kılıçdaroğlu’na kalsa Mavi Marmara davası 5 yıl önce kapanmalıydı.

Ona göre iki tarafın da hataları vardı.

Ama öyle olmadı. İsrail, Kemal Kılıçdaroğlu’nun itirafına rağmen kendi suçunu kabul etti.

2013’te Türkiye’den özür diledi.

Şimdi kapıda barışmayı bekliyor. Karşılığında Mavi Marmara için 21 milyon dolar tazminat, Gazze ablukasının hafifletilmesi ve doğalgaz anlaşması sunuyor.

Oysa Kılıçdaroğlu’a kalsaydı bu iş, 5 yıl önce kapanmıştı, özre de gerek yoktu, tazminata da.