Washington Post gazetesi yazarı David İgnatius, "Türkiye, İsrail gizli servisi için ajanlık yapan İranlıları Tahran'a ihbar etti" iddiasında bulundu.
İddiayı 2009'da Erdoğan'ın One Minute çıkışına hedef olan İgnatius kaleme aldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, bu konuda bir yorum yapmayacağını ifade ederek, "Türklerle birlikte çalışıyoruz. Onlar bizim yakın müttefikimiz. Onlarla bir dizi konuda birlikte çalışıyoruz" ifadesini kullandı.

İddiaya göre, Ankara, Türkiye'de İsrail gizli servisi MOSSAD ajanlarıyla buluşan 10 İranlının kimlik bilgilerini geçen yıl İran istihbaratına deşifre etti. Amerika da durumdan haberdardı.

Habere göre, Amerikalı yetkililer ajanların deşifre edilmesini talihsiz bir istihbarat kaybı olarak nitelese de bu tepkiyi doğrudan Ankara'ya iletmedi.

Haberde MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın İsrail'de şüphe ile bakılan bir isim olduğu bilgisine de yer verildi.

İDDİANIN SAHİBİ ONE MİNUTE OTURUMUNU YÖNETEN İSİM

Haberde imzası bulunan David İgnatius, Türk kamuoyunun da Davos'ta İsrail Cumhurbaşkanı Peres ve Başbakan Erdoğan arasındaki "One minute" krizinin patlak verdiği panelden tanıdığı bir isim.

ABD: İKİ TARAFLA DA BİRLİKTE ÇALIŞMAYI SÜRDÜRÜYORUZ

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, günlük basın brifinginde,Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yönelik adımların yeterli olup olmadığına dair ısrarlı sorular üzerine, "Biliyorsunuz o dönemde bu, iki ülkenin ilişkilerinde çok önemli bir ilerlemeydi. Bunun biraz zaman alacağını biliyorduk. Ümidimiz, ilişkilerini normalleştirme doğrultusunda hareket etmeye devam etmeleri yönünde. Her iki tarafla da birlikte çalışmayı, onlara adım atmaları yolunda baskı yapmayı ve bu konu üzerinde odaklanmayı sürdürüyoruz. (Bu sürecin başlangıcından) Sadece birkaç ay sonra buna not vermek ya da değerlendirme yapmamız gerektiğini düşünmüyorum " diye konuştu.

ERDOĞAN'IN DANIŞMANI: SONBAHAR SICAK GEÇECEKTİ YA HANİ?

Başbakan Erdoğan’ın danışmanı Mustafa Varank Twitter’dan Ignatius’ın yazısını “psikolojik harp” olarak nitelendirdi. Varank, şu ifadeleri kullandı:

Ignatius yazısı o kadar tutarsız ki. İstihbarat dünyasında işler anlaşmalarla yürür, ‘ummazdı’ ‘hayal etmezdi’lerle istihbaratçılık mı olur? Sonbahar sıcak geçecekti ya hani? Baktılar olmuyor, hükümetin ve istihbaratın itibarına yönelik uluslararası kampanyaya hız verdiler. Hükümete ve istihbarata karşı uluslararası psikolojik harp harekatından önümüzdeki uzun seçim döneminde vazife çıkaranlar mutlaka olacaktır.

DAVUTOĞLU: KARA PROPAGANDA

ABD gazetelerinden Wall Street Journal'de MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın "bağımsız politikalar izlemekle" suçlandığına yönelik bir yazı bulunduğunun hatırlatılması üzerine Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Bu makaleler ve üst üste çıkan yayınlar dikkatlice okunduğunda iki şey önemlidir; birincisi muhteva ile ilgili iddaialar ve zamanlaması" ifadesini kullandı.

Bir istihbarat teşkilatının ülkesi ve ülkesinin güvenliğiyle ilgili gerekli altyapılara sahip olarak, o güvenlikle ilgili tedbirleri almanın birinci görevi olduğunu dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu: "Aslında sayın Hakan Fidan ile ilgili ortaya konan iddialar gerçek dışı olmanın yanında, sayın Fidan'ın görevini ne kadar mükemmelen yaptığını da ortaya koyuyor. Sayın Fidan daha önceki müsteşarlarımızla mutlaka ciddi çabalar sarf ettiler. Hakan Fidan da aynı çizgi içerisinde, Türk istihbaratının kurumsal tepkisini geliştirme ve ülkemize dönük muhtemel riskleri ve tehditleri bertaraf etme anlamında bilgi toplamaya ve enformatik çalışmalar konusunda büyük bir kapasite artırımına gitmiştir. Olağanüstü bir çabayla bu kurumsal altyapıyı geliştirmiştir. Hakan Fidan'ın ve diğer güvenlik birimlerimizin bu konuda hesap vereceği tek merci Türk milletidir, TBMM ve hükümetimizdir. Dolayısıyla Hakan Fidan'a yönelik iddialar hem asılsızdır hem de çok kötü bir kara propaganda örneğidir."