Güney Kıbrıs’ta Türkiye’deki seçimlerin Kıbrıs sorununun çözümüne etkisine yönelik olarak ‘temkinli’ bir duruş söz konusu. Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis’in yakın mesai arkadaşları, iç siyaset sahnesinde eli artık daha güçlü olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AK Parti’nin yeni süreçte Kıbrıs’a yönelik atacağı adımları merakla bekliyor.

Lefkoşa’nın güneyinde, özellikle iktidardaki DİSİ içerisinde kümelenmiş olan küçük bir liberal kesime göre, Türkiye’deki seçimlerin Kıbrıs sürecine etkisi kısıtlı olacak. Bu kesime göre, Kıbrıs sorununun düğümü her halükarda adada kurulmuş olan müzakere masasında çözülecek.

KKTC’DE İKİ KİŞİDEN BİRİ AK PARTİ’YE OY VERDİ

Kuzey Kıbrıs’ta da Türkiye’deki seçimlerin sonuçları tartışılıyor. Dün itibariyle açıklanan oranlara göre, Lefkoşa’daki Türkiye Büyükelçiliği’nde kurulmuş olan seçim merkezinde oy kullanan neredeyse her iki vatandaştan birisi AK Parti’ye oy verdi. Bu durum, AK Parti’nin adanın kuzeyinde önemli bir sinerji yaratmış olduğu gerçeğine işaret ediyor. AK Parti’nin bu başarısında, muhalefet partilerinin Kıbrıs’ı görmezden geliyor olmasının büyük payı var.

Birçok Kıbrıslı Türk’e göre, muhalefet partileri Kıbrıs’ı sadece seçim süreçlerinde hatırlarken, adaya sandık denetimi için üyelerini göndermekten bile kaçınıyor. Öte yandan Kuzey Kıbrıs’ta iktidar partisinin başarısını kaygıyla karşılayan kesimler de yok değil.

Sputnik’e konuşan Kıbrıslı aktivist Mustafa Keleşzade’ye göre, AK Parti’nin yeni seçim başarısı, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu, hayati nitelik arz eden sorunları gölgeleme yetisine sahip değil.

‘TÜRKİYE DÖRT TEHLİKE İLE KARŞI KARŞIYA’

Bir Kıbrıslı gözüyle Türkiye’deki gelişmeleri değerlendiren siyaset bilimi uzmanı ve aktivist Keleşzade Türkiye’nin bugün itibariyle dört temel sorunla karşı karşıya olduğuna işaret ediyor. Keleşzade’ye göre, AK Parti’nin seçim zaferi bizlere ekonomik krizi, bölgedeki savaş ortamını, terörü ve iç savaş realitesini unutturmamalı.

Keleşzade’ye göre Türkiye’deki ekonomik çalkantıların nedenleri AK Parti iktidarının yıllardır uyguladığı neoliberal politikalarda ve beraberinde gelen yolsuzluklarda aranmalı. Keleşzade şu noktaları vurguluyor:

“Özelleştirmelerden gelen sıcak paraya ve inşaat sektörünü dayanarak ertelenen kriz, özelleştirilecek yer kalmaması ve inşaat sektörünün durağanlaşması ile ertelemelerin de etkisi sonucu bir çığ gibi ülkenin üzerine geliyor.”

‘AK PARTİ SURİYE KRİZİNDE BAŞARISIZ’

“Savaş ise AKP’nin krizden kurtulma politikasının bir sonucu olarak ülkenin karşısında duruyor” diyen Keleşzade, şu noktaların altını çiziyor: ‘Suriye’de Batı emperyalizminin Esad’ı devireceğine olan güven ile ülkenin yeniden yapılandırmasında aslan payını kapmak adına en önde radikal İslamcıların yanında olan AKP, işler umduğu gibi gitmeyince ülkeyi Rusya’nın desteklediği Suriye ile karşı karşıya getirmiş durumda. Hem de gelinen durumda ne Esad rejimi yıkılacak, ne de AKP geri adım atabilecek pozisyonda’.