BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Milletvekillerimiz de bütün bu hassasiyetleri gözeterek hareket etsinler istiyoruz” derken Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana’nın Kuzey Irak’a giderek Mesut Barzani ile görüşmesini basından öğrendiklerini söyledi.
BDP Genel Başkanı Demirtaş, Rusya’nın Sesi Radyosu’nun sorularını yanıtlarken, Doğu blokunun önde gelen ülkesi Rusya’nın bölge halkları, ülkeleri, bölge toplumlarıyla, çok daha yoğun ilişkide olması gerektiğini söyledi. Demirtaş, Rusya’nın son dönemde Suriye’den Irak’a kaçan Kürtler’e insani yardımda bulunduğunu, Rojava Kürtlerini, Cenevre’ye davet ettiğini ifade ederken, Moskova yönetiminin izlediği bu politikanın doğru olduğunu anlattı.
Demirtaş, Irak’taki bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’nin PYD’yi Esad yönetimi ile işbirliği yapması ve Erbil’de Kürt gruplar arasında varılan mutabakata uymadığı eleştirilerine katılmadığını anlatırken, “Kürtlerin duruşu son derece olgun, duru bir duruş olmuştur. Sayın Barzani’nin bu konudaki yaklaşım ve düşüncesinin değişeceğini düşünüyorum. Rojava’daki kazanımların herkes için, Kürtler için bölgenin istikrarı için olumlu bir kazanım olduğunu gün geçtikçe herkes daha fazla görecek ve Sayın Barzani de bu konudaki tutumunu değiştirecek diye bekliyoruz” dedi.
Demirtaş, Başbakan Erdoğan’ın Diyarbakır ziyaretinde programın son dakikada açıklandığını, Mesut Barzani’yi Kürt lider olarak en iyi biçimde ağırladıklarını vurgularken, “Sayın Barzani’ye karşı bir olumsuz tavrımız, tepkimiz yoktur. Ama kendisi de kurduğu ilişkilerde Kürtlerin aleyhine olabilecek durumlara karşı daha dikkatli olmalıdır” dedi.
“ZANA’NIN ERBİL’DE BARZANİ İLE GÖRÜŞMESİNİ BASINDAN ÖĞRENDİK”
BDP Genel Başkanı Demirtaş, Leyla Zana’nın Erbil’deki temaslarına ilişkin şöyle dedi:
“Milletvekillerimiz de bütün bu hassasiyetleri gözeterek hareket etsinler istiyoruz tabii ki. Fakat biz milletvekillerimizi sıkboğaz edip iradelerini hiçe saymıyoruz. Sayın Leyla Zana’nın Erbil’e gidip Sayın Mesut Barzani ile görüştüğünü biz basından öğrendik. Bilgimiz dışındadır. Niye görüştüklerini, ne amaçla gittiğini, insani bir ziyaret miydi bilmiyoruz. Dolayısıyla çok da değerlendirme yapma durumunda değilim. Dönüşte de henüz bizi bilgilendirmediği için konuyla ilgili değerlendirme yapmam yanlış olur. Bilgilendirirse bizi, ki bilgilendirmesini bekliyoruz, bunun üzerinden daha sağlıklı bir değerlendirme yapabiliriz.”
Demirtaş. Türkiye’nin Suriye’ye duvar çekilmesini durdurmasını ancak, sınır kapılarının insani yardım ve ticaret amaçlı kapalı olduğunu ifade ederken bu politikanın değiştirilmesini istedi. BDP lideri, Şivan Perwer’e karşı bir halk tepkisini örgütlemelerinin söz konusu olmadığını halkın kendisine büyük bir öfke ve nefret duymadığını, sitem ettiğini anlatırken, “Yılların halk ozanı ve Kürt mücadelesi konusunda çok büyük desteği ve emeği olan bir ozanın bir iktidar partisi davetlisi olarak Diyarbakır’a gelmesi Kürtlerde bir üzüntü yarattı, siteme yol açtı. Sevgili Şıwan Perwer’e karşı bir tepkiyi asla örgütlemiş değiliz. Böyle bir çalışmamız da olmaz. Ama bu sitemlerde tamamen haksızdır demelidir sevgili Şivan Perwer de. Çünkü daha önce defalarca BDP’nin davetlisi olmasına rağmen, ‘Bir partinin davetine gelmek istemiyorum. Ben bir parti ile anılmak istemiyorum. Ben bir halk ozanıyım. Partiler üstüyüm’ tutumu vardı. Bu tutumunu AK Parti için bozmuş olmasından halk üzülmüş olabilir. Her kesimin, her Kürdün ozanı olarak kalmak için çaba sarf etmelidir. Siyasete çok fazla bulaşmak istemiyorsa bunu Ak Parti ile de mesafeli durarak yapmalıdır. Sadece BDP’den uzak durmak siyasetten uzak durmak anlamına gelmiyor” diye konuştu.
Hükümetin Türkiye’de ‘Çözüm paketi’ne ilişkin adımları atmadığı için ciddi sorunlar görüldüğünü, tansiyonun seçime kadar böyle devam etmesini beklediklerini anlatan BDP Genel Başkanı, “Öcalan ve PKK şu anda AK Parti hükümetinin süreci bitirdiğini düşünüyorlar. Ama kendilerinin çözüme olan inancı nedeniyle tek taraflı olsa da sürdürme kararı aldılar.Ak Parti tekrar iki taraflı yürütmek istiyorsa seçimden sonra da artık bazı adımları atması gerekiyor. Yoksa süreç seçimden sonra iki taraflı olarak bitme riskiyle karşı karşıya biz bundan kaygı duyuyoruz” dedi.
Cemaatin çözüm sürecinde çok büyük destek vermediğini, destekleyici bir çalışmalarını görmediklerini söyleyen Demirtaş, seçime ilişkin bir soru üzerine, “Sadece CHP değil AKP’nin de oylarını büyük ihtimalle böleceğiz. Hem AKP’den hem CHP’den oy almak istiyoruz. Onlardan oy alarak güçlenmek istiyoruz" dedi.

(İD)